Limon Çiçekleriii

Limon Çiçekleri 77. Bölüm

Sonraki günlerde Batu'nun bu dur durak dinlemeyen çıldırmış halleri hiç azalmadan devam etti. Özellikle haftasonu bir kez daha hep beraber Melisler'in evinde toplandıklarında iyice coşmuştu. Aslında Beril ve Ömer'in evine davetlilerdi ama orada yine Leman Hanım'la karşılaşabileceklerini düşünen Lale'nin tedirginliğini görünce Batu duruma el koyarak Melisler'de buluşmalarını sağlamıştı. Batu'nun zaten kaç gündür mutluluktan ayakları yere değmiyorken Selçuk, Turgut ve Ömer'in gazlamasıyla o şapşal sırıtması o gün adeta yüzüne kazınmıştı. Onlar küçük erkek çocukları gibi çimlerde yuvarlanıp güreşirken Mete de etraflarında dolanıyor, kızlar ise az ilerdeki masada oturmuş kahve içerlerken inanamayan gözlerle onları seyrediyordu.

"Ya artık başka bir tebrik etme yöntemi bulsanız diyorum, vura vura sırtını çürüttünüz!" derken eniştesi ve arkadaşları tarafından itilip kakılmaya devam eden Batu'yu endişeli gözlerle izliyordu Lale.

"Ay niye bu kadar büyütüyorsunuz anlamadım." dedi Melis. "Zaten eninde sonunda olacak bir şeydi yani." dedi küçümseyen bakışlarla onların sürekli Batu'nun sırtını yumruklamasını izlerken.

Selçuk "Bizim bir suçumuz yok, o böyle salak gibi sırıttıkça ensesine bir şaplak indirmek geliyor insanın içinden, ne yapalım!" dedikten bir saniye sonra da kendini tutamayıp dediğini yaptı, okkalı bir tokat attı Batu'nun ensesine.

"Yalnız şu hamilelik haberini geçen hafta verseydiniz de ben de beş gün arayla tekrar gelmek zorunda kalmasaydım!" dedi Turgut.

Derya soğuk bir sesle "Hayırdır, şikayetçisin galiba Turgut?" deyince Turgut'un yüzü birbirine girdi."

"Olur mu öyle şey aşkım, ben Batu'ya takılmak için dedim yani. Yoksa zaten iki haftaya bir geliyorum biliyorsun."

Batu yanından "Yaa Allah'ın sopası yok işte..." diye fısıldayınca bir tokat daha attı ensesine.

"Ee nasılmış hamilelik Lale? Alışabildin mi?" diyen Beril'in sorusuyla Batu'yu izlemeyi bırakıp ona dönmek zorunda kaldı Lale.

"Yani aslında daha tam alışamadım galiba." diye gülerek itiraf etti. "Henüz alışacağım bir şey olmadı daha doğrusu. Zaten geçen haftadan beri hafif şüphelendiğim için alkol almıyordum, geçen gün kızlar bana kalmaya geldiğinde hiç içmemiştim bu yüzden. Başka bir değişiklik de yok valla. İki-üç kilo almışım sadece, ona da maalesef önceden alışmıştım zaten."

"Yediklerine dikkat ediyor musun diye sormayacağım çünkü eminim sen etmesen de Batu ediyordur."

"Evet ondan bir hafta içinde bir kilo daha aldım zaten! Durmadan bir şey yediriyor bana."

"Sabahları bulantın oluyor mu?"

"Yok hayır, daha hiç olmadı."

"Bebeğin gelişimi nasılmış peki, doktor ne dedi?"

"Valla her şey yolunda görünüyor dedi. Batu'nun içi rahat etsin diye bir kere daha gittim zaten, şimdilik her şey iyi gidiyormuş. Ama Batu yine de rahatlamadı, sizin Adana'da kadın doğum uzmanı bir aile dostunuz varmış, illa 'ona gidelim' diyor."

"Aa evet ben de sana onu söyleyecektim. Ümit Amca babamın çok eski arkadaşıdır, Mete'yi o doğurttu. Burada bir hastanenin başhekim yardımcısı zaten, çok da iyi bir doktordur."

"Ya tabii mutlaka çok iyidir de ayrı ayrı bir sürü doktora gitmemize gerek yok diyorum ama Batu dinlemiyor. Başka türlü içi rahat etmezmiş."

Başını çevirip yeniden çocuk gibi bahçede koşuşturmakta olan Batu'ya baktı. Batu da tam o sırada onu izlemekte olduğundan göz göze geldiler. Onun güneşin altında parlayan gözlerini görünce Lale de gülüverdi, el salladı ona.