36

39.6K 1.8K 201
                                    

Bardaktan boşalırcasına yağan yağmurun altında çamurlu sokaklarda koşarak kendime sığınacak bir yer arıyordum. Tüm kapılar kilitli, tüm tenteler kapalı ve kapısına zorladığım ne kadar dükkan varsa hepsinde insanlar içerden bana yargılayan gözlerle bakıyordu. Sığınmak istediğim her kapı suratıma çarpıyor, yardım dilendiğim her insan bana öfkeyle parlıyordu. Yağmur, öylesine kuvvetli yağıyordu ki su yüzünden güçlükle nefes alıyordum.

Sığınacak yer arayışı içinde etrafıma bakınırken yavru köpeğin yağmurdan titreyerek sığındığı barakasını gördüm, tek istediğim sığınacak bir yerdi. Barakanın dibinde belirdiğimde köpek cılız sesiyle havlıyor ve yeni çıkmış, henüz sivrilmeyi bile becerememiş dişlerini gösterek bana hırlıyordu. Köpeği yağmurun altına atıp barakaya top gibi sığmaya çalışırken köpek pantolonumun paçasından tutup beni dışarı sürüklemek için tüm gücüyle çekiştiriyordu.

Her şeye rağmen pes ettim, hiç yer olmamasına rağmen gece kadar siyah köpeği bacağından tutarak barakanın içine çekerken köpek ona saldırmışım gibi sızlanıyor ve beni ısırıyordu. Kollarımın arasına aldığımda onun sıcaklığı göğsüme yayılıyor, aynı sıcaklığı paylaştıkça köpek beni ısırmaktan vazgeçiyordu. Kollarının arasına aldığım köpek suratımı ıslak diliyle yalarken göğsümden yükselen hıçkırıkla ağlamak istedim ancak hıçkırıklarım dudaklarımdan firar etmiyor, gözyaşlarım yanaklarımdan akmıyordu. İşkence gibiydi. Bağırmak istiyor, bağırmaya çalıştıkça tüm kaslarım geriliyordu.

Soluk soluğa yarıda kalan hıçkırıkla gözlerimi açtığımda odamın için saf gün ışığıyla dolmuştu. Yanaklarım ıslaktı ve kontrol edemediğim hıçkırıklarım arka arkaya sırlanıyordu. Doğrulup sırtımı duvara verdim ve avuçlarımı gözlerime bastırarak kendimi durdurmaya çalıştım ancak bir türlü dinmeyen hıçkırıklarım daha da güçleniyordu. Rüyamda hissettiğim yalnızlık, dışlanma ve acizlik hissi damarlarıma kadar işlemişti. Rüyam, tüm akıl dışı ve mantığa aykırı detaylara rağmen o kadar gerçekçiydi.

Dışlanmıştım. Konu sadece Ecmel değildi, bunu bana sadece o yapmamıştı. Mery, Apollo, Kedicik, hayranlarım, sponsorlarım, arkadaşlarım, çalıştığım şirket... Etrafımda ne kadar insan varsa hepsi aynı anda, hırsları uğruna beni gözden çıkaran Marifet'in yüzünden olmuştu. En başından beni bana duydukları sevgi sahteydi. Benimle övünmeleri, gurur duymaları ve hissettirdikleri sevgi hissi yalandı. Kendimi onların yanında güvende hissederken yaptıkları şey rolden ibaretti. Bir şekilde bunu hepsinden bekliyordum ama Ecmel... En sarsıcı olan ve asla kabullenmeyeceğim şey oydu. Ben onun her şeyiydim ve o da benim her şeyimdi. Bana, kardeşliğimize, dostluğumuza, sevgimize bunu nasıl yapabilirdi?

Derin bir nefes alarak gözlerimi beyaz tavana diktim. Hiç kimseyi affetmeyecektim. Ne Marifet'i ne hayranlarımı ne sponsorlarımı... Hiçbirini affetmeyecektim. Tek istisnam ağabeyimdi, ona kızamazdım. Çocukluğumda elimi tutmasını, bebekliğimde bana bakmasını ve bugüne kadar her zaman elini sırtıma koyup beni dik tutmasını unutmayacaktım. Herkese kızgınlığımdan bir daha onların arasına dönmeyecek, ağabeyime olan son sadakatimle her şeyi ona bırakacaktım.

Kendimi azarladım ve yataktan çabucak kalkmakaya çalıştım ancak kalkar kalkmaz başım döndüğü için kendimi yerde, dizlerimin üzerinde yere kapaklanmış halde bulmuştum. Acınası haldeydim. Yere düştüğümde benim için endişelenecek, gözyaşlarımı silecek tek bir kişi bile yoktu etrafımda. Bir grup aptalın saçma sapan sözleri yüzünden hiç kimsem ve hiçbir şeyim olmadan tek başımda kalmıştım. Titrek bacaklarıma kuvvetle yüklenerek ayağa kalktım.

Sendeleyerek, gözyaşı dökerek attığım her adımda yalnızlığım göğsüme bir ok gibi saplanırken evin kapısının kilit sesini duydum. Kapı yavaşça aralanırken, bir karıştan daha kısa mesafenin içinde Siraç'ın yüzünü gördüğümde salonun ortasında, olduğum yerde kalmıştım. Daha önce onun önünde ağlamış olsa da şimdi, bu kadar güçsüz ve savunmasız olduğum bir anda gözlerime bakarken kendimi tuhaf hissediyordum. Utanmış ve belki de mahcup... Emin olamıyordum, delici yeşil gözlerini gözlerime dikmiş düz bir ifadeyle suratıma bakarken acizliğimi bana çarpıyor gibi hissediyordum.

KOMŞU ✔︎Where stories live. Discover now