Bölüm 16

345 48 296
                                    

Odadan çıkınca bir iki dakika ayakta bekledim

Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.


Odadan çıkınca bir iki dakika ayakta bekledim.. Kendimi toparlayıp aşağı indim.

Yemek masası toplanmıştı. Salonda hediyeleşiyorlardı. Param sadece Potter'a hediye almaya yetmişti. O yüzden kendimi çok mahçup hissediyordum. Milen herkese bir hediye almıştı.

"Özür dilerim ben hediye almayı unuttum." dedim mahçup bir şekilde onlara yaklaşırken.

Luna sevecen bir tavırla koluma girdi. "Hiç sorun değil. Bak ben sana hediye aldım."

Turuncu paketlenmiş hediyeyi bana uzattı.

"Ya teşekkür ederim." dedim ve sarıldım. Hemen kollarını belime doladı. Onun sıcakkanlılığı benide mutlu ediyordu.

Paketi açtım. İçinde tatlı ve turuncu bir elbise vardı.

"Bu çok güzel Luna.."

Mr. Harry Potter ve Mrs. Ginny güzel paketlenmiş hediye paketini bana uzattılar.

"Bunu senin için seçtik. Umarım beğenirsin."

Samimi bir şekilde onlara sarıldım. Gerçekten çok duygulanmıştım. Melek gibi insanlardı. Samimiyetleri içimi ısıttı. Hediye paketini açarken Milen'in kıskanç bakışlarını yakaladım. Fırsatı olsa beni her an öldürecek gibi bakıyordu.

İçinden bir kazak çıktı. Mavi renkli ve üzerinde pembe çiçekler vardı. Mavi bir yün kazaktı. Çok güzeldi.

"Çok tatlı bir kazak sanırım el örmesi." dedim Mrs. Ginny'e bakarak.

Şaşkınlıkla bana baktı. "Evet ben ördüm. El örmelerini bilmen ne kadar güzel tatlım."

Mahçup bir ifadeyle, "Kendi kıyafetlerimi hep ben örüyordum. Köydeki herkes yaptıklarımı çok beğenirdi."

"Ne kadarda becerikli bir kız değil mi hayatım.?" Sıcak gülümsemesi büyük bir aşk ile Harry Potter'a kaydı. Yıllar geçsede birbirlerine duydukları aşk hiç bitmemişti.

"Evet öyle. Aynı zamanda akıllı ve cesur bir öğrenci. Okulda baya ünlü." Mr. Harry Potter'ın beni övgüsü üzerine dahada çok mahcup oldum.

Milen kıpkırmızı olmuştu. Araya girip kendi aldığı hediyeleri gösterdi. Luna için güzel bir kaban almıştı. Mr. Harry Potter için bir saat ve Mrs. Ginny içinde güzel  bir elbise. Hepsi pahalı duruyordu.

Bende kısa zamanda onlar için bir şeyler örmek istiyordum. Bana bu kadar samimi ve sıcak davranıp üzerine birde hediye almışlardı. Milen'in yanakları kızardı ve Potter'a bir hediye uzattı.

Merakla içinden ne çıkacağını bekledim. Potter kutuyu alıp içini açtı. Bir iki adım yaklaştım. Çok pahalı bir bileklik ışıltıyla parlıyordu. Tamamen siyah kaplıydı sadece üzerinde sarı elmaslar vardı.

Birde onun için dükkandan aldığım hediyeyi düşündüm. Ucuzdu. Ama çok beğenmiştim. Bu pahalı hediyenin yanında benimki basit duruyordu. İçten içe üzülsemde belli etmedim.

OLİVİA TOM RİDDLE : KÖTÜLÜĞÜN DOĞUŞU Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz