Tuvalet Temizliği

Start from the beginning
                                    

"Evet. O da işine çok yarayacak. Haa! Bu arada hani şu fayans aralarında kalan beyaz yerler var ya!" Eliyle söylediği yeri gösterdi. "Eğer oralar iyi temizlenmezse kulak temizleme şeyleriyle halledersin."

"Yok artık!" Hilal hunharca gülüyordu.

"Neyse sana kolay gelsin Leon. Ben çıkıyorum."

"Dur bir dakika!" Hilal bana doğru döndü. "Nasıl temizleyeceğim? Yani ben hiçbir şey bilmiyorum."

"Ben de bilmiyorum."

"Ne?"

"Ben de daha önce tuvalet temizlemedim Leon."

"Ama bana temizletiyorsun öyle mi?" Hilal düşünüyormuş gibi yaptı.

"Evet." diye şakıdı resmen.

"Ben nereden öğreneceğim?"

"İnternete falan bak, birini ara sor... Ben nereden bileyim? Sen halledersin ya! Ben gidiyorum. Biraz ayaklarımı uzatıp televizyon izleyeceğim." Resmen bana nispet yapıyordu! Hain kadın! Banyodan çıktı. Kapının eşiğindeyken arkasına bile bakmadan seslendi hanımefendi.

"Ben bir ara kontrole gelirim. İyi temizle. Yansımamı göreceğim."

"Emredersiniz Leydim!" Hilal kahkaha attı ve aşağı indi.

Bir saat tuvalette cebelleştim. Zorluklarla mücadele ettim ve sonuç olarak ne yaptığımı bile bilmiyorum. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u fethederken bu kadar zorlanmadı bence. Bu ne ya?! Yaklaşık bir saat sonra Hilal geldi. Şokla gözlerini açmış bana bakıyordu.

"Leon bu ne hal böyle? Bu kadar fazla kimyasal kullanmamalıydın! Suyla da durulamamışsın. Zehirleneceksin burada. Tüm kapıları, pencereleri açalım bi! Hadi çık buradan! Hadi!"

"Bana böyle bir iş verirsen olacağı da buydu!"

"Tamam bundan sonra temizleme banyo falan! Pişman ettin beni Leon! Hadi gel!"

Beraber banyodan çıktık ve başım hafif dönüyordu. Pek iyi değildim. Hilal beni yatağa yatırdı. Yatak odasına geldiğimizi bile yeni fark etmiştim. Hilal endişeyle bana bakıyordu. Gerçekten çok pişman gibiydi. Bir ara yanımdan gitti. Sonra geri geldi. Konuşmalarını bile hayal meyal hatırlıyordum.

"Doktor bir arkadaşımla konuştum. Tüm durumu ayrıntısıyla anlattım. Bir şey olmaz dedi. Biraz dinlen kendine gelirsin. Banyonun temizliğini de ben hallederim. Biraz havalansın önce."

"Çok uğraşma sen de. Temizlikçileri çağır."

"Gerek yok. Çok işi kalmamış zaten. Yapmışsın yine bir şeyler. Ben hallederim hemen." Bir süre bekledi. "İstediğin özel bir yemek falan var mı akşama?" Gülümsedim.

"Hayır yok." O sırada telefonumun sesi odayı doldurdu. Hilal telefonumu bana getirdi. Arayan babamdı.

"Konuşabilecek misin?"

"Evet. İyiyim." dedim ve telefonu açtım.

"Alo baba."

"Torunumun babası." Babamın lafını duyunca bana bir gülme geldi.

"Yanlış numara sanırım." Bu sefer babam gülmeye başladı.

"Hilal kızımın senin gibi bir hıyardan boşanacağı belliydi zaten. Yeni kocası kimse o torunumun babasıdır o zaman." Gözlerimi devirdim. Ne yeni kocası ya? Şakası bile beni sinirlendirmişti ama belli etmemeye çalıştım.

"Sen Hilalcisin bari Cevdet baba beni tutsaydı. O da Hilalci."

"Cevdet neden benim dostum sanıyorsun? E adam zeki!" Derin bir nefes verdim. Konuyu değiştirmek istiyordum.

"Niye aramıştın baba?"

"Eve kapanmışsınız. İşten de izin almışsınız."

"Ee?"

"Yolda mı torun?" Nerdee babam nerdee?

"Baba!"

"Tamam tamam. Öylesine aradım. Üzmüyorsun değil mi gelinimi?"

"O beni üzüyor." Bunu Hilal'e bakarak söylediğim için o da bana kaşlarını çatmakla meşguldu.

"Üzmez benim kızım."

"Az önce bana tuvalet temizletti!" Hilal öfkeyle bana bakıyordu. Babam bir süre bekledi. Sonra kahkaha atmaya başladı.

"İyi yapmış. Aferin gelinime! İşte yine onunla gurur duydum be!" Babamın sözleri beni sinirlendirmek yerine hoşuma gitmişti. Dudaklarım yukarı kıvrılmıştı bile. Biraz daha öylesine konuştuktan sonra telefonu kapattık. Hilal bana ters ters bakıyordu.

"Sana az bile yapıyorum Leon Mertoğlu!" dedi ve aşağı indi. Bu şakadan didişmelerimizle tam bir karı-kocaymışız gibi hissediyordum. Annemle babam gibi olmuştuk Hilal'le ben.

Duyuru:
Hikaye başladığından beri kıramayıp okuyucularımın her isteğini yapmaya çalıştım. Ama birinin istediğini yapayım derken de diğerine yaranamadım. Okuyucularıma göre hareket edeyim derken kendi oluşturduğum rotadan da çıktı hikaye. Hilal'in ben de kolay affetmesini istemiyordum. Bunu defalarca dile getirdiğimi de çoğunuz bilirsiniz zaten. Ama o kadar çok sayıda okuyucum Leon'u hemen affetti ki ben de onları kıramayıp böyle bir yol çizdim. Hilal onu süründürmese de hayat onu süründürür dedim. Hilal affedene kadar Leon'cular özelden bana sürekli hakaret edip durdu. Sustum. Hilal affetti bu sefer de sen kadınlara hakaret ediyorsun deyip bir kadın olduğum halde bana hakaret edenler ortaya çıktı.

Wattpadde isim vermeyeceğim ama '3 aydır her gün beni zorla altına alıyordu. Bu iğrençti ama ona deli gibi aşıktım.' deyip hiçbir şey yokmuş gibi evli mutlu çocuklu yazanlara laf gelmediği kadar bana hakaret edildi bu konuda. Çünkü size de saygılı davrandım. Bana özelden gelip hakaret yazacağınıza önce kendinize bakın bence.

Herkesin dediğini yapacağım diye hikaye de benim rotamdan çıktı zaten. Bazı çok sevdiklerim hatrına bir 10 bölüm daha yazacağım. Sonra FİNAL. Finali de en başından beri nasıl istiyorsam öyle yazacağım.

Hikayemi beğenmiyorsanız ya saygıyla yorum yapın ya da okumayın. Bana özelden hakaret etmeye hakkı yok kimsenin!

Herkese yaranmaya çalıştım. Yorumlara yanıt verirken de kalp kırmamaya çalıştım. Kırdıysam da bilmedendir. Özür dilerim.

Hikayeyi yazıp yazacağıma pişman oldum teşekkürler😒

Buraya kadar okuduysanız da teşekkürler

SENDE KENDİMİ KAYBETTİMWhere stories live. Discover now