Sende Kendimi Kaybettim

5.7K 262 306
                                    

Hilal'in ağzından

Leon'un sözleri üzerine şaşkınlıktan dilimi yutmuştum. Gözlerimi kocaman açmış ona bakıyordum. O ise sırıtıyordu. Avukatlar da şok olmuştu çünkü karşılıklı olarak boşanmak istediğimizi biliyorlardı. Bu ani karar değişikliği nereden çıkmıştı böyle? Hem bir dakika! Karıma aşığım mı dedi o? Hatta karıma çok aşığım mı dedi? Bu bir rüya olmalıydı. Gerçek olması imkansızdı. Allah'ın dengesizi Atina Öküzü bana mı aşıktı? Yok artık! Planı neydi bunun?!

"L-Leon sen ne diyorsun?" Sonunda bulabildiğim sesimle bu soruyu sorabilmiştim. Buna bile şükretmek lazımdı!

Leon mahkeme salonundaki kimseyi umursamayarak bulunduğu yerden çıktı ve tam önümde durdu. Ben hala ayağa kalkmamıştım. Bu yüzden bana doğru eğildi. Hakim Leon'u yerine geçmesi konusunda uyarıyordu ama dinleyen kimdi?! Gerçi benim de umurumda değildi. Sonunda Leon konuşmaya başladı.

"Bana bunu geçenlerde sen söyledin Hilal?"

"Ne saçmalıyorsun sen Leon? Ben sana ne söylemişim?"

"  'İleride hayatının tek gerçeği ve hayallerinin tek temeli olarak bir kadın giricek hayatına ve sen onu bırakamayacaksın.' dedin. Ben de seni dinliyorum Hilal. Seni bırakmıyorum."

O bana bu sözleri söylerken ben ise ona bön bön bakıyordum. Evet sadece bön bön bakıyordum. Ama bu konuda kimse bana bir şey diyemezdi. Leon gibi bir öküz gelsin tam da boşanmak üzereyken size bunları söylesin de, sizi göreyim ben! En azından düşüp bayılmamıştım. Hızla ayağa kalktım. O da doğrulmak zorunda kalmıştı.

"Senin kafana saksı falan mı düştü diyeceğim ama saksıyla falan olmaz bu! Delirdin mi sen?!"

"Evet." Bir de gülüyordu ya! Sonuç mu? Sonuç olarak hakim bizi boşamadı. 3 ay sonra bir mahkeme daha olacakmış. O zamana kadar barışabilirmişiz. Evlilik terapistini bize tavsiye ediyormuş! Ne evlilik terapisti be? Bize normal bildiğin psikiyatr lazım! Hayırlı olsun sonunda kafayı yedim!

Mahkeme salonundan bir hışımla çıkmış koridorları inlete inlete yürüyordum. Dışarı çıkıp nefes almam lazımdı. Olanları hala atlatamamıştım. Bu sefer sadece düşünme yetimi değil nefes alma yetimi de kaybetmiştim. Sanırım birazdan ölecektim. Allah'ım sana geliyorum! Bu sırada aniden kolumdan çekildim ve bir bedene yapışmam bir oldu.

"Hilal nefes al nefes." Ben burada ölüyordum. O ise gülüyordu. Bir adım uzaklaştım ondan ama o hemen kollarımdan tuttuğu için daha fazla uzaklaşamadım.

"N-ne yani? Sen bana aşık oldun! Öyle mi?" dedim gülerek. "Dalga mı geçiyorsun?" Leon belki de ilk defa bana anlayışla baktı.

"Şu an aklından geçenleri biliyorum. Gözlerinden okuyabiliyorum seni."

"Ama ben seni okuyamıyorum!" Bağırıyordum.

"Biliyorum." Alaycı gülümsemesi suratına yerleşince artık ona nasıl baktıysam gülümsemesi anında silindi. Sonra devam etti.

"Hilal bak! Anlıyorum seni. Şu an şok içindesin. Bana inanmıyorsun bunu da biliyorum. Haklısın da. İçinde hala bana kırgınlık ve kızgınlık da olduğunu biliyorum. Bunların hepsinde haklısın. Sana bunları ben yaptım! Çok büyük hatalarım oldu. Ama bunların hepsini telafi edeceğim. Belki uzun bir zaman alacak ama pes etmeyeceğim. İkna olacaksın. İnanacaksın bana." Şaşkın şaşkın ona bakıyordum. Gözlerimi hafif kısmış ona bakıyordum. Evet haklıydı. İçimden geçenler bunlardı.

"Bunlar senden duyulacak sözler değil!"

"Evet. Ama bir insan yeni bir duygu tadınca birçok şeyi yenilenir." Şu an içimdeki duygu karmaşasından nasıl bir tepki vereceğimi bilmiyordum. Yüzümde nasıl bir ifade vardı onu da bilmiyordum.

SENDE KENDİMİ KAYBETTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin