Bölüm 27

313 49 20
                                    

Svrcina : Who are you?

Tommee Profitt: Tomorrow we fight

BÖLÜM 27







NEFAL VE DİYAR

Nefal okuldan sonra soluğu Kilid’de almıştı. Jibit’in çağrısından sonra gitmeme gibi bir lüksü de yoktu zaten. Kırk beş dakikalık bir araba yolculuğunun ardından, şirketin önünde inmiş ve içeri girmişti. Jibit kendisini ana kapıda bekliyordu. Nefal, çantasını boynundan geçirirken “Bugün hava buz gibi.” Dedi Jibit. Nefal, önce kaşlarını çattı ardından başını eğip üzerindekilere baktı. Kalın, siyah bir çorap üzerine mini bir deri etek giymişti ve üzerindeki kazakta mevsimlikti. Bir elini kısacık kestirdiği saçlarının arasına sokarken “Üşümüyorum.” Diye mırıldandı. Yönetim katının bulunduğu asansörlerin önüne gelerek durduklarında Nefal, Jibit’e yüzünü dönmeden “Zor bir gün müydü?” diye sordu.

“Kadını gönderemiyorum.” Dedi Jibit. Kapılar açıldığında Atıl’ı gördüler. Genç adamın kaşları çatılmıştı ve yorgun gözüküyordu.

“Bir atak daha geçirdi.” Dediğinde Nefal onu süzüyordu. “Ne kadar süredir ayaktasın sen?” diye sordu.

Atıl “Dün gece nöbetim vardı” diyerek başını asansörün camına yaslayarak içini çekti. “Kadın baş ağrısından bir şey değil.” Dedi.

Nefal ikisi arasında durmuş onların söylediklerini dinlerken, şimdiye kadar öğrendiklerini bir araya topluyordu. “Sen ne düşünüyorsun?” diye sordu Jibit.

“Sizin aksinize ben kadının numara yaptığını düşünmüyorum.” Dedi “Kendini paralamak için, bu kadar gözyaşı dökebileceğine inanmıyorum. Bir yerden sonra bize bir tepki göstermesi gerekirdi.”

Atıl “İnan bana bu da bir tepki şekli.” Dediğinde Nefal “Onu balkondan aşağı atmayı denediniz mi?” diye sorduğunda Jibit koluna vurarak güldü. “Bu hiç komik değil.” Dese de Nefal “Ne var? Bazen korkutmakta işe yarayabilir.”

Jibit “Onu emniyete sevk edeceğim. Benden bu kadar.”

Nefal “Doğru bildiğini yap, bizde işimize bakalım.”

“İş demişken Diyar’dan bahsediyor.” Dedi Atıl, yanından başını uzatıp Jibit’e bakarken. Genç kadın “Haberlerini alıyorum. Resmen bir dizi aşk senaryosu ortalıklarda konuşulup duruyor.” Dediğinde Nefal “Şu anda aranızda durduğumun farkında mısınız?” diye sordu.

Atıl “Kulislerde Nefal için bahis açıldı, Dokuz.” Dediğinde Jibit iç geçirerek “Ah tabi ki açılmıştır” dedi “Acaba bu seferkinin canını ne kadar yakacaktır diye mi konuşuyorlar?”

Atıl “Daha çok ne zaman öpüşecekleri konusunda bir bahis açıldı ama Nefal’in karanlık ünü söz konusu. Bu kızdan her şeyi bekliyorlar. Bora, iki yüz lirayla bahsi açtı” deyince Nefal’in gözleri irileşti. Ellerini yumruk yaparken “Sizi mahvederim.” Diye tısladı “Benim özelimin Kuyu’da ne işi var?” dediğinde ikisi birden “Kuyu’dan biriyle çıkıyorsun.” Dediler “Ve bu bir ilk.”

Nefal “İyi de… Ama…” Kaşlarını çatarken “Bu hiç adil değil.” Dedi.

Âtıl “Kendi kuralını bozdun dolayısıyla eğer aranızdaki gerçek bir şey değilse, Kuyu’dakiler artık sana yaklaşmak için çekinmeyeceklerdir. Ne de olsa onlardan biriyle çıkıyorsun.” Dediğinde Nefal “Peki Karaca?” diye sordu.

Bu sefer kaşlarını çatma sırası Atıl’daydı. “Ne olmuş ona?” diye sordu. Jibit yanında gülerken Nefal, Atıl’ın gözlerinin içine baktı. “Onunda nasıl olduğunu biliyoruz değil mi? Belki sizin de ilişkiniz gerçek değildir ve sayende Karaca’ya yaklaşmak isteyenlerin sayısını düşünemiyorum bile.” Deyince Jibit “Yavaş ol kızım. Tüm Kuyu’yu yerle bir ettireceksin adama.” Diyerek Atıl’a baktı ve “Seni oyuna getirmesine izin verme” dedi.

“Başarılı olduğu bir gerçek.” Diyen Âtıl, sinirlenerek arkasına yaslanırken Nefal “Benim özel hayatım kimseyi ilgilendirmez ama Bora’ya söyle, arkasını kollasın. Onu herkesin içinde alaşağı etmemi istemiyorsa böyle saçmalıklara bir son verir.” Diyerek çantasının askısını tutarak bir adım öne çıktı. Arkasında Jibit ile Âtıl birbirlerine bakarak gülümsüyorlardı.

Asansörden indiklerinde Nefal, onları geride bırakarak Diyar’ın yanına gitti.

**

ARKADAŞKÇA -2 (KİLİD)Where stories live. Discover now