KAYIP RUHLAR LİSESİ

KRL 65

Keyifli okumalar dilerim. Desteklerinizi eksik etmeyelim lütfen.

                 *****

Halit elinde yazdığı kitap ağacın dibin de oturuyordu.  İlk bölüm bitmiş ikinci bölüme geçiyordu.

  Bölüm başlığı :  GİZEMLİ YANGIN

Alt Başlık : KATİL KİM?

     Sıkıştığı yerden çıkmıyordu.  Yangın hızla yayılırken  korku dolu gözlerle onu kurtaracak bir şeyler arıyor aynı zamanda bağırarak yardım istiyordu.  Saklandığım yerden gözlerin de ki korkuyu kaleme alıyordum. Kilitlendiği odadan çıkışı yoktu.  Bütün bedeni kül olacak bir daha bu dünyada var olmayacaktı. Çırpınışları seyretmeye değerdi. Ölüm yaklaşınca hayatın değeri anlaşılıyırdu. O sonun başlangıcına çoktan gelmişti.  Geri sayım bir bir azalırken umudu tükeniyordu. "Senin ölümün bir doğuşu simgeleyecek." dedi kısık bir sesle.

Bir anda duyduğu ses ile defterini kapattı ve kafasını kaldırdığında Ateş ve Elfida ona bakıyorlardı.     Ateş seri bir hareketle  Halit'in elinde ki defteri almak için hamle yapınca, Halit aynı serilikte defteri geriye doğru çekerek ayağa kalktı.  Elfida "Ne yazıyorsun o defterde" diye sordu.  Ateş hala defteri almaya çalışıyor Halit almasına engel olmaya çalışıyordu. Halit "Bu sizi ilgilendirmez. Bana özel bir şey." diye karşılık verdi.  Elfida "O defteri bize vereceksin." diyerek üzerine yürüdü. Halit, Elfida ve Ateş arasında kalmıştı.  Ateş arkadan sarılarak "Çabuk  elinden al" diye bağırdı.    Elfida defteri almaya çalışırken Halit'in karnına attığı tekme ile yere düştü.      Elfida'nın tekme yediğini gören Ateş sinirlenerek Halit'in yüzünü kendine çevirip  "Sen kim oluyorsun da ona vurmaya cesaret ediyorsun Hal-it oğlu it." Diyerek yüzüne sert bir yumruk vurdu.  Halit yediği yumruğun şiddeti ile yere düşerken defteri de elinden fırladı. Elfida havaya fırlayan defteri yakaladı. Tam defterin ilk sayfasını açacağı sırada okulun yangın sirenleri gürültülü bir şekilde çalmaya başladı.  Siren sesi ile beraber " Tüm öğrencilerin geniş bahçede toplanması gerektiği ikazı geldi.  Elfida İlk sayfasını açtığı defteri okumadan tekrar kapatarak ne olduğunu anlamak için geniş bahçeye doğru hareketlendi. Ateş de peşinden koşarak geniş bahçeye vardılar.  Bütün öğrenciler oradaydı.    Elfida'nın gözleri Fatih'i arıyordu.  Fatih ortalıkta yoktu.  Hemen Kılıç'ın yanına gidip " Fatih' in nerde olduğunu biliyormusun?" diye sordu.

Kılıç biraz düşündükten sonra "Sen yanımızdan gittikten  sonra telefonuna bir mesaj geldi. Fatih mesajı bana da gösterdi. Enteresan bir mesajdı. Şey yazıyordu. Hmm Hemen arka bahçede ki Elektrik santralinin önüne gel. Bilmediğin bir çok şeyi orada öğreneceksin. Sonrada Fatih ben gidiyorum dedi. Bende kolundan tutup kardeş yanlız gitme bende geleyim dedim.  Bana sen merak etme ben başımın çaresine bakarım diyerek gitti.  En son orada gördüm. " diyince Elfida ilk başta bir anlam veremedi. Ama dumanların arka bağçeden geldiğini fark edence endişe ile o yöne doğru koşmaya başladı.

   Ateş, Elfida'nın o yöne doğru koştuğunu görünce hemen peşinden gitti.   

   Elektrik santralinin yanına geldiklerinde korumalar onları uzaklaştırmaya çalıştı.  Santralin içinden çığlık sesleri geliyordu.   Sıla sağa sola emirler vererek santralin içindeki  öğrencinin kurtarılmasına çaba sarf ediyordu. Elfida annesinin yanına giderek "Fatih var içerde Fatiiih." diye bağırdı. Sıla korumalara bağırarak "Alın bunları burdan. Bütün öğrencileri nüyük bahçede toplayın. Sayım yapın eksik var mı?"  dedi sinirle.  

  Korumalar Sıla'nın hışmından korkarak hemen Elfida ve Ateş'i  kollarından tutup uzaklaştırdılar.  O sırada Santralin kilitli kapısı kırılmıştı.  Sıla üzerine su dökerek saçlarına ıslak bir bez geçirdi. Eline ıslatılmış bir battaniye alıp içeri daldı.