1. Bölüm

15.9K 341 34
                                    

Pasaportumu bavulumun üstüne koydum. Kaybolma riskini göze alamazdım sonuçta. Odama sonkez bakındım herhangi bir şey unutmuşmuyum diye herşey tamamdı. Git gide daha hevesleniyordum. Evett İspanya yolcusu kalmasın!
Bir kaç ay önce ailemle üniversite konusunda anlaşma yaptım. Eğer güzel bir üniversite olursa istediğim herhangi bir ülkede okuyabilecektim. Bende o günden itibaren araştırmalar yaptım ve sonunda kendime okumak için İspanya'da bir üniversite buldum. Sene sonuna geldiğimizde ise ders notlarım bu üniversiteye gitmek için yeterince iyilerdi ! Sonunda kendimi İspanya'ya gitmek için hazırlanırken buldum. İspanya harika bir ülke. Oraya daha önce gitmedim ama öyle olduğunu biliyorum. Çünkü tuttuğum takım İspanya'da. Bunu söylerken bile heyecanlanıyorum. Binlerce taraftarla beraber maçı izlemeyi...hayal bile edemem. Real Madrid ? Hayır. Kesinlikle Barcelona!

Mutlu mutlu alt kata indiğimde ailem ispanya konusunda benim kadar hevesli değildi. Çünkü beni özleyeceklerdi ve babam kalacağım yer konusunda endişeliydi.

Bana kalacak rahat bir yer bulacak kadar para vermişti ama bunu benim beceremeyeceğimi abiminde benimle gelmesi gerektiğini söyleyip duruyordu. Tabikide beceremeyecektim! Benim yalnız bir otel odasında kalmak gibi bir niyetim yoktu. Planlarım vardı -abim yanımdayken yapamayacağım planlar- Öncelikle gideceğim üniversitede bir senelik kaydımı dondurucam. Bunun kötü bişi olduğunu biliyorum. Sonuçta ailem olaraya okumak için gittiğimi sanıyorlar ama yinede bu benim hayatım. Artık istediğimi yapmam gerekiyor ve daha liseyi zorlukla bitirmişken üniversite okumak kesinlikle istemiyorum.

Napıyorum ben aklımı kaçırıyor olmalıyım neden tanımadığım bir takım insan için İspanya'ya gidiyorum ? Belki de onların hiç birini göremeyebilirim. Xavi....Messi.....Neymar..Öncelikle yakından görsem bile Messi'nin beni pek takacağını sanmıyorum. Yinede hakkını yiyemem. Bende Messi olsam bende takmazdım. Ama Neymar...Onu kesinlikle görmeliyim. Sadece takımdan birini görebilecek olsam bile bu kişi Neymar olmalı. Çünkü ona hayranlıktan çok daha farklı duygular besliyorum. Umarım onu gördüğümde de bu duygular yerinde olur.
Bi anlık olan bu ufak krizimi atlatıp havaalanına gitmek üzere hazırlanmaya başladım. Ailem gelmek istiyordu ama ben ayrılamama korkusuyla onları gelmemeye ikna ettim. Son kez vedalaştıktan sonra elime valizimi alıp dışarıda ki soğuk havaya çıktım. İşte Neymar doğru attığım ilk adımlarımdı. Kaldırımın köşesinde taksi bekledim. Gelince arka koltuğa geçip kulaklığımı takacaktım ki telefonum çalmaya başladı. Arayan Hazeldi. Kahretsin onu aramayı unutmuştum. O benim en yakın arkadaşımdı. Tabiki bir çok arkadaşım vardı ama Neymarla ilgili saçmalamalarımı dinleyip bana uzun süre katlanabilen tek kişiydi. "Hurry ne zamandır aramanı bekliyorum!"."Üzgünüm Hazel. Daha yeni evden çıkabildim"."Vay demek yolculuk başlıyor ha!"

Telefonda Hazelle bir süre gevezelik ettikten ve bir sürü iyi dilek aldıktan sonra telefonu kapattım. Gözlerim ekranda ki Neymar'ın resmine takıldı "ben sana geliyorum...acaba sen ziyaretçi kabul edicek misin ?" diye kendi kendime mırıldandım.

Taksicinin geldik demesi daldığım hayallerden sıyrılmama neden oldu. Parayı taksiciye uzatıp arabadan indim. İkinci kez uçağa binecektim ama bu ilk kez yurtdışına olan yolculuğumdu. O yüzden heyecanlıydım. Nasıl heyecanlı olmam ki ? Yaptığım tam bir çılgınlık!

Daha uçağın kalkmasına 1.5 saat vardı ama valizleri önceden aliyorlardi. O yüzden biraz onlarla uğraşmam gerekti. Gerisi beklemeydi. Bana saatlerce gelen bi süre sonra uçağın onansu yapıldı. Herşeyim yanımda mı diye ufak bi panik yaşadıktan sonra Pasaport kontrolüne girdim. Sonunda herşey bittiğinde artık. Koltuğumdaydım. Bunun her bi anından zevk almalıyım diye düşünerek uyumamaya karar verdim. Ama çok yorgundum uçakta uykuya daldım. Çok kısa bi süre uyandığımda dışarıya bakabildim. Ve muhteşemdi!. Bi yanım umarım bunun dönüşü olmaz diyordu bir yanımsa tamamen saçmaladığımı söylüyordu.

Sonunda uçaktan inip ispanya havası aldığımda kendimi hiç olmadığım kadar umutlu hissettim. Ona olabildiğince yakındım.

Valizimin gelmesini beklerken telefonumda halletmem gereken bazı şeyleri halletim. Ailemi arayıp tek parça şekilde vardığimi haber verirken havalimanının çok kalabalık olduğunu fark ettim. Çok yoğun bir güne denk gelmiş olmalıyım. Telefonu kapatınca Kızlar 'a gruba vardigimi söylemek için mesaj attim. Beni merak etmişlerdi. En sonunda başımı kaldırıldığımda karşımda bir grup insan gördüm. Ve İspanya da tanıyabileceğim tek insan grubuydu.

El ClásicoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin