62.bölüm

1.3K 45 73
                                    

Selma

Saniyeler içerisinde ilerleyen olaylar iyice  kontrolden çıkmıştı. Bu yola çıkmadan önce herşeyi alaz ile en ince ayrıntısına kadar planlamıştık.

Kuzenime sevdiği kadını ben getirecektim. Giriştiğimiz olay çok tehlikeliydi belki lakin alazın daha fazla acı çekmesine seyirci kalamazdım.

Bu uğurda yağızı kaybetmiştim. Alazı da kaybedemezdim. Hem yağızın intikamını alacak hem de alazı kurtaracaktım. Bunu sadece ben yapabilirdim.

Alaz leylayı bulamadığı her saniye eriyip gidiyordu.

İyileşmek kuruttuğumuzu zannettiğimiz  yaralarımızın üzerinde  çiçekler yetiştirebilmekti.

Alazı iyileştirmeye çıktığım bir  yolda hastalanmak kaderin en büyük cilvesiydi. Hiçbir zaman ellerinden şifa bulamayacağımı bildiğim bir adama deli gibi aşıktım. Kardeşimin yağızımın katiline aşıktım.

İçinde ilerledigimiz karanlık araba bir bilinmeze doğru yola çıkmıştı. Silahı şakağıma dayayan Halit insanı çıkmaz sokağa sürükleyen zaferlerden habersiz  yeniden kazandığını düşünüyordu.

Yanında gözyaşları içerisinde çaresizce çırpınan leyla hiçbir şey yapamamanın ve en acısı da yeniden yenilmenin acısını yaşıyordu

Saçlarımdaki parmaklarını çeken Halit dudaklarını kulaklarıma o kadar yaklaştırmıştı ki...

Nefes alış verişlerini sayabileceğim kadar yakınımdaydı. Kendisini güçlükle zapt edebildikleri Leyla gözyaşları içerisinde çığlık çığlığa feryat ediyor beni kurtarabilmek için olanca gücüyle uğraşıyordu.

Herikoptere binmemek için insan üstü bir çaba sarf ediyordu. Beni bu saatten sonra ne Leyla'nın çığlıkları, ne de halitin olmayan merhameti kurtarabilirdi. Beni sadece ben kurtarabilirdim.

Tamamen onun ellerine teslim olduğumu düşünen Halit bana reva gördüğü  kaderime razı olduğumu düşünüyordu.

Aşağıya atacaktı bedenimi. Parçalara ayrılmamı izleyecekti. Öldürecekti beni biliyordum ama öldürmeden önce son kez yüzleşmek istiyordu.

Yaptıklarımın pişmanlığını görmek istiyordu gözlerimde. Onun tabiriyle ona ihanet etmiş alazla iş birliği yapmış Leyla'nın kaçmasına yardım ederek onu sırtından vurmuştum. Bir cezam olmalıydı. Cezamı elleriyle kesecekti.

"Neden yaptın bunu. Neden ihanet ettin bana?"

"Sen yaptıklarını neden yaptıysan bende o sebepten yaptım herşeyi."

Ilık nefesini saç derilerimin arasında hissettiğim adam hastalıklı bir gülümsemeyle gülümsüyordu.

Yüzünü görmesem de tam arkamda olduğunu bildiğim adamın kahkahaları insanın kanını donduracak cinstendi.

Kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyordu benimle. Ölümcül bir oyundu bu biliyorduk ikimizde.

"Birazdan ölecek hatta ölüsü bile  parçalara ayrılacak olan birisi için fazla cesursun Selma."

Beni öldürebilecegine o kadar emindi ki...
Bilerek ağırdan alıyor canımı acıtmayı, korkuyu derimde hissetmemi istiyordu.
Korkudan beslenen canavarın en sevdiği oyun buydu.

Herşeyin olabileceğini düşünerek karşımdakinin Halit olduğunu unutmamış ve daha önceden cebime attığım şırınganın ucunu elime geçirmiştim.

Düşünecek hiçbir şey yoktu. Düşünürsem yapamazdım.  Bunu yağız için bunu kardeşim için yapacaktım. Bunu özgürlüğü elinden alınmak istenen zavallı Leyla için bunu Leyla'nın peşinde ömrünü heba eden alaz için bunu kendim için yapacaktım.

Arı Kovanı #wattys2023Where stories live. Discover now