Sky

1.8K 67 0
                                    

Sabah kalktığımda her zamankinden çok enerjiktim. Böyle olmasına şaşırmadım. Çünkü hazırdım artık. Fifayla bütün sorunlarımı halletmiş ve beni deneyeceklerini söylemişlerdi. Aynaya bakıp saçlarımı sıkıca tutturdum. Bunu başarabilirim dedim. Başarabilirim...tek yapmam gereken kendimi insanlara sevdirmek. Yanımda olacak insanlar bulmak. Aynı Neymarzeteler gibi..
Hazırlanıp evden çıktığımda yolda Neymar'a rastlayacak kadar benzer zamanlarla çıkış giriş saatimiz olmamasını diledim. Ve öylede oldu kampa geldiğimde Neymarla           karşılaşmadım. Beni hangi seviyeden başlatacaklarını bilmiyordum. Ama sonuçta bundan önce Valencia'daydım. Ve kızlar arasında oldukça iyiydim.
Antrenörümüzle tanışma işim oldukça garip oldu. Çünkü oda herkes gibi bu duruma şaşırmıştı. Antremana gelen herkesle birlikte bir yuvarlak oluşturmuştuk. Herkes durumun garipliğinden konuşuyordu. Ve tahmin ettiğim gibi  aralarında Munir ve Ramirez bile vardı! "Bilmem doğru anlamış mıyım şimdi bu kız-"."Adım Hurricane".."Hurricane...bizimle mi atremanlara katılacak ?"."öyle görünüyor." Adının Jesualdo olduğunu öğrendiğim antrenörümüz "Evet gördüğünüz üzere durum bu. Karşınızda ucube görmüş gibi davranmayın. İşinize geri dönün!" dedi. Beni diğerlerine karşı korkumaj ister gibi bi hali vardı. Çünkü herkes bana karşı ön yargılıydı. Ama antremana başlayınca ve sahayı boylu boyunca bir kaç tur atmam gerekince tam tersine ona sanki ben kız olduğum için bana karşı nazik olmasını söylemişim ve buna kızdığı için bana daha çok yükleniyormuş gibi davranıyordu. Hayır ilk günden beni caydıramassınız! Ne kadar dalağım şişmiş ve patlama seviyesine gelmiş olsam bile.
Mola verildiğinde kan ter içindeydim. Kendime bi masa bulup oturdum. Ve başımı masanın üstüne koydum. Başımı kaldırıldığımda masaya bir kaç çocuk oturmuştu. -çocuk derken çocuk değil yani kişiler yani ingilizce guys gibi adfhsjddk- Aralarında bir dek Munir'i tanıyordum. Biri söze başladı "demek artık bizimle birliktesin Hurricane , ben Herberto"."Evet..memnun oldum" bir kaç kişiyle daha tanıştım. Bana iyi davranmaları hoşuma gitmişti. Sanırım şımarıyordum. Munir "ben seni tanıyorum " dediğinde şaşırmıştim ama sadece " Bende seni tanıyorum!" dedim. Gülümsedi. "Sen...Neymar'ın sevgilisi falan değil misin ?" dedi. Tanrım....bunu şimdi bu kadar kişinin arasında söylemek  zorundamıydı ? "Yani...evet....ama bunu pek konuşmassanız mutlu olurum..." dedim çünkü ilk defa birilerine Neymar'la birlikte olduğumu söylüyordum. Garip histi. Barcelona da esas takımın alt yapısında oynayan tek kız olmakta garipti. Ama bunu söylemesi benim için daha kolaydı. Yanımda oturan Sandro kolumu tutup "merak etme kimseye bahsedecek değiliz" dedi. Kendimi biraz daha hissetmiştim.
Atreman bittikten sonra eve dönerken Neymar'a bunu nasıl anlatabileceğimi düşündüm. Ne tepki vereceği hakkında en ufak fikrim yoktu. Sadece fazla kötü olmamasını diledim.
"Ney bugün dışarda yemeye ne dersin ?"."Olur" ben çabucak soluğu odamda aldım. Hemen üstüme kısa siyah düz bir elbise giydim. Ve saçımı salıp biraz ıslattım. İlk defa kendime birazda olsa özenmiştim. Futbola tekrar başladığımdan beri kendime hiç vakit ayıramıyordum. Bu sefer bir değişiklik yapmak iyiydi. Nereye gideceğimizi ben belirledim. Antremana gidip gelirken gördüğüm bi yer vardı. Oraya gitmek istiyordum.
Yemeklerimiz geldiğinde ben hala konuya nasıl girsem diye düşünüyordum.
"Ney....ben sana bişi söylemek istiyorum"."Evet söyle ?"."Ben nası anlatsam bilmiyorum bu biraz çılgınca"." Sorun olmaz senin çılgınlıklarına alıştım" Anlatmaya başladım. 2 hafta neden garip davrandığımı....fifa ya itiraz edişimi...beni çağırdıklarını..ve beni deneyeceklerini... ben bitirip ona     baktığımda normal olarak şaşırmıştı. Dudakları aralanmıştı. Biraz sessizlikten sonra konuşmaya başladı "Yani sen...şimdi bugün-"."Evet kızlarla değildim...aynı senin gibi bir antremandaydım" biraz düşündü. "Sen....bana bunu neden daha önce söylemedin?"."Söylemedim çünkü boş bir hayalin peşinden koştuğumu düşünebilirdin ve sonuç olarak beni kabul etmeselerdi boşu boşuna sana anlatmış olacaktım" dedim. Bişi demedi. "Özür dilerim Ney...sana söylemeliydim" uzanıp elini tuttum. Güldü. "Bilmiyorum Hurry...ne diyeceğimi bilmiyorum..bu çok değişik bir şey..."."Peki bu seni iyi hissettir mi ? Benimle aynı takımda olmak?"."Kesinlikle kötü hissedirmez. Ama tek kız olmak...bu senin istediğin şey mi ?"."Evet. Ben bir sorun olacağını düşünmüyorum" dedim. Kendimden emindim. Bunu ben istemiştim. Kesinlikle tek bir pişmanlık duymayacaktım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Yemeğimizi bitirince dışarı dolaşmaya çıktık. İkimiz de karanlık olduğunu için birinin Neymarı tanımamasını umuyorduk. Biraz öylece dolaştık. Çok farklı hayallere dalmıştım. Birlikte.... Neymarla...aynı takımda oynamak..
Elimi tutuyordu. Gülümseyerek "yani baya o 23 numaralı formayı giyeceksin" dedi. "Galiba gerçekten öyle olucak" dedim. Onunda benim kadar mutlu olmasına sevinmiştim. Yürüyerek dönerken yağmur yağmaya başlamıştı. Adımlarımızı sıklaştırıp bahçe kapısının önüne geldiğimizde birinin yerde oturduğunu gördüm. Güvenlikte onu kaldırmakla uğraşıyordu. Yaklaşınca Neymar "neler oluyor ?" dedi. Ben onların arasından yerdekine bakmaya çalıştım. Yağmurdan ıslanmış sarı saçları gördüm. Bu Skydı. Ama nasıl olur ? "Sky! Senin burda ne işin var ?" Dizlerimin üstüne çöküp onun boş bakışlarıyla karşılaşınca ne olduğunu sordum. Ama cevap vermedi. Ellerimi yanaklarınına koydum. "Sky ben Hurricane'm. Hurricane...burdayım" dedim. Şimdi bana bakıyordu.
Sky'ı içeri aldık. Yanında ki çantası ıslanmamıştı. Böylelikle yeni kıyafetlerini giydi ve o battaniyeyle koltukta otururken bende havluyla saçlarını kuruttum. Neymar en az benim kadar meraklı görünüyordu. Sky içerde otururken biz mutfağa gittik. "Hurry noldu ? Seni aramadı mı ?"."Hayır aramadı."."O zaman neden geldi ? Senin için gelmedi mi ?"."Ney ben bilmiyorum....biraz kendine gelsin anlatacaktır....onun biraz sorunları var."."Peki doğru.." içeri geri döndük. Yanına oturup elini tuttum. Şimdi daha sıcaktı ama bakışları bi o kadarda soğuktu.

Sky sapsarı saçlı masmavi gözlü görüp görebileceğiniz en muhteşem çocuk! Yani "God mades him flawless"

El ClásicoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin