''Bir İleri Beş geri''Bölüm:93

95 15 31
                                    


Harry'nin Bakış Açısı


Zafer kazanmamızın üzerinden yaklaşık birkaç hafta geçmişti. Her şey normale dönerken benim hala düşündüğüm bir şey vardı; amcamın gerçekten yok olmayışı. 

Sinirle parlayan gözlerim yeniden siyahla boyanırken aynadan gelişini gördüğüm Julia ile başımı önüme eğdim. O hala kendine gelememişti, muhtemelen kötü hissediyordu. Christian ve Cassandra ise bambaşka bir hikaye... 

''Ailenden bir haber yok mu?'' diye sordum başımı kaldırmadan. Çaprazımdaki koltuğa oturup bacaklarını altında topladı, o elbiseye göre çok rahat davranıyordu. 

''Ailemiz,'' diyerek önce düzeltti beni ''hayır, onlardan hala haber alamıyorum...'' Sesinde hissettiğim bu bıkkınlık ile yüzüne bakmak istemiştim ama şu an korkutmanın bir manası yoktu. 

''Harry?'' Uzun bir sessizlik araya girince Juliana sessizliği bozmak adına bana seslendi. 

''Efendim?'' Dedim. 

''Onlar benden kanımı aldı ve bilmiyorum sanki planları var gibiydi.'' 

Cevap vermedim çünkü verecek bir cevabım yoktu. 

Ellerimi dizlerimin üzerine koyup gözlerimi sıkıca kapattım, öyle sıkı yummuştum ki gözlerimi acıdığını hissedecek gibiydim. 

''Cassandra nasıl?'' Aklımdan geçen bu olmamasına rağmen dudaklarımdan dökülen soru cümlesine de bakın! 

Kıkırdadı. ''İyi, yani sanırım.'' 

Başımı hafifçe sallayıp gözlerimi yummaya devam ettim. Başım önüme eğik bir vaziyetteyken Juliana ayaklandı, sesleri keskin bir şekilde duyabiliyordum değil mi? 

Nihayetinde odadan ayrılmış, beni yalnızlığım ile baş başa bırakabilmişti. Kollarımı koltuğun destek kenarlarına yerleştirerek başımı geriye attım. Ne çıkmaz bir yol ama ailemin süre gelen lanetini çekerken peşimde günahı bile olmayan birilerini sürüklüyorum. Diğerleri ailemden dahil olsa Cassy öyle değil, o hiç ailemden olmadı. 


Biz insanlar gibi değildik sadece enerjiye ihtiyacımız olur onun dışında yemek yemeye ihtiyacımız olmaz, bu bilindik ve değişmez bir şeydir. 

Ailemde sadece vampir olanlar kan ile beslenir veya zevkine yemek yiyebilirim ama benim için bu geçerli değil. Yemek bir zorunluluk değil, alışkanlık. İnsanlar dışındaki varlıkların acılarıyla da enerji sağlayabiliyorum ki bu benim en yüce gücüm sayılır. 

Formaliteden oturulan yemek masasına göz ucuyla bakıp alay edercesine güldüm, herkes Cassy için masaya oturmuş alışkanlıklarını gidermeye çalışıyordu. Evin gerçek sahipleri burada olsaydı belki oturma zahmeti gösterirdim lakin onun yerine hemen bitişiğindeki salona gidip kütüphanelik kısmında duran, neredeyse örümcek ağı ile kaplanmak üzere olacak ciltli kitabı oradan kurtarıp avuçlarım arasında açarak koltuğa yerleştim. 

''Buraya gel, Harold!'' Julia adımla seslenince ona kaşlarımı çatarak baktım sonra hiçbir şey demeden kitaba geri döndüm. Ne geri kafalılar ama!  

''Kitabı ters tutuyorsun.'' Dedi Juliana ve diğerleri de ona eşlik ederek bana güldüler. Kitabı sertçe kapatıp çıkan tozun etrafa yayılmasına izin verdim. Zaten onları yakalayıp yok etmekle uğraşacak halim yoktu. Ama şu sinir bozucu duruma bakılırsa onlarla olmaktansa burada havaya karışan tozu yakalamayı tercih ederdim. 

''İşinize bakın!'' Geri yanıt verdiğim halde gülüyorlardı, onlara döndüm. 

Cassandra gözlerini kısmış onlara eşlik ederek sessizce gülüyordu. O kadar zarif ve güzel görünüyordu ki... Bir an için nefes alıyor olsaydım bu kesilebilirdi ama dediğim gibi sadece bir an için. 

Cold FLOWHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin