Derinlik

2.1K 210 9
                                    

Yolda Sarp'a ve Ceren'e mesaj atıyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yolda Sarp'a ve Ceren'e mesaj atıyorum.

Beril: Yeni konum Helin'in evi. Oraya gelin.

Sarp: Gelin mi? Sen tek değil misin?

Beril: Hayır, biraz karışık bir durum. Toplandığımızda her şeyi konuşuruz.

Sarp: Anıl da orada olacak mı?

Bir süre duraksıyorum.

Beril: Evet.

Sarp'tan yeni bir mesaj gelmiyor.

Ceren ise arka arkaya bir şeyler göndermiş.

Ceren: Kimden bahsediyorsun?

Ceren: Ben nasıl dahil oldum olaya.

Ceren: Hey baş belası, orada mısın?

Ceren: Ahhhh, tamam. Yola çıkıyorum.

Beril: (:

Ceren tam bir monolog ustası. Günlük sarf etmesi gereken çok fazla kelime var. Bu yüzden geveze biri olarak nitelendiriyorum onu. Bundan hiç gocunmuyor, hatta bu kadar fazla konuşabilecek kadar kelime haznesine sahip olduğu için kendisiyle gurur duyuyor. Az önceki mesajlardan da anlaşılacağı üzere Ceren sorar, sorgular, kendi kendine cevap verir ve işe koyulur. Ben etkisiz bir elemanım.

Anıl'ın arabasıyla gidiyoruz. Ön koltuktayım, kemerin kayışıyla oynayıp duruyorum. Başım cama yönelmiş, akıp giden manzarayı yakalamaya çalışıyorum. İnsanlar kalabalık, havanın tadını çıkarıyorlar. Yine de gökyüzünde toplanan gri bulutlar var, üstelik rüzgar etkisini artırdı. Bir iki saate şiddetli bir yağmur yağacağını düşünüyorum. Hep böyle olur. Havadaki belirtiler insanı kolay kolay yanıltmaz, hatta gökyüzü der ki... birazdan şöyle bir duruma geçeceğim, hazırlıklı olun.

İşin özü detayları yakalamakta. Bakıyoruz ama görmüyoruz. Bizim sorunumuz da bu. Çevredeki her şey, insanlar bile mimikleriyle bize fısıldar. Duyabilmeyi, görebilmeyi öğrenmeliyiz. Böylece kolektif iletişimimiz sağlıklı bir boyuta ulaşır; kim bilir.

"Ne düşünüyorsun?" Anıl'ın sesi düşüncelerimi bölüyor.

"Öznel yargılarımızın ne kadar fazla olduğunu düşünüyordum. Bize sunulanı değil, onu yorumlayış şeklimizi algılıyoruz. Belki de hata yapmamızın temel sebebi budur."

"Şaşırtıcı birisin Beril."

"Neden ki?"

"Seni tehdit eden anonim bir manyak var, bu yüzden toplanıyoruz ve sen... Bambaşka şeyler düşünüyorsun."

"Aslında hepsi birbiriyle bağlantılı. @sepetkatili'nin amacı ne ya da neden hata yapmaya meyilliyim? Geçmişim bu işin neresinde, siz neden gündemdesiniz? Sırlarımız bizim eksik yönlerimiz mi yoksa dışarıya sunulması gereken profil o denli kalıplaşmış ki asıl benliğimizi göstermeye korkuyor muyuz? Bu yüzden mi sırlar oluşuyor, defolu bir insan gibi görünmemek için."

"Bunlar derin düşünceler."

Uzun bir iç çekiyorum ve başımı soğuk cama yaslıyorum. "Bazen düşüncelerin derinleşmesi gerekir. Düşmelisin ki yükselmek için ivme kazanabilesin."

Selam! İnanılmaz yoğun bir tempodayım, dün bölüm atamadım ve bugün hızlıca size bölüm sunayım istedim. Vaktim kısıtlı olduğu için uzatmak istememe rağmen kısa kesmek zorunda kaldım. Gece bir bölüm daha atmaya çalışacağım. Öpüldünüz.

Sır Sepeti Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin