Bölüm 53"GÜÇ SAVAŞI 1"

247 40 188
                                    


Tom ile beraber kullanılmayan kızlar tuvaletinin önünde duruyorduk. Profesör Aberfotth ve diğer profesörler öğrencileri uzaklaştırmaya çalışsalarda herkes görmüştü. Üç öğrenci yaralıydı hafif bir yaraydı ama bunu kimse önemsemiyordu.

Tek düşündükleri sırlar odasının kapısı açıldı. Yüzlerinde ki korkuyu görünce Potter'ın cümlesi aklıma geldi. Onları korkuttuğum için bana kızdığı ve azarladığı cümleler.

Ne demişti? Onları korkutarak bunun bir oyun olduğunu mu sanıyor muşum? Hayır sevgilim. Oyun daha yeni başlıyor. Bundan sonra beni tehdit eden ne kadar adam varsa onları korkudan tir tir titremeden bana uyku felan yok.

"Bunu kim yapmış olabilir?" diye sordu Tom. Hiçbir ifadesi olmayan boş gözlerle Edwin ve arkadaşlarına bakıyordu. Uyanmışlardı ve korku ve panikten şoka girmişlerdi.

Yüzüme sanki onları ben yapmamışım gibi bir ifade yerleştirdim. "Hiç bilmiyorum ama yazık baksana ne hale gelmişler?"dedim masum masum.

Profesör Aberfotth Edwin'in kanlı karnını açınca gözlerimde sıcak bir el hissettim. Arkamı dönünce Tom o manzarayı görünce etkilenmemem için elini gözlerime koymak istemişti.

Ah Tom. Onları bizzat ben yaptım diyemedim tabi. Sanki korkuyormuş gibi kaşlarımı çattım. "Bu çok korkunç." dedim masum masum gözlerine bakarak.

"Hadi seni buradan çıkaralım." pelerinimin kolunu tuttu. Kolumu değil. Kütüphanede bana dokunmak istediği zaman izin vermemiştim. O yüzden dikkat edecek kadar ince düşünüyordu.

Kapıdan çıkıp göl kemarına gittik. Birinin sert gözleri bize takıldı. Kafamı kaldırıp bakınca Potter'ın öfke dolu yüzüyle karşılaştım. Korkuyla kolumu çekerken Tom baktığım yere doğru döndü.

Potter derin bir nefes alıp bize doğru geldi. Yanında Nick vardı. Kesin herşeyi anlatmıştı. Emindim. Çok emindim.

Ellerini cebine koydu ve bize yaklaştı. Tom'un tam önünde dururken. İkiside birbirini öldürecek gibi bakıyordu. Potter'ın bakışları sert ama yüz ifadesi sanki karşısında bir böcek varmış gibi tiksindirici bakıyordu. Aralarında küçücük kalmıştım.

"Cadı beni terasta bekle!" dedi Potter

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Cadı beni terasta bekle!" dedi Potter. Ağzından dökülen tehditkar ses tonu konuşmama korkacak kadar sert çıktı.

Ben cevap vermeyince hızlıca ateş saçan gözlerini bana çevirdi. "Beni duymadın mı sağır mısın?" diye bağırdı.

"Gelmek istemiyor görmüyor musun?" dedi Tom sert bir şekilde.

"Sen kes sesini!" bağırınca Tom sustu. O herkesi susturacak kadar korkutuyordu.

Ben hala donuk bir şekilde Potter'ın yüzüne bakıyordum. Hala benden cevap alamayınca hızlıca bileğimi tutup kendine çekti.

"Birileri dilini mi kesti cadı. Hemen terasa çıkıp o lanet yerde beni bekliyorsun." mavi gözlerinden çıkan ateşler beni öyle bir korkuttu ki sadece "Canımı acıtıyorsun." diyebildim.

OLİVİA TOM RİDDLE : KÖTÜLÜĞÜN DOĞUŞU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin