Karan ve Tiran ellerinde çeşitli malzemeler ile dükkana doğru gidiyorlardı. Bir usta çağırıp güzel bir demirci ocağı yaptıracaklardı .
Tiran bu arada sen benim denizcilikte iyi olduğumu nerden biliyorsun .
Karan çok basit tarih bilgisi senin çok iyi silah ve zırh yapan bir demirci olduğunu öğrenmiştim .
Tiran çok garip bir his zamanda yolculuk yapmak gibi ama dünya pekde gelişmiş sayılmaz.
Insan dusmani Felnler barbar Tarklar ve aç gözlü insanlar sonuç olarak değişen veye gelişen hiçbir şey yok.
Sonuçta bir canlı ne kadar zaman geçerse geçsin doğası değişmiyor.
Bu arada şu sol elin gerçekten çok net uyandırıcı tam olarak nasıl bir şey bu .
Karan bir şifacı yapmıştı bunu bana aslında sadece normal bir el gibi hareket etmek için yapılmıştı ama öğrendiğim bir iksir sayesinde onu istediğim şekilde kullanabiliyorum ister bir kılıç ister bir mızrak .
Her türlü şekle girebilir .
Tiran bu şeyin gizemini mutlaka çözmeliyim bununla çok faydalı şeyler yapılabilir. Şekilden şekile giren sağlam bir zırh yapılabilir. Yada bir silah .
Karan haklisin gerçekten işe yarar bir fikse benziyor neyse hadi acele et .
Demirci ocağını yapman için bir ustayla anlaşmıştım birazdan dükkanda olur . Tiran ilk demirciliğe basladığım zamanı çok iyi hatırlıyorum atlara nal yapan bir adamın yanında çalışmaya başlamıştım fakir bir ailenin küçük çelimsiz ama meraklı çocuğuydum .
Fakir olduğumuzdan avcılık eğitimi yada akademiye gitme gibi bir şansım olamadı. Gerçi bunun için söyleniyor da değildim netice bir şekilde hayatımızı devam ettirmek gerek . Bana ilk olarak bir şeyi öğretti bir demirci sağlam olmalıdır demiri sekle sokman zordur zahmet ister emek ister .
Çekicin sağ elin ateşin sol elin olur .
Hayatım boyunca saygı duyduğum meslek dalı olmuştur demircilik .
Ustamın yanından ayrıldıktan sonra daha iyi bir usta buldum kendine o kişi bana hem demircilik hemde yaşam enerjisi kullanmayı öğretti.
Her şeyi öğrendikten sonra avcılara katıldım uzun yıllar seferlere çıkıp en tehlikeli canavarları avladım sonuç olarak elime geçen hiç bir şey yoktu .
Yönetim sorunluydu ama bu sadece bir kişi ile sınırlı değildi. Düzenin kendisi sorunluydu .
O gün bir karar verdim yeni ve daha doğru bir düzen getirecektim rütbe atlayarak kralın en yakınındaki adamlarından birisi oldum .
Sonunda onu hiç beklemediği bir zamanda darbe yaparak tahttan indirdim ve yerine geçtim sonunda her şey benim kontrolüne geçmişti geçen yılların ardından krallığı guclendirdik sonunda dünyaya hükmedecek kadar güçlü bir krallık meydana getirdim uzun yıllar boyunca dünyaya hükmettim ama asla bir aileye sahip olmadım birlik beni bu konuda uyarmıştı .
Bır ölümsüz aile edinmemelidir çünki sonunda onların her birinin ölümünü izlemek zorunda kalır taki bu dünyada yapayanlız ve acılı bir şekilde kalır.
Karan peki şimdi neden evlenmek istiyorsun . Tiran çünki bir şeyi fark ettim sonu olsa bile bu sevgi ve mutluluğu tatmak her acıya değer.
Karan biraz sessiz durduktan sonra düşünceli bir şekilde haklısın diye cevap verdi .
Tiran sanırım sende bir ailenin hasretini çeken birisisin . Bir gün eve geldiğinde sevdiğin insanı görüp günün yorgunluğu ile bir kenara oturup ailenle sohbet edip çocuklarınla oynayıp sıcak evinin içersinde huzurlu bir şekilde oturmaktan daha güze bir şey olabilir mi bilmiyorum .
Sessiz bir şekilde yollarına devam edip dükkana gittiler .
Dükkan büyük bir yer olduğundan güzel büyük bir ocak yapılmıştı köşeye. Akşam olduğunda yorgun bir şekilde yemek masasına oturmuştu beş kişi . Belin küçük kardeşi de aralarındaydı . Yinu küçük çocuklar çok sevdiğinde sürekli bir şekilde onula konuşup oynuyordu .
Bu manzaraya tanık olan Karan kulağına eğilip çocuklarımız olduğunda da umarım onları bu kadar seversin dedi gülerek.
Utancından kızaran Yinu kısık sesle .
Saçmalamadı bırak yoksa sana bunu ödetirim .
Karan öyle olsun deyip arkasına yaslanıp onları izlemeye devam etti .
Yunusa kızmış gibi gorunsede bir anlığına o güzel günlerin hayalini kurmadan edemedi .
Yüzünde düşünceli ve birazda mutlu bir ifade oluşmuştu .
Yemekten sonra Belin ve Yinu etrafı temizlerken Karan bir köşeye oturmuştu.
Tiran ise küçük çocuğun yanına gelip dövüşmeyi sever mısın genç adam diye sordu .
Küçük çocuk evet hemde çok severim diye cevap verdi .
Tiran istersen sana biraz bilgi verebilirim . Küçük çocuk ama ablam buna izin vermiyor o benim bir bilge olmamı ısıtıyor yeteri kadar para biriktirince beni bilgeler akademisine gönderecek .
Tiran Gelininde baktığını fark edince ablan çok haklı genç adam insanlığı ileri taşıyan şey savaşlar değildir bilim ve akıldır .
Sende akıllı ol ve bu dünyayı değiştir işte en büyük savaşçılar bile böyle bir şeyi başaramaz.
Belinin yüzünde memnun bir ifade oluşmuştu. Kardeşinin yanlış bir fikre kapılmasını istemiyordu .
Küçük çocuk gerçekten böyle mi diye sordu . Tiran tabi ki de böyle bilgeler her zaman saygı gören kişilerdir.
Bır bilge hangi krallığa hangi köye giderse gitsin en iyi şekilde karşılanırlar rahat bir hayat yaşarlar ki bu kadarı için kral olman gerekir . Istersen seni bu konuda eğitebilirim bir zamanlar bilge sınavlarını hazırlıkta çalışmıştım . Konuları hala dün gibi hatırlıyorum.
Küçük çocuk çok teşekkür ederim bay Tiran dedi heycanlı bir ifade ile .
Belin de ne kadar belli etmesede oldukça sevinmişti duydukları karşısında yüzünde keyifli bir ifade oluşmuştu.
Bunu fark eden Karan gülerek Tirana doğru baktı. Tiranda doğru yolda gittiğine emindi .
Biraz daha küçük çocukla konuşup eğlendikten sonra . Küçük çocuğun uykusu gelmişti.
Belin işini bitirdikten sonra neyse iyice geç oldu iyisimi artık eve gidelim .
Tiran bu saatte dışarısı tehlikeli olur . Isterseniz sizi eve kadar geçirebilirim.
Belin gerek yok zaten evim yakın diye yanıt verdi .
Ikili çıkıp gittikten biraz sonra Tiran gizlice peşlerine takılmıştı.
Biraz sonra ikili yıkık dökük eski bir evin önünde durmuşlardı tahtayla kapatılmış pencereler çürümüş tahta duvarlar karanlık bir harabeden farksız .
Içeri girdiklerinde yanan bir ateş yoktu daha sonrasındada yakılmamıştı . Baharın hasta eden rüzgârları ise evin çeşitli yerlerinden içeri giriyordu . Tiran içindeki sıkıntı ile beraber dükkana geri döndü .
Ona ne olursa olsun yardım etmek istiyordu bu sadece onun güzelliği ile alakalı bir şey değildi cunki o hicbir zaman güzelliğe önem vermezdi o kadar saf ve narindiki onu kollarıyla sarıp korumak istiyordu .
Bu sırada suikastçılar ülkesinde büyük bir labaratuvarda şifacılar garip bir iksir üstünde çalışıyorlardı.
Içeri giren bir adam keyifli bir şekilde işte istediğiniz şeyi getirdik mezarda bir şeyi unutmuşlar .
Elindeki siyah renkteki yüzüğü ona uzatıp lanetin yüzüğü
