Kendine Sarıl

1.9K 197 21
                                    

Kendime geldiğimde şehrin uç noktasında, denizin kayalıklarla kesiştiği kısmında olduğumu görüyorum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kendime geldiğimde şehrin uç noktasında, denizin kayalıklarla kesiştiği kısmında olduğumu görüyorum. Düşüncelerin insanı abluka altına aldığı bir gerçek, onlarla doluysan çevreni asla fark edemiyorsun. Düşünceler varlıklarıyla zaten güçlü mü yoksa onları biz mi güçlü hale getiriyoruz? Bu önemli bir soru. Üstelik aklımdan neler geçtiğine dair net bir veri de yok elimde.

Tuzlu su kokusunu içime çekiyorum, çürüyen yosunların esansını rüzgar burnuma taşıyor. Saçım arkaya doğru sertçe uçuşuyor, bazen teller bir kamçı gibi yanağıma çarpıyor. O kadar ıssız bir yerdeyim ki. Yüksekten denizi izliyorum, dalgalar halinde köpürerek kıyıya vuruyor. Kayalar ıslak ve koyu renk, onlara yapışan midyeleri görebiliyorum. Burası bana huzur veriyor, ilk kez yalnızlıkta huzur buluyorum. Martıların tiz çığlığını işitiyorum. Onlar gibi uçmak istiyorum; uçmak ve bir sürüye katılmak.

Sonra çantamı kurcalıyorum. Telefon elimde, Sepet Katili'nden bir mesaj var.

sepetkatili: Huzuru buldun mu merak ediyorum. Sadece blöf yapmıştım, onların bu kadar çok sır taşıdığını gerçekten de bilmiyordum. Yine de senden gizlenen bir şeyler olduğunu seziyordum ve doğruları duymaya hakkın vardı sepet. O hayatı yaşayan, yanlışları yapan ve iyice yalnızlaşan sendin. Şimdi artık her şeyi biliyorsun, içindeki huzursuzluğu sil. Yanlış olan sadece sen değilsin, bu hayattaki herkes bir şekilde yamalı.

sepetkatili: Sırlar insanın içinde kalmalı. Sırlar bizim kötü yanımız. Onlar duyulduğunda ve yayıldığında birileri mutlaka zarar görüyor. Üzülmek de bir zarar değil mi? Seni gerçekten de seviyorum sepet, çünkü seni en iyi ben biliyorum. Artık huzuru bul, lütfen.

Ağlamaya başlıyorum. Katilin yazdıkları ruhuma dokunuyor, en hassas ve zayıf yerlerime ve ben deli gibi ağlıyorum. Aşağıda deniz, yukarıda çiselemeye başlayan yağmur ve gözlerimde yaş... Dört bir yanım ıslanırken kendime sarılıyorum. "Beril'i en çok ben seviyorum ve kimseye muhtaç değilim." diyorum.

Yine de çok geçmeden duygularıma yenik düşüyorum.

Sır Sepeti Where stories live. Discover now