Bölüm 78

183 36 42
                                    

BÖLÜM 78

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

BÖLÜM 78



EREN KERİM



Neler olduğu hakkında en ufak bir fikri yoktu. Tek bildiği deliksiz uyuduğu ve kendisini oldukça dinç hissetmesiydi. Kaşlarını çatarak gerinmeye çalışırken, omzunun acısıyla yüzünü buruşturarak gözlerini açtı. Tavana bakan gözleri burasının odası olmadığını anlayınca, nerede olduğunu hatırlayarak yatmakta olduğu yerden hızla doğruldu. Dün gece buraya gelmişti. Poyraz Altun ile mini bir seans yapmış, ikram ettiği ıhlamuru içmiş... Ihlamur!



Dün geceki kupanın hala önündeki sehpanın üzerinde durduğunu görünce kaşlarını çatarak öne doğru uzandı. Artık soğumuş, üzerinde tortu oluşan çaya bakarken kupayı burnuna yaklaştırarak kokusunu içine çekti.



"Sence öyle anlayabilecek misin?" diye soran adamın sesiyle sinirli bakışları ona doğru döndü. Gözlerini adamın yemyeşil bakışlarından ayırmadan elindeki kupayı sehpaya bırakarak, arkasına yaslandı. "Bana ne verdin?" diye sordu. Madem kendisini uyutacak kadar samimi olduğunu düşünüyordu o zaman sizli bizli konuşmalara da gerek yok diye düşündü.



"Aslında hiçbir şey." Dedi Poyraz Bey ve mutfaktan gelen kırılma sesleri üzerine gülümseyerek o tarafa baktı. "Yardım lazım mı?" diye sorduğunda Senem Hanım "Hallettim." Diye bağırdı. Sesinin tonu biraz paniklemiş gibiydi. Eren Kerim, adamın elindeki tabakları masanın üzerine bırakışını dikkatle seyrederken onun "Sabah aşağı inip seni uyurken görünce panikledi." Demesi üzerine bir kaşı havalandı.



"Hm" dedi Poyraz Bey başını sallayıp "Sekizden beri oradan çıkmadı ve şimdiden bir porselen takımını halletti." Bir başka kırılma sesi geldiğinde "Sanırım ikinci takıma geçti." Diyerek iç çekti.



Eren Kerim tüm bunlar karşısında büyülenebilir, adama tatlı tatlı gülümseyip, konuşabilirdi fakat bunların hiçbiri içinden gelmiyordu. Gece Minel'i merak ettiği için gelmişti fakat sonrasında olanlar son iki gündür olanlar gibi kontrolünden çıkmıştı. "Dinlenmen için sakinleştirici." Diyen adamın sesiyle tüm dikkatini yeniden ona verirken onun "Anıl berbat gözüktüğünüzü söyleyince biraz müdahalenin iyi geleceğini düşündüm." Demesi üzerine ağzını açıp ona cevap verecekti ki merdivenlerden uçarak inen kızı görünce sustu. Minel, başında beresi sırtında sırt çantasıyla salonun ortasına bomba gibi düşerken bakışları ilk babasını bulmuştu.



"İyi uyudun mu?" diye sordu Poyraz Bey.



Minel hızlı hızlı başını sallayıp, masadaki sandviç ekmeklerden birini alıp içini açtı. Soğuk sandviç hazırlamaya başladığında "Başım biraz ağrıyor" diye mırıldandı. İkinci ekmeği de eline aldığında Poyraz Bey "Kahvaltı etmeyecek misin?" diye sordu.



Minel hızla itiraz etti. "Yok. Yolda yeriz" diyerek başını kaldırdığında Eren Kerim de ona dikkat kesildi. Kızın kendisini nihayet fark ettiğini anladığında kendini daha iyi hissetmeye başladı. "Bir şey mi oldu?" diye sordu Minel Kübra "Arkadaşın iyi mi?"

ARKADAŞKÇA -2 (KİLİD)Where stories live. Discover now