Bölüm 55"KIRMIZI RUJ"

224 39 171
                                    


Kuşlar cıvıldıyor, gökyüzü masmavi ve rüzgar bugün ayrı bir yumuşak esiyor. İlk defa uyanırken zorlanmadım ve uyanmak için sabırsızlanıyordum.
Bugün herşey ayrı bir güzel geliyordu sanki.

Dün gece yaşadığım küçük maceradan sonra gece mutluluktan saatlerce kendi kendime gülüp durmuştum. Potter'ı bundan sonra her gece ziyaret etmek istiyordum.

Madem bedenlerimiz kavuşamıyordu. O zaman ruhumuz beraber olmalıydı.

Yataktan kalkarak küçük şarkı mırıltısıyla odanın içinde dans etmeye başladım.

Sandalyenin üzerinde ki okul kıyafetimi alarak onunla dans ederken heyecandan kalbim pır pır atıyordu. Uzun zamandan sonra o kadar mutluydum ki..

"Bugün ayrı bir mutluyum.
Bugün hava çok güzeeelll.
Sevgililer gece aşkına döndüüüüü.
Ölüm bile bizi ayıramaaaaaz.

La la lalaaaa laaaaaa.
Bugün ayrı bir mutluyuuum.
Gece prensim ile buluştummm.
Ruhumun prensini deliler gibi seviyorummmm.

Lala la la laaaaaaaaaa. "

Kendi kendime uydurduğum şarkıyı söylerken ritmik bir şekilde dans ediyordum. Ama yüzüme gelen tüy kadar hafif bir yastıkla popomun üzerine düşmem bir oldu.

" Olivia hayatımda duyduğum en tuhaf şarkı bu.. Uyumaya çalışıyorum. "dedi Kylie söylenerek.

Kylie'nin yatağına koşup ellerinden tuttum ve zorla yataktan kaldırdım. Uykulu uykulu dans etmeye çalışırken bir yandan söyleniyordu.

"Bu kıza ne yedirdiniz Laura.. Olivia bırak gidip uyuyayım." dedi ayak uydurmaya çalışırak.

"Hayır dans et benimle güzel kız." dedim etrafında dönerek.

İki tane yastık birisi Adel den birisi Laura dan olmak üzere yüzümüze gelince eğilerek yastıktan son anda kaçmayı başarmıştık.

Kylie ile bardak tokuşturur gibi popomuzu tokuşturduk. "Aferin Liv iyi kaçtık." dedi kahkaha atarak.

Ama bize doğru sinirli bir Laura koşarak gelince okul kıyafetimi yerden kaparak lavaboya koştum. Ama Kylie nasibini aldı ve Laura kulağını çekti.

Yüzümü yıkayıp kıyafetlerimi giydikten sonra lavabodan çıktım. Ama Laura ayağını yere ritmik bir şekilde vurarak beni bekliyordu. Tam bir kez daha kaçacaktım ki kulağımdan tuttu.

"Sabah sabah hanımefendinin mutluluğuna diyecek yok. Bizide uyandırdın. Birileri ceza çekmeli." dedi kulağımı sıkarak.

Kulağımı elinden kurtarmaya çalışarak, "Cezam neyse çekmeye hazırım kraliçem." dedim.

Elini çekip kollarını göğsünde kavuşturdu. "Hintlilerin bir özür dileme şekli vardır biliyor musun?" diye sordu.

Kulağımı ovalayarak, "Neymiş o dans etmek mi?" dedim sırıtarak.

"Hayır şaşkın kız. İki kulağını tutup oturup kalkacaksın ve ben affedene kadarda durmayacaksın." dedi.

"Aslında ben şuan kütüphaneye gitmek üzereydim." dedim kaçmaya çalışarak ama asayı yüzüme doğru tuttu. "Eğer yapmazsan yüzünde bıyık çıkarırım. Utancından kimsenin yüzüne bakamazsın. Özelliklede dün gece gittiğin sevgilinin." dedi kaçamak bir gülüş atarak.

"Tamam yapıyorum lütfen bıyık çıkarma." dedim dudağımı büzerek.

"Hadi başla." dedi tek kaşını kaldırarak.

Kulaklarımı tutup oturup kalkmaya başladım. "Bana makyaj yapar mısın Laura?" diye sordum.

"Yaparım ne istiyorsun?" diye sordu sinsice gülerek.

OLİVİA TOM RİDDLE : KÖTÜLÜĞÜN DOĞUŞU Where stories live. Discover now