Bölüm 117

62 1 0
                                    

Umay uyandığında Neslihan onu bekliyordu. "Günaydın patron."

"Günaydın Nesli. Erkencisin hayırdır?"

"Alex seni bekliyor."

"Rusya'dan döndü mü?"

"Evet Defne'yi görmeye gelmiş."

"Defne Paris'te."

"Bunu duyduğuna çok üzülecek."

"Şansına küssün, yapacak bir şey yok."

"Bu arada ikiniz o kıyafetlerle yürürken çok tatlı görünüyordunuz. Defne tam bir prenses."

"Gerçekten öyle. Ben bir prensesim diye etrafta dolanıp durdu."

"Yeni biriyle tanıştın mı?"

Leyla cevap vermedi. Bu konuyu kapatmak istediği anlamına geliyordu. Ama Neslihan devam etti. "Uzun süre oldu Umay."

"Bana böyle seslenmeyi keser misin?"

"Haklısın belki de. Umay çok daha hayat dolu bir kadındı. Eğlenmeyi biliyordu. Buz gibi bir kadın değildi. Ama Leyla onun aksine gerçekten lakabını hak ettiği gibi pasifiğin buzlar kraliçesi."

"Ne duymak istiyorsun? Hala Tolga'yı unutamadığım için başka bir erkekle olamadığımı mı?"

"Olan bu zaten."

"Hayır alakası yok. Onu tamamen unuttum ben. Aklıma bile gelmiyor. Herhalde öylece beni terk eden bir adamın peşinden üzülecek değilim."

"Neden yalnızsın?"

"Benim, (biraz duraksadı) vaktim yok. Çalışıyorum ve ilgilenmem gereken bir çocuğum var."

"Madem öyle neden Defne her seferinde senin olmadığından şikayet ediyor."

Leyla bu sözlerin altında ezilerek yatağa çöktü. "Ben iyi bir anne değil miyim? Her şeyi onun için yapıyorum. Güçlü olsun diye. Hayata zaten yenik başladı. Babasının yokluğunu hissetmesin diye. Avantajı olsun istedim. Beceremiyor muyum Neslihan?"

Neslihan kollarını ona doladı. "Sen çok güçlü bir kadınsın. O da güçlü bir kız olacak. Sadece yanında olmana ihtiyacı var."

Çocuğunu çok sevmesine rağmen ona baktığında derin bir acı duyuyordu. "Onu bırakıp gitmemin kolay olduğunu sanıyorsun. Ama değil. Benim için çok zor. Sadece bunu yapmak zorundayım. İkimize de güzel bir hayat sunmak için."

"Peki bu konuyu daha fazla eşelemeye niyetim yok. Giyin artık."

"Benim için kıyafet seçmeyecek misin?"

"Hayır, hepsi gözüme aynı görünüyor."

Bu da ayrı bir sorundu. Dolabının tamamen siyah kıyafetlerle dolu olması da hep eleştirilmesine neden olmuştu. Duştan çıkıp saçlarını kuruttu. Üzerini değiştirip kahvaltı masasında onu bekleyen Alex'e yürüdü. Elini uzattı. Tokalaştıktan sonra karşısına oturdu.

Her zaman aralarında duygusal anlamda büyük bir mesafe vardı. Umay kesin bir çizgi çekmişti en başta ve Alex bu çizgiyi asla aşmıyordu. Umay onun gey olduğunu düşünüyordu çünkü Alex onu hiç bir kız arkadaşıyla tanıştırmamıştı. Belki o da büyük bir aşk yaşamış ve kaybetmişti. Umay gibiydi. Belki de Umay bu yüzden ona sempati duyuyordu.

Onunlayken rahattı. Eğlenmeye gittiği zamanlarda ki bu çok nadir olurdu muhakkak Alex'e çıkardı. Onunla dans ederken, içki içerken çok eğlenirdi. Belki de bu yüzden arkadaşları onunla olmasını istiyordu. Bir yandan da belki bu 1.90lık yapılı ve ateşli rus erkeği Umay'ı biraz olsun iyileştirebilirdi.

NEFESİNİ BIRAKMAWhere stories live. Discover now