☾ BÖLÜM 84 ☽

204K 12.7K 19.8K
                                    

84. BÖLÜM
AŞERME

"Ne?" dedi Karan, sesindeki sertlik kalbimin teklemesine neden oluyordu. Mert bakışlarını korkusuzca Karan'a dikerken içten içe onu tebrik ettim. Sonunda kendine güveni gelmiş, aşkının arkasında durmayı seçmişti. "Ne dedin Mert bir daha söyle bakayım?" derken Mert'in ağzından çıkan kelimelere inanmakta güçlük çekiyor gibiydi.

"Abi..." diyerek araya giren Zühre, Mert ve Karan'ın ortasında durdu. Kirpikleri titrerken bakışları ikisi arasında gidip geliyordu.

Karan kardeşinin yüzüne bakmadan Mert'ten bakışlarını ayırmazken, "Bu kız yine senin yüzünden mi üzgün bu kadar?" diye sorduğunda sesindeki acı tonu hissedebilmiştim. Karan'ın derdi kardeşiydi. Bana Mert'in nişanlığında çok ağladığını söylemişti.

"Büyük ihtimâlle," dedi Mert, bakışları Zühre'ye düştüğünde sertçe yutkundu. İkisinin bakışları buluşurken birbirlerine aşkla bakıyorlardı ama şu anda bu hâlde olmaları hiç yerinde olacak bir olay değildi. "Onu da kendimi de daha fazla üzmek istemiyorum."

"Söyledin mi Mert?" dedi Zühre, çekingen bir tavırla. Abisine bakmaya korkuyor gibiydi.

"Söyledim, geç bile kalmıştım Zühre." dediğinde Mert, Karan'ın karşısında korkusuzca duruyordu.

Karan, kız kardeşinin kolundan tutup kendine çektiğinde arkasına doğru korumacı bir tavırla aldı. Zühre karşı çıkmadan arkasına geçerken bizimkilerin içeride oturduğunu bildiğim için içim rahattı. Bahçe de sadece biz gençler vardık, büyükler içeri de oturuyordu.

"Ne diyorsun lan sen?" dedi Karan, yüzü kızarmış boynundaki damarları belirginleşmişti. Mert'in karşısında durduğunda boyları neredeyse eşit olduğu için yüz yüzelerdi. "Onu seviyorum da ne demek Mert?"

"Duydun işte Karan, duymadıysan tekrar söyleyeyim kardeşim, Zühre'yi seviyorum." dedi Mert, tok bir sesle. Güveni oldukça yerinde görürken ters tepmeyeceğini umuyordum. "Hep sevdim. Hep de seveceğim."

"Lan sen benimle dalga mı geçiyorsun?" derken Karan'ın hiç dalga kaldıracak hâli yoktu. Bu kadar sinirlenmesini ben bile beklemiyordum.

"Onunla evlenmek—" Mert'in sözünü kesen yüzünün ortasına yediği kafa olmuştu. Dudaklarımın arasından bir çığlık firar ettiğinde neye uğradığımı şaşırmıştım.

"Karan!" dedim, haykırırcasına. Aniden Mert'in yediği darbeden dolayı yere düşen bedenine eğildiğimde karnımı tutarak olduğum yere çöktüm.

"Abi!" dedi Zühre, ağlamaklı bir sesle. "Abi dur yapma lütfen." derken abisinin önüne geçmişti.

Mert'in kan aktığını gördüğüm yüzünü avuçladığımda kendime doğru çevirdim. Mert olayın şokundan bir anda ne olduğunu anlayamamıştı. Kendine gelmeye çalışıyordu ama aldığı kafa darbesinden dolayı kolayca gelecek gibi değildi. Öfkeye bürünen bakışlarımı Karan'a kaldırdığımda, "Karan ne yaptığını sanıyorsun sen?" diye bağırdım. Sesimdeki kızgınlık köpürmüş durumdaydı.

"Mert?" dedim hızlıca, burnundan kan gelirken hafifçe zor zarar vermeden onu sarsıp bilincinin gidip gitmediğine emin olmaya çalıştım. "Mert iyi misin?" 

Mert hafifçe kafasını salladığında kapatmış gözlerini araladı. Yüzünü buruştururken eli burnuna doğru gitti. "El, el değil beton mübarek!" dedi acı içerisinde inlerken. "Burnumu kırdı galiba."

Mert'in iyi olmadığı söyledikleriyle anlarken kafamı iki yana sallayıp Karan'a tekrardan öldürücü bakışlar attım. "Kafa attı sana Mert! Ne eli!" dediğimde onun kalkmasına yardımcı oldum.

DÜŞLER AĞIDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin