Bölüm 24

406 53 320
                                    

Bilgilendirme : Olivia, Potter'ı bu bölüm reddediyor. 🥹Bilgilendirme bitmiştir. İyi okumalar.

***

İki kat çıkıp sonunda Profesörün kapısına ulaştım. Kapıyı tıklatıp "gel" sesinden sonra içeri girdim.

Profesör iki bardağa sıcak su koyarken bana gülümsedi. Çantamı sandalyenin kenarına koyup oturdum.

"Hoşgeldin, nasılsın Olivia?"

Gülümsemeye çalışarak, "İyiyim efendim." dedim.

Bitkinin rengi siyahtan çimen yeşiline dönerken kısa süreliğine üzüntümü unutup bu tatlı anıya odaklandım.

"Huzur bitkisi bu." dedi Profesör şaşkın bakışımı görünce.

"İçmeden bunu görebiliyorum. Düşüncelerimden uzaklaştırdı." dedim.

Bardağı bana uzatıp eski sandalyesine oturdu. Masası ahşap ve düzenliydi. Duvarlarda küçük resimler ve kitaplığı bulunan eski bir dolap vardı.

" Söylemek zorunda değilsin Olivia. Ama üzgün gibisin. "dedi samimi bir şekilde.

" Aslında... Bir şey var ama henüz kimseye söyleyemem. "dedim.

Anlayışla başını salladı. Bitki çayını bana uzattı. Sıcak bardak soğuk avuçlarımı ısıtırken bir yudum aldım.

" Seni anlıyorum Olivia. Ama diğer öğrencilerde olmayan bir şey var.. "dedi ciddi bir şekilde ve ekledi." Sende özel bir şey var. "dedi.

Bardağı dikkatlice masaya koydum."Benim gibi köylü bir kızın nasıl bir özelliği olabilir Profesör?" diye sordum.

Alçakgönüllü olduğumu düşünüyordu. Ama ben sadece köylü bir kızdım. Doğru olan buydu. Alçakgönüllülük değildi..

"Kahinlik yeteneğin var." dedi.

Anlık şok oldum. Potter dan sonra fark eden ilk kişiydi.

"Yanılıyorsunuz efendim." dedim.

Başını olumsuz anlamda salladı. Onu inandırmak çok zor olacaktı. "Ben yanılmam Olivia. Yıllardır öğretmenlik yapıyorum. Korkunu anlıyorum. Diğerlerinin bilmesi tehlikeli olabilir ama sana nasıl kullanacağını öğretebilirim." dedi.

Şimdi konu ilgimi çekmeye başladı. Kahinlik yeteneğimi geliştirirsem nasıl öldüğümü bulur ve bundan kaçabilirdim. Önüme çıkan bu fırsatı değerlendirmeliydim.

" Neden bana yardım ediyorsunuz? Bundan çıkarınız ne? "diye sordum.

Evet kahin olduğumu itiraf etmiş oldum ama herşeye değerdi. Şuan tek umrumda olan ölmemekti.

" Büyük bir yeteneği ziyan etmek aptallık olurdu. "dedi sinsice.

Tek kaşımı aldırdım." Yinede benden bir şey isteyeceksiniz. "dedim.

Onaylayarak gülümsedi." Akıllı olduğunu hep biliyordum. "dedi.

" Ne istiyorsunuz Profesör? "

Gülümseyen bakışları soldu. Dikkatlice öne eğilip ellerini masanın üzerinde birleştirdi.

" Kahinlik yeteneğinin gizemli ve nadir bir özelliği var şöyle diyeyim çok önemli bir gücü daha var. "dedi

Merakla sordum." Neymiş? "

" Geçmişi görebilirsin... Hatta geçmişte yaşayanlar ile çok zorda olsa iletişime girebilirsin. "dedi.

Şaşırdığımı belli etmemeye çalıştım. Çok istekli görünürsem beni kullanmayı dahada basitleştirirdi. Sakin bir şekilde çayımdan bir yudum alıp masaya bıraktım.

OLİVİA TOM RİDDLE : KÖTÜLÜĞÜN DOĞUŞU Where stories live. Discover now