☾ BÖLÜM 2 ☽

351K 21.5K 25.8K
                                    

2. BÖLÜM
GECE MEKÂNI

Deniz Kızı.

Bana böyle hitap etmişti.

Çehresinde bozguna uğramış bir ifade vardı. Ses tellerinde asılı kalan şaşkınlığın vurgusuyla, "Deniz Kızı'sın sen," diye tekrar etti. Sesi kaya gibi sertti.

Yüreğim buz gibiydi ve onun bakışları bunu ısıtmaya kararlı gibi bakıyordu. İfadesizleşen sesimle, "Adımın o olmadığına eminim," dedim.

"Hayır, hayır," dedi kabullenemeyen bir ifadeyle. "Sen o kadınsın..."

Ela harelere sahip adamın benim varlığımdan dolayı bütün dikkati dağılmıştı. Beklenmedik bir darbeyle yüzünden yumruk yedi. O yumruğa rağmen bakışlarını benden çekmedi.

Elfida sarsak adımlarıyla ilerleyip diğer iki adamın kavgasından sıyrıldı ve arkadaşının yanına doğru çöktü. Onun bedenini kendine çevirip korkuyla, "Taylan!" dedi. "Taylan iyi misin? Ses ver! Cenk! Yardım edin!"

Etten duvar ören adamlar, kaosu büyük bir zevkle izleyen müşteriler, kim olduğunu kestiremediğim insanlar, bu durumdan hoşnut gibiydi.

Polis memuru yüksek bir tonda, "Herkes ayrılsın!" dedi. Müziğin sesi en yüksek seviyede olduğu için sesi duyulmuyordu. Kimse polise itaat edecek gibi değildi. Çantamın içinde sahte kimlik vardı. Asıl kimliğim ve kredi kartlarımın olduğu küçük kartlık ceketimin cebindeydi. O çantayı hiç görmemiş gibi davransam iyi olacaktı. Eğer polis beni onunla görürse başım cidden belaya girecekti.

Elfida'yı tuttuğum gibi çıkışa doğru yürümeye başladım. Kapıda duran polisi görmemizle adımlarımız yavaşladı. "Hanımlar..." dedi polis memuru. "Kimsenin ifadesi alınmadan salmak yok. Bu geceyi nezarette geçirmek istemiyorsanız şöyle geçip bekleyin." İşaret ettiği yere baktığımda sıkıntıyla ofladım.

Karakola götürülsem babam benim için endişelenir miydi? Böyle düşündüğüm için kendimi aptal gibi hissettim. İlgi çekmeye çalışan çocuklardan farkım yoktu. Kaç yaşında kızdım, konu ailem olunca hep çocukluk yapasım geliyordu.

Taraflar birbirini öldürmeden ayrılmış, ellerine kelepçe takılmıştı. Hepimizin ifadesi teker teker polis memurlarıyla alınmıştı. Reşit bir kızdım, haklarımı biliyordum ve vermiş olduğum gerçek kimliğimle hiçbir sorun olmamıştı. Bu durum içimi rahatlatmıştı.

Polis memurları artık gidebileceğimizi söylemişti. Elfida, kendine yeni yeni gelirken lavaboya kadar gideceğini ve abisinin bizi alacağını söylemişti. Yüksek ihtimalle abisi gelene kadar tipini düzeltecekti. Dışarıdan sesler gelirken adımlarımı oraya yönelttim. Kırmızı mavi ışıkların sardığı caddede polisler cirit atıyordu.

Taylan tutuklanırken onu keyifle izleyen adamı gördüm. Elinde sigarası, etrafında çevrili olan adamlarla öylece bakıyordu. Bu adam Taylan'a kafa göz dalan adamdı.

Karan Milan.

Yürek sızısı.

Üstünde gecenin karanlığıyla yarışan siyah gömlek ve altında siyah kumaş pantolon vardı. Üstten birkaç düğme açılmış, esmer teni ortaya çıkmıştı. Yaşı küçük biri değildi.

O hariç neden herkes tutuklanmıştı? Kavganın ortaya çıkma sebebini bilmesem de, iki tarafta birbirini öldüresiye dövmüştü.

Onun yanına ilerlemek istediğimde etrafındaki adamlar geçmeme izin vermedi. Doğu ağzına sahip olan bir adam, "Nereye gittiğini sanıyorsun küçük hanım?" dedi. "Yolunu mu şaşırdın?"

DÜŞLER AĞIDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin