Hypervenom Diamond

2.5K 96 13
                                    

Eveett!! Korkunç bi photoshopla karşınızdayım ! Justinin üstüne Ney'i koyarken içim acidi  Asdfhfjd ama sonuçta Neymarla Hurricane'i bi fotoğrafta birleştirebildim diğmi ? Önemli olan bu ! Bu bölümü çabucak okuyup oylayın birazdan diğer kısmı yayınlıyıcam!!!! ❤❤

Sabah benim için berbat olan bir güne uyandım. Çünkü artık 2 günlük tatilime bi son verip antremanlarıma geri dönmem gerekiyordu. Ve ilk gün bugündü. Ama kendimi hiç hevesli yada zinde hissetmemiştim. Sadece yorgundum. Kesinlikle bi duşa ihtiyacım vardı. Hızlı bi duş aldıktan sonra kendimi daha iyi hissediyordum. Her sabah yaptığım gibi kelimeleri içimden tekrarladım. Sağlıklısın ve Neymar'ın yanındasın. Aslında gerçek olana bakılırsa Neymar yoktu. Bende daha erken kalkıyordu ve artik onunda atremanlara geri dönmesi gerektiği için gitmişti. Ama genel olarak beraberdim. Onunlaydım. Önemli olan onu ne kadar sık gördüğüm veya görmediğim değildi. Önemli olan birlikte bir hayatımız olduğuydu.

Aslında bol bol karbonhidrat tüketmem gerekiyordu ama sabahın  köründe çok zorlayıcı bişiler yemek hoşuma gitmiyordu. O yüzden mısır gevreğimi yiyip hazırlandıktan sonra dışarı çıktım. Telefonuma baktım artık telefonda Karamel'in numarası yoktu. Neymar'ın sayesinde. Oda kendi bana mesaj atmayı akıl etmediği için numarasını geri bulma şansım yoktu. Bunu umursamayıp bir taksiye bindim. Tanrım bu işten iyi bi para kazanacak olursam kesinlikle bi araba alacaktım. Halbu ki Ney'e bunun konusunu açsam  ertesi günü bana bi araba alırdı ama böyle olsun istememiştim. Kendim almam daha iyi olacaktı.

Atreman başlamadan bi kaç dakika önce kızlarla dedikodu yapmanın beni kendime getireceğe karar verdim. Ana'nın kabarık saçları bugün çok güzel görünüyorlardı. "Heyy millet ! Günaydınn...Ana bugün saçların harika görünüyor"."birinin fark edeceğini söylemiştim! Teşekkürler Hurry" beni ufak çemberlerine almayı kabul edip konuşmalarına dahil olmama izin verdiler. "Hurry kranponların çok güzelmiş yeni mi aldın"."Evet teşekkürler"."Bunun reklamında Neymar vardı galiba diğmi ? Sen hangisini tutuyorsun Barça veya Madrid ?"."Barça evet" Ana konuya dahil oldu "Yaşasınn! Bende! Ben cumartesi gün ki maça gitmek istiyorum"."Bende gitmek istiyorum beraber gideriz olur mu ?"."Çok güzel olur!" Lucy'de gelmek istediğini söyledi. Böylece cumartesi gün ki maça birlikte gitmek için sözleştik. Bugün sabah mutlu kalkmamama  rağmen antreman güzel geçmişti. Kızlarla daha çok kaynaşmıştı ve şanslıyım ki artık dalağım şişmiyordu. Lucy ve Ana'yla iyi arkadaş olmuştuk. Bu çok hoştu çünkü Karamelden başka da arkadaşlarımın olması fikri hoşuma gitmişti.

Çıkınca saate baktım. Ney benden önce gittiğine göre bendende erken eve gelmiş olmalıydı. Karamele uğramayı düşündüm. Ona neler olduğundan bahsetmem Neymar'ın onunla arkadaş olmami istemediğinden bahsetmeliyidim. Ama sonuçta yine onunla arkadaş olmaya devam edicektim. Sadece bunu oda bilirse buna göre davranabilirdi ve bi sorun çıkmazdı. Daha sonra bu fikirden vazgeçip direk eve gitmeye karar verdim. Yorgundum ve Ney'i görmek için can atıyordum. Kahvemi alıp hızlı adımlarla eve yürüdüm. Hava soğumuştu. Kahvenin sıcaklığı elimi ısıtıyordu. Güvenlike selam verip bahçeden içeri girdim. Kapıyı çalıp açmasını bekledim. Ney kapıyı açınca en sevimli halimi takındım "Selaam Ananass!!!" gülümsemesi tüm yüzüne yayılmıştı. "Selamm.... elma falan mı demeliyim ?" içeri girip telefonumu cebimden çıkardım. Kahvemden bi yudum alıp içeri giriyordum. Az daha kahveyi püskürtecektim. Bruna burda ne arıyor ??!!!!?? Tanrım yine mi ?! Kahvemi yutmakta zorluk çekerek yutkundum. Ney kapıyı kapatıp bana yetiştiğinde ben hala brunaya bakiyordum. Oda hiç bişi demeden avlak avlak ayağını ortadaki sehpahaya uzatmış bana bakiyordu. "Hurricane sey.....Bruna kaza geçirmiş beni aradı ve bende onu aldım iyileşene kadar burda kalıcak" iyileşene kadar burda kalıcak ? Kalıcak ? Baya bu evde kalıcak yani ? Hemde bi kerelik değil ? Bu cümleden anlam çıkarmam bir kaç saniyemi aldı. Ney kapeye oturmuştu. Benide elimden tutup çekince bende yanina çöktüm. Bişiler demeliydim ama ne diyeceğimi kestiremedim.

Onlar kazanın ne kadar talihsiz bişey olduğundan bahsediyorlardı. Bense içimdeki öfkeye engel olmaya çabalıyordum. Acaba şimdi Brunanın üstüne atlayıp ikinci bir yaralanmaya mı sebep olsam yoksa çıkıp gitsem mi kestiremiyordum. Ney bana her an patlayacak bir bombaymışım gibi bakıyordu. Evet cidden patlayacaktım.

El ClásicoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin