Bölüm 15

376 56 274
                                    

Sevgili HP fanları.. Acısıyla tatlısıyla sizi bölümü okumaya davet ediyorum. Olivia'nın bu bölüm küçük öfkesini anlattım. Dikkatli okuyun olur mu tatlışlar.. ❤️🩶

 ❤️🩶

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


***

Devamını okursam kalp krizinden ölebilirdim. Gazeteyi buruşturup yere fırlattım.

" Bu haberlerin hepsi yalan. Potter'a aşık felan değilim." odanın içinde bir ileri bir geri yürümeye başladım. Deli gibi öfkeliydim.

Luna korkuyla gazeteyi alıp kutuya tekrar koydu.

"Gelecek gazetesi her zaman böyle. Manşetlerden düşmemek için eline küçük bir koz geçse kadın değerlendirmekten kaçmıyor. Ben abartıldığını biliyordum." dedi.

"O kadını bulup dersini vereceğim. Baş sayfada gazeteciyi döven öğrenciyide yazsın bakalım. Rezillik nasıl o zaman görecek."

Öfkeyle bir şeyleri kırmak istedim. Kalbim deli gibi atıyordu. O an içeri Potter girdi. Gözleri kısa sürede beni buldu. Öfkeli olduğumu hissetmişti. Gelme sebebinin bu olduğunu biliyordum.

Hızlıca üzerine doğru yürüyünce şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. İşaret parmağımı yüzüne uzattım. "Sen!"

Potter'ın suçu olmadığını bilsem bile yinede ona kızmak istiyordum. Sanki öfkemi ondan çıkarsam rahatlayacaktım.

"Ben." dedi ve öfkeyle gözlerime baktı. Onun çatık kaşları beni korkuttu. Parmağımı yavaşça indirirken hala sert bir şekilde bakıyordu.

"Senin yüzünden gazetelerde aptal aşık diye anılıyorum.." dedim. Öfkeden ellerim titriyordu.

"Luna dışarı çık!" Gür çıkan sesi beni olduğum yerde donup bıraktı.

Luna'ya gitme der gibi masum bir şekilde bakarken o da aynı şekilde baktı ama dışarı çıktı. İkimizde ondan korkuyorduk.

Ama o bunu bilmesede olur.

"Yalan bir haber mi seni sinir etti bu kadar?"

"Evet koca bir yalan. Senin adına tek kötü bir haber yok söylesene neden ben aşağılanıyorum?"

Çenesini sıktı. Bağırmamak için kendini zor tutuyordu. Hayır şuan sadece bağırmak istiyorum. Sadece öfkemi kusmak.

"Haberi ben mi yazdım?" diye sordu sakince.

Odanın içinde yürümeye başladım. "Senin bu sakinliğin beni bir gün öldürecek. Hepsi senin suçun. Sana saygı duyarken ben burada rezil oluyorum." sertçe yüzüne bakıp ayağımı yere vurdum.

"Bu koca bir haksızlık."

"Ne yapmamı istiyorsun cadı? Gidip gazetenin başkanı ile konuşup şimdiden milyonlarca eve ulaşan ve çoktan haberi okumuş insanları bulup tek tek öldüreyim mi?"

OLİVİA TOM RİDDLE : KÖTÜLÜĞÜN DOĞUŞU Where stories live. Discover now