KRL 41

21.3K 1.7K 2.1K
                                    

Ateş göğsünü gererek"Sık lan sık. Öldür senden mi korkacağım? " diyerek karşılık verince komutan “Acele etme önce arkadaşlarına sıkacağım. Senin yüzünden ölecekler." diyerek Melek, Beton Uğur ve Kaan'ın kafalarına silah doğrulturdu. Melek ve Uğur sesini çıkarmadan beklerken, Kaan korkudan titriyordu. "Öldürün hepsini." diye emir gelince Kaan bağırarak "Durun ben yerini biliyorum. Beni öldürmeyin. Sizi ona götürürüm." deyince komutan dur işareti yaparak ateş etmelerini engelledi.

Elfida içinden kızarak "Vay şerefsiz senden de bu beklenirdi." diye söylenirken ne yapacağını düşünmeye başladı. Ateş, Kaan'a sinirlenerek "Satıcı köpek insan arkadaşını satar mı?" diye bağırdı. Kaan korku ile "Söylemezsem bizi öldürecekler. Ben hem sizin hem de kendi hayatımı düşünerek söyleyeceğim." diye karşılık verince Ateş "Ulan şerefsiz, onursuz, haysiyetsiz yaşayacağına yaşama daha iyi. Sen sanıyor musun bu kadar adamı öldüren, bizi de öldürmeyeceğini?" diyerek bağırıyordu.

Komutan "Susun lan sizi mi dinleyeceğiz? Kalkın bakalım." diyerek Kaan'ın yanına kadar gidip "Arkadaşları oraya götür. Eğer yanlış bir yere götürürsen oracıkta hepiniz öldürecekler. Ona göre akıllı ol." diyerek adamlarına "Gidin bana getirin şu kızı." diyerek emir verdi.

Kalabalık bir grup halinde dışarı çıktılar komutan ve bir kaç adam içerdeydi. Elfida ve Sado içerde duruyorlardı. Elfida sessizce Sado'ya "Komutana yaklaşıp onu alırsak bizimkileri kurtarırız. Sen onların dikkatini çekecek bir şey yaparak adamları etrafına topla. Bende fırsattan istifade ederek komutanı alacağım. Ben komutana biraz yaklaşınca sen bir şeyler yap." dedi.

Sado " Tamam." diyerek kafasını salladı. Elfida yavaş yavaş dikkat çekmeden komutana yaklaştığında Sado kendini yere atarak bağırmaya başladı. Herkes bir anda olduğu yerden Sado'nun anlamsız bağırtısına bakıyordu. Komutan "Ne oluyor orada gidin bakın. Alın götürün şunu bağırıp durmasın." diyerek emir verdi.

Tamamen dikkati dağılan komutan, arkadan yanaşan Elfida'yı fark edememişti. Elfida komutanın belinden silahını çekerek kafasına dayadı. "Sakın hareket etme tek mermi ile patlatırım kafanı." diyerek kafasında ki bereyi çıkarıp saçlarını dalgalandırdı. "Nasıl duruyorsunuz bunun içinde anlamıyorum?" diyerek yere fırlattı. Sado'yu götürmeye çalışan diğer adamlar onu bırakarak silahlarını Elfida'ya yönelttiler. Sado ayağa kalkarak silahını adamlara yöneltip "Silahımdaki mermiler hepinize yeter. Aşağı bırakın silahları yoksa ölün." diye bağırarak, o da kafasındaki bereyi çıkardı.

Korumalar ve komutan ne yapacaklarını bilemiyorlardı. Elfida tabancayı komutanın kafasına silahın arkası ile vurarak "Beni duymadınız mı lan? Bırakın silahları yoksa vurum." diyerek tabancanın horozunu çekti. Komutan korkarak " O silahı indir, sana zarar vermeyeceğiz. Sadece anne ve babanla işimiz var. Bak beni vursan bile buradan çıkamazsın. Bırak o silahı." dedi titrek bir ses tonuyla. Elfida babasının adının kullanılması karşısında deliye döndü. "Ulan şerefsiz ölmüş babamdan ne istiyorsun? Hadi annemi anlarım ama babamın adını o pis ağzına alma. Hiç düşünmeden kafana sıkarım." dedi sinirlenerek. Komutan Elfida'nın dikkatini dağıtmak için "Komik olma ikimizde babanın ölmediğini biliyoruz." dedi. Elfida bu sözü duyunca donup kaldı. Babası yaşıyor muydu? Sorunu kendisine sorarken, komutan Elfida'nın dikkatinin dağıldığı fark ederek sinde ki silahı almaya kalktı. Elfida çabuk toparlanarak komutanın kolunu ters çevirip diz üzerine çökertti." Son kez söylüyorum adamlarına söyle silahlarını bıraksınlar. Yoksa gözümü kırpmadan vururum. " diye ciddi bir şekilde ses tonunu yükselterek söyledi. Komutan" Tamam sakin ol ateş etme. Siz de silahlarınız indirin."diye emir verdi. Adamlar silahlarını bırakınca Sado bütün silahları toplayıp adamları yere yatırttı. Elfida "Şimdi dışardakilere ara geri gelsinler. Sado sen de bağla şu şerefsizleri." diyerek telsizi uzattı.

KAYIP RUHLAR LİSESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin