Mavi

5.1K 204 239
                                    

Hilal'in ağzından

"Gidemezsin!"

"Öyle bir giderim ki!"

"Hadi git de görelim!" Bu lafı üzerine onu ittirmeye çalıştım. Ama ben uğraştıkça o benim belimi daha çok kendine bastırıyordu ve daha çok duvara bastırıyordu. Onunla bu kadar yakın olmaktan nefret ediyordum. Ben çırpındıkça o da bana sırıtıyordu.

"Sen de iyi alıştın ha beni orada burada sıkıştırmaya!" Gülümsemesi iyice genişledi.

"Niye sıkıştırmayayım? Karım değil misin?"

"Değilim!" Gözlerini kısıp baktı.

"Emin misin?"

"Ona kalırsa sen de benim kocamsın! Ben sana istediğim her şeyi yapıyor muyum?"

"Yapabilirsin. Sonuçta kocanım." Bana doğru yaklaştı ve ses tonunu azaltarak "Üzerimde her türlü hakkın var sonuçta." dedi ve göz kırptı. Gözlerim kocaman olmuştu. Yaptığı pis imayı anlamıştım! Ellerim boştaydı. Bir elimle yüzüne hafifçe vurdum.

"Pis sapık! Atina Öküzü!" Sinirleneceği yerde gülüyordu bu! Dengesiz herif!

"Leon! Bırak beni!" Gülmeyi bıraktı. Gözlerime baktı.

"Bugün benim doğum günüm değil mi?"

"Evet. Zaten kutladım."

"Ben dileğimi seninle dilemek istiyorum."

"Senin dileğin zaten kabul olmuş gibi görünüyor!" Suratı asıldı.

"Sen az önce dedin ya bu sürprizi beğenmediğimi."

"Eee?"

"Evet. Beğenmedim." Tamam ama bu benim suratıma söylenir miydi?

"Tamam. Ama bana ne bundan?"

"Başka bir hediye istiyorum." Ne?

"Dalga mı geçiyorsun?"

"Yoo! Gayet ciddiyim. Başka bir hediye istiyorum."

"Ne istiyorsan git al o zaman!"

"Peki. Madem sen vermiyorsun, ben alırım o zaman." dedi ve tam dudağımın kenarını öptü. Dudağıma hiç teması yoktu ama tam dibiydi. Vücudum baştan aşağı titremeye başlamıştı.

"N'apıyorsun Leon?"

"Hediyemi alıyorum."

"Amacın ne senin?" Bu sefer onu sertçe ittirmeye çalışmıştım ama yine bir etkisi olmamıştı.

"Sana şu an olanları anlatamam ama kendimi hazır hissettiğimi gerçekten anlatacağım." Bir süre gözlerine baktım.

"Tamam. Ne zaman ne yapmak istersen onu yaparsın! Şimdi çekil!" Sözlerim üzerine geri çekildi. Benden uzaklaşınca üşüdüğümü hissettim. Ruhum üşümüştü.

"Bir daha da öyle canın isteyince beni sıkıştırıp falan öpemezsin!" Gülmeye başladı. Arkamı dönüp hızla gitmeye başladım.

"Ayağının bu kadar çabuk iyileşmesine de sevindim küçük hanım." diye seslendi arkamdan. Gıcık! Hızla odaya gittim. Pijamalarımı giydim. Tam koltuğa uzanacaktım ama bir dakika! Ben niye koltukta uyuyorum ya?! Yatakta uyumak benim de hakkım! Hemen yatağa girdim. Bu sırada kapı açıldı ve Leon Bey teşrif edebildi.

"Ooo sen bu karı-kocalık işlerine bu kadar hızlı mı geçiş yaptın?" İyice sırıtmaya başladı. "Olur. O da olur." Bunun bugün neyi vardı böyle be?

SENDE KENDİMİ KAYBETTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin