NEFESİNİ BIRAKMA

Bölüm 18

"Bu ne sorumsuzluk anlamıyorum. Nasıl uyursun? Seni seksen kere aradım. O kadar düzenli programlı adamsın nasıl duymadın çağrılarımı?"

Sude iki saat Oğuz'u kafede beklemiş en sonunda kalkıp evine gitmiş ama Oğuz'u bulamamıştı. Gece yarısı eve gelmişti Oğuz. Sarhoş gibiydi.

"Bağırma artık. Ben de anlamadım nasıl uyuduğumu."

"Gerçekten sorumsuz bir adamsın Oğuz."

Oğuz uzatmak istemiyordu. Sude'ye sarıldı. "Hadi az sessiz ol da odamıza gidelim."

Sude Oğuz'u itti. "Üzerinde kadın parfümü kokuyor Oğuz. Bu kadar kaliteli ve pahalı bir parfümü her kadın kullanamaz. Kimle yattın çabuk söyle."

Oğuz şaşkın bir şekilde Sude'ye bakıyordu. "Saçmalama artık. Kimseyle olmadım senden başka." Üzerini kokladığında gerçekten kadın parfümü kokuyordu. "Ben uyurken biri gelmiş olmalı." Söylediği şeylerin saçma olduğunun farkındaydı ama bu durumu açıklayamıyordu işte.

"Gelen kişi uyurken baya sarılmış olmalı sana. Kokusu sindiğine göre. Yalanlarını başkasına sakla. Lanet olsun ben gidiyorum."

Çok mantıksızdı bu nasıl olabilirdi. Aklı almıyordu bu işi Oğuz'un. Sude'nin kolundan tuttu. "Gitme konuşalım."

Sude hemen sıyrıldı Oğuz'un ellerinden. "Dokunma bana. Evime gidiyorum. Seni sonra ararım."

Umut Umay'a kahvesini verirken kahkahalarla gülüyordu. "Demek adamın üzerine en pahalı kadın parfümünden sıktın ha."

Umay'ın gözünden yaş gelmişti gülmekten. "Düşünsene adam uyuyor ben orda fıs fıs parfüm sıkıyorum."

Umut bir an duraksadı, tebessüm ederek Umay'a baktı. "Çok güzel gülüyorsun."

Umay kızaran yanaklarını gizlemeye çalışarak Yapma ama ben tavlayacağın kadınlardan biri değilim. Ayrıca biliyorsun ki sözlü sayılırım. Her ne kadar benden karşılık bulamayıp aşkımdan kendisini işe verip yanımda olamadıysa da."

Sarp yurt dışına çıkmıştı. Şirketinin anlaşma üzerinde olduğu bir kurumla pilot projeyi yönetecekti.

"He evet senin başın bağlıydı değil mi?" Alaycı bir şekilde Umay'a baktı.

"Bu çevirdiğim dolapları duysa çok üzülür Sarp. Keşke bu kadar zalim bir kadına aşık olmasaydı." Gözleri bulutlandı Umay'ın.

"Onun için üzülüyorsun." kafasını yana eğerek Umay'ı dikkatle dinliyordu.

"Elif'in ona aşık olduğunu biliyor musun? Hangi biri için üzüleyim ben bile şaşırdım."

Umut hayret eder gibi kaşlarını havaya kaldırdı. "Elif eskiden beni de severdi.. Ben onun gibi birini hak etmediğimi düşündüğüm için hep uzak durdum, o da benden uzak durdu. Aslında ben de biraz beğeniyordum onu ama geçti artık bizden. Belki adam ederdi beni. Yine de iyi arkadaşız."

Umay yine alaycı bir şekilde gülümsedi yine. "Bak sen bu gece itiraf gecesi galiba."

Umut oturduğu yerde doğruldu. "Onu bırak ta. Sence napmışlardır? Oğuz'la o kız yani."

Kahvesinden koca bir yudum aldı Umay "Immm Sude mi?"

"Her ne haltsa işte adı."

"Evine gidiyormuş şimdi. Çok kızgın bir şekilde çıkmış evden. Kamera kayıtlarına bakmak ister misin?" Uzanıp telefonunu aldı. "Bak nasıl çarpmış kapıyı. Koşarak bindi aracına. İki dakika sonra da Oğuz üstü çıplak dışarı çıkıp gömleği çöpe atıyor."