Havuz

5.3K 216 133
                                    

Hilal'in ağzından

Ne güzel 3 haftadır Leon'dan uzaktım. O gece beni öpmesi... Bunu sırf egosu için yapması... Ama bunlara rağmen o öpücüğün etkisinin üzerimde bu kadar büyük olması... Ondan uzak olunca rahattım. Şimdi bu balayı işi de nereden çıkmıştı? Nereden olacak Haluk babadan. Benim iyiliğim falan bahane adam kesin torun için ortam hazırlıyor.

Pek de yorucu olmayan bir yolculuğun ardından otele gelmiştik. Otel gerçekten çok güzeldi. Çok büyüktü ve içinde her şey vardı. Hiç dışarı çıkıp Bodrum'u gezmeye gerek yoktu bence. 15 gün boyunca buranın içinde kalınabilirdi. Resepsiyondan odanın anahtarını aldık. Keşke burası Haluk babanın bir arkadaşının olmasaydı da iki ayrı odada kalabilseydik.

Odamıza çıkmadan önce Haluk babanın arkadaşı Murat Bey'le havuzun kenarında bir şeyler içecektik. Mutlu ve örnek bir çift olarak gülümseyerek havuzun kenarına gittik. Leon adamı tanıyordu. Hemen sarıldılar. Sonra adam bana baktı ve konuşmaya başladı.

"Baban bana nasıl evlendiğinizi ama şimdi nasıl mutlu olduğunuzu anlattı Leon." Yaa bir mutluyduk bir mutluyduk ki sorma gitsin! "İyi valla. Şanslıymışsın. Yoksa bu kadar güzel bir kız sana bakmazmış." Leon bu sözlerin üzerine alayla gülümsedi ama bir şey demedi.

"Murat amcacığım güzelliğimi abarttınız ama haklı olduğunuz konu şu ki ben Leon'a gerçekten bakmazdım." Hep beraber gülmeye başladık.

"Aşkım ne diyorsun sen?" dedi Leon gözüyle Murat amcayı göstererek.

"Yalan mı aşkım? Biz önceden seninle hiç iyi anlaşamıyorduk. Ama şimdi birbirimizin sanki ruh eşiyiz. Öyle değil mi?" dedim imayla ona bakarak.

"Evet öyle." Sonra Murat amca lafa girdi.

"Neyse çocuklar siz şimdi beni bırakın. Balayındasınız siz. Çıkın odanıza. Sonra gezin, eğlenin. Ama benden özellikle sana bir tavsiye Leon, balayında olduğunuz için bara falan gitmeyin. Bu güzel kızımın öyle huyları yok gibi görünüyor. O yüzden onu uyarmıyorum." Leon bir şey söylemedi. Kafasıyla onayladı. Sonra vedalaştık ve odamıza doğru yol aldık. Leon yolda söylenip durdu.

"Neymiş? Bara gitmeyecekmişim! Yok ya!"

"Leon tamam. Abartma sen de bu konuyu. İstersen gidersin."

"Hayır yani ne diye karışıyor?"

"Abartma sen de! Adam sadece tavsiye vermek istedi."

"Vermesine ne gerek var? Ben kendimi idare edemiyor muyum?"

"Çok ediyorsun Leon çoookk!" Bu sırada bana ters ters baktı ama ben aldırmadan devam ettim "Hem büyüklerin bize tavsiye vermesi gayet iyi bir şey."

"Nesi iyi Hilal?"

"Onlar bizde olmayan tecrübelerine dayanarak bizlere tavsiye veriyor çünkü."

"Ne yani büyüklerin her dediğini yapar mısın?"

"Her dediği değil elbette ama büyüklerin söyledikleri yapılmalı."

"Oofff ne sıkıcı bir muhabbst bu!" dedi ve ondan sonra ben de sustum. Odamıza geldik. Bir salonu ve bir odası vardı. Neyse ki bu sefer koltuk sorunumuz çözülmüştü. Yatağın üstüne bir kağıt bırakılmıştı. Leon da benim gibi kağıdı fark etmişti ve eline aldı. Ben de yanına gittim ve okumaya başladık.

'Balayının keyfini çıkarın, eğlenin. Bu arada bir isteğim olacak. Şu torun işini halledin.  -Babanız'

Notu okumamla kızarmam bir oldu. Leon ise gülerek bana doğru yaklaşmaya başladı. Niye üstüme geliyordu bu benim? O ilerledikçe ben geriye doğru gidiyordum. Bu kaçma kovalamaca çabucak bitti ve sırtım duvarla buluştu. Sol elini yanıma dayadı ve sağ elindiki kağıdı göstererek konuşmaya başladı.

SENDE KENDİMİ KAYBETTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin