''iNTİHAR(!)'' Bölüm:23

618 66 11
                                    

 BUGÜN AYIN 23'Ü 2 AY SONRA DOĞUM GÜNÜM FELAN NEYSE AYIN GÜNÜNE ÖZEL HİKAYE BÖLÜMÜ OLDU BU :D BİRAZ SAÇMALADIM SANIRIM NEYSE İYİ OKUMALAR! BEĞENMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN!! :)X -L

David ağzını şapırdatarak güldü, o iğrenç herifin tekiydi. Onun kafasının uçtuğunu hayal ettim ve bu keyfimi bir an için yerine getirmişti, Harry’ye baktığımda bana bakıyordu. Düşüncelerimi duyduğu için olsa gerek diye iç geçirdim, şaşkın değildi ama böyle bir şey düşüneceğimi tahmin edemeyeceğini biliyordum.

‘’Harry sen bir zavallısın, kendini şu aciz kızın bedenine bağlayacak kadar zavallısın.’’ David alay dolu cümlelerini savururken Harry’yi küçümsemeye devam ediyordu. ‘’David, seni uyarıyorum, o lanet olası çeneni kapat.’’ Dedi Harry, tehlikeli ses tonuyla.

‘’Kız arkadaşımın yanında beni tehdit edemezsin,’’ David gözleriyle beni süzüp omuz silkti ardından tekrar kahkaha attı. ‘’eğer o kız beni güçlendirecek bir araç olmasaydı ‘senin olsun’ ihtiyacım yok diyebilirdim.’’

‘’Bu ne demek oluyor? Ve ah, ben senin kız arkadaşın değilim.’’ Dedim sertçe, aynı zamanda kafam karmakarışıktı.

‘’Eve dönüyoruz Lucy, hadi!’’ diye uyardı Harry, bileğimi kavrayan parmakları sıkılaşmıştı.

‘’Senin ruhun melez olduğu için ölülerle konuşabiliyorsun, geleceği geçmişi görebiliyorsun ve Harry’nin hislerinin kapısını aralıyorsun. Bak sen şu işe ki Harry kendini tümüyle sana bağladı ve eminim ki bu istemeden olmuştur,’’ dudaklarını büzdü, Harry’ye döndüğüm de David’e saldırmamak için kendini sıkıyordu. ‘’kısacası küçük sevgilim Harry gücünü yavaş yavaş emerek seni öldürüyor.’’ Harry’ye dönmemle bileklerimi serbest bırakması bir olmuştu tek sorun aynı yerde olmamasıydı.

‘’Bu da doğruluğunun kanıtı!’’ dedi David, yerde boğazını sıkan Harry’yi itmeye çalışıyordu.

‘’Harry!’’ diye bağırdım, siyah gözlerini bana çevirdiğinde kurumuş dudaklarımı ıslatarak zaman kazandım. ‘’Bu doğru mu?’’ sesim ilkine göre daha yumuşak çıkıyordu. Ellerini David’in boynundan çektiğinde David hızlı hareketlerle ortadan kayboldu.

‘’Ben… Üzgünüm Lucy, gerçekten bunun yolunu aradım ve seni kurtarmak için ulaşabileceğim herkese ulaştım.’’ Gözlerini kapatıp tekrar açtı, siyah gözleri çekilmiş yerine yeşillere bırakmıştı.

‘’Sen… Gerçekten kimsin Harry?’’ başımı sallayıp eve doğru döndüm. Peşimden gelmemişti ya da beni durdurmaya yeltenmemişti sadece gidişimi seyretti.

Eve girmeden önce yanaklarımı elimin tersiyle sildim, kurumuş kan ile kaplı olması rahatsız ediyordu. ‘’Yanıldığımı anlayıp kalbimi birine açmaya karar veriyorum o da beni yanıltıp kırıyor.’’ Diye sızlandım ve odaya çıkıp kendimi hızla yatağın üstüne bıraktım.

                            ***

Günlerdir odadan çıkmıyordum artık isyan bayraklarını çekmiştim ve ev halkı bundan rahatsızdı. Odanın yanında banyo olması benim için avantaj sayılırdı. Bazı zamanlar burnum kanıyordu bazı zamanlar ise sadece başım dönüyordu lakin onun dışında herhangi bir sorunum yoktu. Helena her gün odaya uğrayıp bir şeye ihtiyacım olup olmadığını soruyor ya da yiyecek bir şeyler bırakıyordu ama aldığı cevap şuydu; sessizlik. Getirdiği yemekleri ise gün geçtikçe daha az yemeye başlamıştım. Julia gelip beni odadan çıkarmak için sevimli hareketler yapmaya çalışıyordu fakat ben yine de direniyordum, Harry’ye yakın ama uzak olmak iyi hissettiriyordu. Tabii bir yere kadar…

Cold FLOWHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin