Bir günlük yolculuğun ardından Karan Megan'ın başkentine ulaşmıştı . Arabadan inerek sırtında yüküyle avcılar karargahına doğru yola koyuldu . Yolda giderken bir yandan da etrafı izliyordu uzun zamandır şehre gelmemişti .
Sonunda karargaha varmıştı kapıdaki bekçiler onu durdurarak kim olduğunu sordular Karan kendini tanıtıp geliş amacını anlattı . Bekçilerden biri ona eşlik ederek istihbarat sorumlusunun odasına götürdü . Kapının önünde durarak sorumlu içeride seni bekliyor dedikten sonra geri döndü .
Karan işlemeli ahşap kapıyı yavaşça aralayarak içeri girdi . İçerisi parşömenlerden boğulacak gibiydi . Yaşlı bir adamda büyük bir masada oturmuş evrak okumakla meşguldü .
Karan efendim beni çağırtmışsınız deyip selam verdi .
Yaşlı adam başını evraklardan kaldırarak karşısında duran genç avcıya bakarak hoş geldin genç avcı seni geçici süreliğine istihbarat avcılarına katıp görevlendirmek için çağırdım .
Karan istihbarat mı ama ben bunun için eğitilmedin . Yaşlı adam eğitime gerek yok sen doğuştan yeteneklisin hem görevin çok zor değil .
Karan siz nasıl diyorsunuz öyledir diyerek karşılık verdi .
Yaşlı adam tekrardan söze girerek katılmadan önce yerine getirmemiz gereken bir şey var . Masasının çekmecesinden mor bir küre çıkarıp masanın üzerine koydu . Karan'a bakarak şimdi elini küreye uzat ve görevinle alakalı hiçbir şeyi düşmana anlatmayacağına yemin et .
Karan elini uzatıp yemini yerine getirdi . Yaşlı adam cebinden altından şekilli bir para çıkardı ve Karan' uzattı ve buda senin mührün bunu göstererek istediğin yere girip diğer istihbaratçılardan bilgi alabilirsin ona yaşam enerjinden verirsen tamamen senin olur senden başkası dokunur ise eriyip yok olur .
Karan yaşlı adamın dediği gibi yapıp paraya yaşam enerjisi verdi .
Yaşlı adam söze girerek artık işimizi hallettiğimize göre sana görevini anlatayım arkadyanın yakınlarında vahşi topraklarda bir isyancılar birliği kuruldu içinden isyan eden askerler avcılar ve köylüler var bundan yaklaşık 10 yıl önce kuruldular krallığımızda onlara yardımda bulunuyor .
Karan şaşırarak yardım mı ama iki ülke barış yapmadı .
Yaşlı adam gülerek çok safsın evlat politika böyle bir şeydir bir ülkeyle barış yapsan bile ona güvenemezsin barış sadece resmiyette iki ülkenin arsındaki savaş hala devam ediyor . Neyse şimdi bunu bırakalım . İsyancıların yolladığı habere göre Arkadya başka bir krallığa içi silah dolu bir sevkiyat gerçekleştirecekmiş . Söylenenlere göre yolladıkları silahların hepsi büyülüymüş .
Gerçi sen büyülü silahlı bilmezsin bu silahlar yaşa enerjisi katılarak yapılır yaşam enerjisi kullanamasan bile bu silahlarla bir avcı kadar güçlü olabilirsin .
Ama arkadyalılar o kadar saf değil ne zaman yola çıkacakları ve güzergahları gizli tutuluyor . Senin yapman gereken yeteneğinle aralarına sızıp kervan ne zaman yola çıkacağını ve nereden gideceğini öğrenmek sonrada gidip isyancılara bildireceksin .
Karan görevimi başaracağıma size söz veririm efendim dedi .
Yaşlı adam iyi o zaman şimdi it biraz dinlen akşam yola çıkacaksın .
Karan selam verip odadan yavaşça çıktı . Havanın kararmasına yakın Karargahın arka tarafında beklemeye başlamıştı . O sırada ilerden gelen bir kaç kişiyi fark etti . İçlerinden biri Yoda idi onu gören oldukça şaşırmıştı .
Yoda ona bakarak sadece bir kervan koruması mı olduğumu sanıyordun Karan görmeyeli baya büyümüşsün yeteneklerini işittim .
Karan merhaba Yoda sende görmeyeli yaşlanmışsın ihtiyar Dan nasıl biliyor musun .
Yoda yaşlı huysuzu merak etme geçenlerde iki öğrenci aldı . Ayrıca seni görürsem selam söyle dedi .
Karan hadi o zaman atları alıp yola çıkalım . Yoda nasıl diyorsan diğer ikisine dönüp atları getiri yola çıkıyoruz .
4 avcı atlarına binerek yola çıktılar . İki günlük yolculuğun ardından bir küçük bir tepenin eteklerine varmışlardı . Atalarında inmişlerdi Karan evet şimdi ne yapacağız dedi .
Yoda yavaş adımlarla koca bir kayanın önüne geldi ve üç kere tıklattı koca bir anda ikiye yarılıp dar bir yol çıktı karşılarına . 4 avcı dar yoldan gitmeye başladı . Karan ileri baktığında yolun sonunda ışık görünüyordu .
Yol bittiğinde karşılarına büyük yeşil otlu bir vadi ve köy çıktı . Köy insanların sesleriyle dolup taşıyordu .
Yeşil vadinin etrafı kapalıydı . Herhalde burası bir çukur diye düşünür iken gökyüzüne baktığında gözlerine inanamadı tavanda koca bir kristal vardı .
Karanın şaşkın suratını gören Yoda ilk gördüğümde bende senin gibi şaşırmıştım . Güneş ışığı tepedeki deliklerden gelerek kristal sayesinde vadiye yansıyor yerin altındaki bereketli topraklar buraya derlerki yer altı vadisi . İsyancıların yaşadığı yer onurlu savaşçılar baş kaldıranlar boyun eğmeyenler .
İlerleyerek köye vardılar oldukça kalabalık bir yerdi burası bir sürü savaşçı avcı köylüler çocuklar gerçek bir köy havası vardı . Yolda insanlar meraklı gözlerle yabancılara bakıyorlardı . Sonunda köyün ortasındaki büyük binanın kapısına gelmişlerdi .
Büyük kapı açılıp karşılarına bir kaç kişi çıkmıştı . Giyinişlerinden anlaşıldığı kadarıyla isyancıların başlarıydı . Yoda söze girerek selam sana isyancı başı Saton istediğiniz adamı getirdim .
Saton memnunsuz bir ifade ile bu genç adam gerçekten bize yardım edebilir mi diye sordu .
Yoda kendinden emin bir şekilde genç olduğuna bakma yetenekleri inanılmazdır istersen san birkaç numara göstersin Karan'a dönüp ne dersin Karan neden onlara bir kaç şey göstermiyorsun .
Karan gücümü boş kullanmayı sevmem ama bu seferlik böyle icab ediyor gibi .
Sözünü bitirmesiyle toza dönüşmesi bir olmuştu etraftakiler gözlerine inanamıyordu korkulu bir şekilde etrafa bakınıyorlardı . Sonra Karan Saton'un görünüşüne bürünmüş bir şekilde ortaya çıkmıştı . Şaşkınlıkları bir kat daha artmıştı ve şüpheleri kuş olup uçmuştu .
Saton gülümseyerek hoş geldiniz avcılar yorulmuş olmalısınız içeri geçinde odalarınızı göstereyim.
Akşam olduğunda ateşler yakılmış yemekler yenip sohbet ediyorlardı . Misafirler Saton'un yanındaydılar Yoda ve Saton eski günlerden olanlardan ne yapacakları hakkında konuşup birazda dertleşiyorlardı .
O sırada Karan lafa girerek Saton sana bit şey sormak istiyorum duyduğum kadarıyla isyanı ilk sen başlatmışsın . Sana isyan etme fikrini veren şey tam olarak ne idi .
Saton'un yüzü kederli bir ifade belirmişti . her şey bir gecede oldu yaşlı bir adam 10 dakika bile olmayan benim tüm görüşlerimi değerlerimi inanışlarımı yok etti . Bana özgürlüğün savaşıp ölmeye değer bir şey olduğunu öğretti ve ölüp gitti .
Karan meraklı bir şekilde neden öldü peki . Saton pişmanlıkla dolu bir ifade ile çünkü adamlarım onu oklarla sırtından vurmuşlardı . Eskiden sınır korumada görevliydi her zamanki gibi nöbetteydik sonra kaçak bir köylü fark edip peşine düştük ve onu oklarla vurduk . Ölmeden önce benle yaptığı konuşma beni özüme döndüren şey oldu .
Sonrada bu yola baş koyup her şeyi arkamda bıraktım ve şimdi buradayım ama hala o yaşlı adamı ve söylediklerini unutamıyorum . Pişmanlığın peşimi bırakmadı hala dün gibi onun yüzünü hatırlıyorum ve adını .
Karan peki adı neydi .
Saton titreyerek PETER .......
YORUMLARINIZI BEKLİYORUM ............................
