Limon Çiçekleri 4. Bölüm

4.9K 319 56
                                    


Gerçekten de Batu'nun Lena'ya hemen kanı kaynamıştı, üstelik bu ilgisi karşılıksız da değildi. Lena da ona ısınmış görünüyordu, kucağına geldiği anda "Sen kaç yaşındasın?" diye sorarak Batu'yu güldürmeyi başarmıştı. Batu biraz önce aklından geçenleri ne Lale'ye ne de Lena'ya belli etmemeye çalışarak Lena ile ilgilenirken evin içinden yüksek volümlü bir kahkaha eşliğinde "Ya hiç komik değil baba!" diye bağıran bir erkek sesi yükseldi.

"Yine ne bu gürültü ya..." diye eve doğru ters bakışlar atarak söylenmeye başladı Mina Hanım. "Bağırmadan konuşamıyor bunlar."

Lale omuzlarını silkerek "Aman ne olacak, babam yine Levin'i işletmiştir." diyordu ki evin içinden ellili yaşlarda, göbekli ve kel olmasına ramak kalmış bir adam çıktı. Tıpkı Mina Hanım, Lale ve yeğenleri gibi o da mavi gözlüydü. Arkasından da yüz ifadesi onu andıran, yirmili yaşların başında ve yine mavi gözlü genç bir adam geliyordu.

Orta yaşlı o adam kahkahaları peşpeşe patlatarak yanlarına geldi. Lale'nin omzuna kolunu attı.

"Laloş kardeşini bir işlettim bir işlettim var ya." Dedi keyifle. "Uzun zamandır böyle gülmemiştim."

Arkasından gelen genç çocuk ise babasına kötü bir bakış attıktan sonra annesine döndü.

"Anne şu kocana bir şey söyle ya iyice bana sardı, bu hafta ikinci bu!"

"Bu sefer ne dedi peki?" diye sordu Lale merakla.

"Beni özel numaradan arayıp 'Ben geçen gün otelde konuştuğun kızın babasıyım, o otele bir dahaki gelişinde kemiklerini kıracağım' dedi!"

Lale dudağını büktü. "Sen de hemen inandın mı?"

"Sen olsan inanmazdın sanki! Sesini öyle bi değiştirmiş ki... Gerçekten de geçen gün otelde tanıştığım kızın babası arıyor sandım!"

"Sen çok safsın oğlum ben n'apayım." Diye keyifle bir kez daha kahkaha attı adam.

Derya hala yatmakta olduğu hamaktan "Yok yok, Levin'in saflığından değil Lemi Amca. Siz artık insanları işlete işlete profesyonel olmuşsunuz." Diye seslendi. "Nasıl değiştiriyorsunuz sesinizi öyle, tanımak imkansız."

"E bu işe yıllarımızı verdik Deryacım." dedi Lemi Bey gülerek. "Dur bakayım aklıma düşürdün, bu aralar babanı yine bir işleteyim, uzun zamandır yapmadım."

"Ya yapmayın Lemi Amca, babamı bilmiyor musunuz hemen inanıveriyor."

"Sen bilmiyorsun, geçen gün de beni 'iş görüşmesi için arıyorum' diye işletti. Hiç tanımadım sesini ya inanabiliyor musun?" derken babasına sevgi dolu bir bakış attı Lale. Serzenişlerinde samimi olmadığı, babasına kesinlikle kızgın olmadığı her halinden belli oluyordu.

Lemi Bey yeni bir kahkaha patlattı.

"Evet o da çok güzeldi bak. Sen biliyor musun Derya, 'sizi iş görüşmesine çağırıyoruz' deyip Melis'in nişanının olduğu gün İstanbul'a yollayacaktım Lale'yi ama sonra kıyamadım."

Batu'nun kucağındaki Lena "Dedoooş bak ben yeni arkadaş buldum." diye coşkuyla bağırmasa Lemi Bey'in Batu'yu da Turgut'u da fark edeceği yoktu. Ancak torununu tanımadığı bir adamın kucağında görünce yüzündeki o eğlenen ifade ansızın kaybolmuş, kaşları çatılmıştı.

Yine de bir şey söylemedi önce. "Dedesinin prensesi mi uyanmış? Gel bakayım sen buraya güzelim benim." diyerek geldi, Lena'yı aldı Batu'nun kucağından. Bakışları kızıyla eşinin arasında gidip geliyordu. "Misafirlerimiz mi vardı, hiç söylemiyorsunuz?" derken biraz önceki hali yok olmuş, sesi ciddileşmişti.

Limon ÇiçekleriiiWhere stories live. Discover now