Bölüm 100

53 1 0
                                    

"Ne işi varmış sormadın mı?"

"Patron sordum ama cevap vermedi. Çok gudubet bi karı. Nenem yaşında gibi duruyor."

"Evet senden dokuz yaş büyük."

"Hadi kalk artık." 

Umay hızlıca kalktı. Pijamalarını çıkartıp yerine seksi bir gecelik giydi. Elini yüzünü yıkadıktan sonra yüzüne allık sürüp saçlarını taradı ve tepede topuz yaptı. Dudaklarına da nemlendirici sürdü. 

Neslihan ona çekinerek sordu. "Bu hazırlık o kadın için mi? Evet deme lütfen."

"Neslihan evet. Bu hazırlık o kadın için. Herhalde yataktan çıktığım gibi gidecek değilim."

"Ama patron sen kadını baştan çıkarmaya gidiyor gibisin. Bak kadınlardan hoşlanıyor olmanı yadırgamam ama bu kadından da hoşlanmazsın yani."

"Saçmalama Nesli. Evet güzel görünmek istiyorum ama ondan hoşlandığım için değil."

Neslihan anlamıştı. Ama yine de ses çıkarmadı.

Umay salona indiğinde gülümsedi. "Hoş geldin. Seni burda görmek ne güzel. Bir şeyler yedin mi? Kahvaltı etmek üzereydik."

"Hayır teşekkür ederim. Pek iştahım yok bu aralar. Malum düğün telaşı. Demir sana davetiye vermemiş. Ben getireyim dedim."

Umay'ın suratı ifade değiştirir gibi olsa da hemen toparladı. "Ah ne kadar naziksin teşekkür ederim." Davetiyeyi aldı ve devam etti. "İştahın olmasa da fark etmez. Yemek yemeye ihtiyacın yok gibi."

Ayla çok fena bozulmuştu. Sinirine hakim olmayı başardı. "Başarılı bir espri tarzı diyemem."

"Afedersin evime gelen misafire kabalık etmek huyum değil. Şaka yapmak istemiştim. Ne içersin?"

Kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırıp kaçmış gibi görünmek istemediği için Ayla hemen kalkmadı. "Kahve alayım."

Neslihan kahveleri yapıp getirdi. Ayla bir yudum aldıktan sonra sordu. "Geliyorsun değil mi?"

Umay gülümsedi. "Asla kaçırmam. Dört gözle bekliyorum."

"Güzel, işler nasıl gidiyor?"

"İşler yolunda. Böyle giderse hemen bitireceğiz gibi görünüyor."

"Senin adına sevindim. Demir'in yokluğunda zorlanmazsın işte. Malum düğün balayı derken."

"Bu zamana kadar işlerimi Tolga'yla halletmedim. Yani zorlanmam merak etme. Oğuz yanımda olacak."

Ayla kahvesini bitirmeden ayağa kalktı. "Bana müsaade. Yapılacak çok iş var. Gelinlik provası falan."

Umay gülümsedi. "Eminim sana.." Üstüne bastırarak söyledi cümlesinin geri kalanını. "Çok yakışacak."

Ayla bu imayı anladı. Sonuçta buraya o adam benim bak gör demeye gelmişti. Bu yüzden konuyu hiç uzatmadı.

Ayla kapıdan çıktığında Umay odasına çıkıyordu.

"Patron kahvaltı?"

"iştahım yok. Ben hazırlanana kadar bişeyler ye. Sonra inşaata gidicez. Duydun teşrif etmem gereken bir düğün var. Bu yüzden özel tasarım bir elbise istiyorum. En yetenekli modacıyı ara. Umay Gürdal sizden özel tasarım istiyor de. İki haftaya hazır olması gerektiğini de ekle."

"Tamam patron nasıl bir şey olacak?"

Umay gülümsedi. "Bembeyaz, sade ve hafif kabarık bir şey olsun."

NEFESİNİ BIRAKMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin