Çarem Sensin

5K 217 184
                                    

Hilal'in ağzından

Leon karşımda durmuş gülümsüyordu. Ben ise şokla ona bakıyordum. Nasıl bu kadar pişkin olabiliyordu? O adamı görünce çok korkmuştum ve aklıma gelen ihtimaller arasında o adamın Leon'a zarar verip kaçması da vardı. Çünkü Leon'dan hiç ses çıkmamıştı. Onu görünce rahatlamıştım. Daha sonra Leon adamın yanına gittiğinde de ödüm kopmuştu. Ama her şey saçma sapan bir oyun çıkmıştı ve o yüzsüz benim yüzüme baka baka gülüyordu. Hemen onu ittim.

"Senin için her şey bu kadar basit mi?"

"Hilal korktun biliyorum ama..."

"Ama mı? Leon senin için benim korkularım bu kadar basit olmamalıydı! Doğru. Haklısın kollarına koştum. Artık seni kocam olarak kabul edeceğim öyle mi? Oyun mu oynuyoruz biz burada?"

"Her şeyi bir şekilde yoluna koyma çalışıyorum!"

"Koyma!" Benim bağırmam üzerine bir süre ikimiz de sessiz kaldık. Biz sustuk, dünya durdu ve gözlerimiz konuştu. Ama biz yine gözlerimizin kendine özel dilinden hiçbir şey anlamadık.

"Ne yapmam gerekiyor Hilal? Söyle! Ne yapmam lazım öfkenin, kırgınlığının geçmesi için?"

"Hiçbir şey yapma Leon." Az önceki bağırmamın aksine şimdi sesim çok kısık çıkmıştı. Leon'un gözleri dolmaya başlamıştı. Sonra bana doğru yaklaştı. İki yanımdan beni tutmaya çalıştı. Önce onu ittirip geri çekildim ama Leon tekrar beni tuttu ve bu sefer onu engelleyemedim.

"Bak ben... Son olacağı gibi ilk defa da aşık oluyorum. Aşık oldum. Ve ilk defa birine kendimi, hislerimin gerçekliğini ispatlamaya çalışıyorum. Nasıl yapacağımı bilmiyorum! Sen diyorsun ya bu kadar basit mi yani diye! Değil. Evet biliyorum değil ama o kadar çaresizim ki bu basit şeylerle bile kendime çare arıyorum. Daha doğrusu çareme gidecek yolu oluşturuyorum. Çünkü benim tek çarem sensin."

Gözlerinde şu an öyle bir duygu vardı ki konuşmasına bile gerek yoktu. Gözlerimiz arasındaki özel dili anlamaya başlamıştım çünkü. Gözlerinden de çıkarmıştım söylediklerini zaten. Onu böyle gördükçe benim de içim yanıyordu! Yok oluyordum sanki. Ama yavaş yavaş. Yok oluşumun her bir zerresini hissede hissede. Eğer biraz daha gözlerine baksaydım dayanamayacaktım. Affedecektim onu ama yaptıklarının hesabını bu kadar çabuk mu ödeyecekti?

"Ben Ankara'ya gitmek istiyorum Leon."

"Hayır! Gidemezsin! Ben senin kocanım ve buna izin vermiyorum!"

"Oyunun üzerine kollarına koştum ve şimdi seni kocam olarak kabul edeceğim öyle mi? Sen beni burada daha ne kadar zorla tutabilirsin ki?!"

"Zorla tutmak hoşuma mı gidiyor sanıyorsun?!" Aniden geri çekildi ve evi resmen inletti sesiyle. Aynı şekilde devam etti bağırmaya.

"Bu durum çok mu hoşuma gidiyor?" Parmağıyla beni gösterdi. "Sen... Senin şimdiye kadar çektiğin tüm acıları gözlerinde gördükçe ben o denizlerde boğuluyorum biliyor musun?" Bana doğru bir adım geldi ve ben de refleks olarak geri gittim.

"Benim sana asla zarar vermeyeceğimden emin olmaman, benden korkup geriye kaçmanla beni nasıl öldürdüğünü biliyor musun?"

"Bana asla zarar vermeyeceğinden emin olmak mı? Bana şimdiye kadar en büyük zararları veren zaten sensin!" Şimdi ben de onun gibi bağırıyordum.

"Ama bundan sonra senin önünde kalkan olacak hatta kendimden bile koruyacak kişiyim!" Bir süre durdu. Ellerini saçlarından geçirdi. "Ölümden sonra bile bir başlangıç vardır Hilal! Ama ben senin gözlerinde bu bakışı gördükçe ölmüyorum Hilal, yok oluyorum! Sonrası yok benim için!"

SENDE KENDİMİ KAYBETTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin