Bölüm 92💎

12.8K 800 617
                                    

Biz geldikk❤

Sınır 600 Yorum 900 oy🤞

Keyifli okumalar❤
 

                                     💎

"Alo Serdar' ım." Sena bana gülerken, ve gözlerini devirirken ben içime çektiğim adı defalarca tekrarlamak istiyordum. "Efendim yavrum?" O kadar özlemiştim ki, üstelik yalnızca iki saattir ayrıydık "Benim bir şeyler almam gerekiyor biz Sena' yla yol üzerindeki alışveriş merkezine uğrasak olur mu?" Gülümsediğini duyar gibiydim, onu da Azat rahat bırakmıyorsa artık "Olur yavrum, sen nasıl istiyorsan öyle yap ama çok geç kalmayın." sesi fazla kıvamlıydı ve hayır, sadece hızlıca bir şeyler bakacak daha sonra da sözleştiğimiz gibi onlarla restoranda buluşacaktık.

Akıp giden trafikte şerit değiştirirken onu seve seve, yanımda olsa öpe koklaya onaylayacağımı hayal etsem de bu eksik kaldı "Tamam Serdar' ıım görüşürüz." Aramayı sonlandırdım, onu bir öğleden sonra akşama yakın zaman diliminde en son köydeki evin eşiğinde uğurlamıştım. Araca binerken kapımı kapatmış, dikkatli olmamı söylemiş ve Sena' nın varlığına aldırmadan cama eğilip beni öpmüştü.

Nasıl da güzeldi; elleri aşağı indirdiğim camın üzerimde, başı bana eğik öyle dikkatli. Serdar' ın beni uğurlayan hali, karşılayan hali kadar güzeldi. Koltuğu tam ayarında çektin mi, direksiyon boyunu güzel ayarladın mı, aynalara baktın mı... Benden sonra aracını eski haline getirmeyecek gibi özenliydi, açıkçası bu durum umurunda da değildi.

"Cilveleşmeniz bittiyse artık..." Koynunda bağladığı kollarıyla bana öyle bir bakıyordu ki yeniden iç çektim, "İki kuruş keyfim var elleme yaa." Onu da görürdüm, gün olur yan koltukta kıkırdayan ben olurdum. "İki kuruş demeyelim biz ona." Burun kıvırdım, maddi konular umurumda değildi ben kocama çok aşıktım.

İkimizin de neşesi yerindeydi, köydeki evden çıktığımızdan beri sohbet sohbete akmış hiç de susmamıştık. Bizim evde birer kahveyle saçımı ve makyajımı yaparken de günün kritiğini keyifle savurmuştuk. Şimdi de Sena boğazını hafif bir öksürükle temizleyip oturduğu yerde dikleşirken "Azat diyor ki." Diyordu "O korku Serdar' a bir ömür yetermiş." Öyle mi? "Emir' de aynısını diyor, ben de. Herkes aynı şeyi söylüyor." Bilmiyorum, bu konu benim keyfimi kaçırıyordu bir yorum yapmak istemediğimden hüznümü belli eden yeni bir iç çekmiştim.

Yine de, onu üzmek istemezdim ama sanırım haklılardı.

"Ben onu seviyorum Sena. Serdar' ı çok seviyorum." Uzanıp kolumu sıvazladı. "O da sana çok aşık, sizi tanımayan biri onun gözlerinden anlar her şeyi." Çünkü artık duygularını saklamıyordu. Serdar bana olan aşkını hür yaşıyordu, bunu pek güzel olmayan sebepler neticesinde ben sağlamıştım. Şimdi bir an önce yanında olsam da ona sarılsam, akşam olunca koynunda olup bağrına sokulsam, bir şeylerden söz etsek, günü ansak, bebeğimizi konuşsak...

"Senin de cilvenden." Diye ekleyince müziğim sesini biraz daha açıp nispet yapar gibi "Hıııh." Dedim. "Kocam var seviyorum işte kıskanma sende evlen." Azat' ın sözleri aklıma geldi de, sanıyorum ki güzel bir konuya değinmiştim ama Sena hiç oralı olmayıp başını arkaya yasladı. "Ben regl olacağım canım tatlı istiyor." Doğrusu ben de acıkmıştım, evde aldığım duşun ardından biraz acıkmıştım ama buluşunca yeriz diye ağzımıza tek lokma sürmemiştik. Ona gülümsedim, "Ben de regl olmayı özledim." Şu andan da şikayetçi değildim ama Serdar o zamanlar bir başka ilgileniyordu benimle, dinmeyen ağrılar içinde ona sarılmak çok başka güzeldi. Gülümseyince hatırım kaldı, dudağımın kenarı havalandı.

"Kaldı beş ay." Cidden, dört ay olmuştu bile ve yarın gidip cinsiyet öğrenecektik an geçtikçe bu konuya daha heyecan duyar oluyordum. Acaba erkek mi olacaktı kız mı? Hiç düşünmemiştim, sonucu duyana kadar da düşünmeyecektim ama Serdar' ın fikirlerini öğrenmek bana çok güzel hissettirmişti. "Sena siz evlenseniz oğlunuz olur." Deyiverdim. Yakışırdı da, nedense ikisinde de erkek bebek ebeveyni gibi bir hal vardı çok da güze olurlardı.

Hazan Vakti ■ ASKERİ KURGUWhere stories live. Discover now