29.bölüm

3.9K 219 798
                                    

"Madem istediğim yerde uyumama ses etmiyorsun git o zaman yanımdan." 

Yüzüme gülümseyerek bakıyordu. Bu işte bir terslik vardı. 

"İstediğin yerde uyuyabilirsin dedim. Ben olmadan uyuyabilirsin demedim."

Şimdi anlaşılmıştı.

"Seninle aynı yatakta yatmayacağım Barlas. Gerekirse gider salondaki kanepede yatarım ama yine de seninle aynı yatakta yatmam bunu bil." 

Söylediğim sözlerin üzerine yataktan kalkan Barlas yatağın yanındaki kanepeye oturmuştu. Siyahlarımı dikmiş onun verdiği tepkilere anlamsızca bakıyordum. Dipsiz mavileri gözlerimdeydi. 

"Burda oturmama da ses etmeyeceksin herhalde."  

"Bütün gece o kıç kadar kanepede  uyumayı düşünüyor olamazsın."  

"Tam üstüne bastın bütün gece bu kıç kadar kanepede uyumayı düşünüyorum." 

"Donarsın orda hem her yerin tutulur sabaha kadar. Saçmalamayı bırak da git odanda uyu."

Söylediklerimi umursamadığı her halinden belli olan Barlas kanepeye iyice yayılmıştı. Bende yatağımın içine girmiş ve kafamı dışarıda bırakacak şekilde cenin gibi kıvrılmıştım.

Madem laftan anlamıyordu o zaman görsündü gününü.

Barlas dipsiz mavilerini kapatmıştı. Yarım saattir küçücük kanepede sırf inat uğruna yatıyordu biliyordum. Ama nasıl olsa birazdan gidecekti.

Bir saate kalmaz  her yeri tutulurdu. Karnımdaki ağrı yeniden ortaya çıkıyor gibiydi. Sanırım tuvalete gitmeli  hem pedimi değiştirmeli hem de elimi  yüzümü yıkamalıydım.

Yataktan çıktığımda Barlas aynı pozisyonda hiç kıpırdamadan yatıyordu. Sanırım uyumuştu.

En iyisi üzerine bir polar getirmeliydim. Gerçi kendi istemişti burda yatmayı en iyisi burda sabaha kadar donmasıydı ama gel gör ki vicdanlı insandım, dayanamıyordum.

Onu sevmekle bir alakası yoktu. Sadece vicdandandı benimkisi. Yoksa donsundu pislik.

Çoktan hak etmişti bunu o domuz.

Tuvaletteki işlerimi halledip diğer odadan aldığım poları da yanıma almış ve odaya dönmüştüm.

Odaya döndüğümde Barlas yerinde değildi. Tabi donmuştu, daha fazla dayanamayıp gitmişti. İşte böyle gönderirlerdi adamı.

Elimdeki poları barlasın uzandığı kanepeye bırakmış ve  yatağımın içerisine yeniden girmiştim.

Tam gözlerimi kapatacağım anda karşımda yeniden barlas vardı. İyi de gitmemiş miydi bu adam! Neden yeniden geri dönmüştü. 

"Sen gitmemiş miydin?"

"Gitmiştim ama bunları getirmek için."

Elindeki sıcak su torbası ve sıcak çikolatayı gösteriyordu. 

"Gerek yoktu."

Gözlerimin içerisine bakan adam sıcak su torbasını üzerime fırlatmıştı. 

"Kafamı daha fazla bozmadan al şunu."

Hayvan iyilik yaparken bile hayvandı işte. Hasta bir insana kocaman torba öyle atılır mıydı hiç?

Kafama ataydın! İncelik beklediğim insana bakar mısınız.

Üzerime fırlattığı sıcak su torbasını almış ve  yatağın içerisinde ayaklarımın altına koymuştum. Elindeki sıcak çikolatayı gösteren barlas onu içmem konusunda oldukça kararlıydı.

Arı Kovanı #wattys2023Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang