Linç seven bir kısım daima olurdu. Dediklerimi zerre özümsemeyen, anlayamayan, sadece popüler kültüre hizmet etmek için var olan bir grup tarafından kelimelerle taşlanmıştım. Nasıl olurdu da veganlığa karşı bir yazı yazardım, cümlelerim yüzünden pek çok hayvana zarar vermiştim. Hiç mi düşünmüyordum. Ben nasıl biriydim. Şeytanın yeryüzünde vücut bulmuş haliydim.
Benim için saatler içinde bu yorumları girmişlerdi.
Dediğim gibi bu insanlar daima hayatımda olacaktı. Ne yazarsam yazayım beni mutlaka eleştireceklerdi. Onlarla baş etmeyi çoktan öğrenmiştim.
Ayrıca şaşırdığımı da itiraf etmeliyim. Eleştiri ve linç sayısı beklediğimden azdı. Büyük bir kitle yazdıklarımı takdir etmiş ve bu gönderinin X şahsına destek mesajları atmıştı.
X kuvvetle muhtemel yorumları okuyordu ve bence artık daha özgüvenli ve kendi kişiliğini savunan bir birey olacaktı. Bir şeyler başardığımı hissediyorum ve kendimle gurur duyuyorum.
Sonra garson kız, geniş gülümsemesi eşliğinde başka bir şey isteyip istemediğimi soruyor. Pozitif enerji saçan insanlardan biri. İster istemez ben de gülümsüyorum ve demli bir çay sipariş ediyorum.
Kafe geldiğim ana nazaran bir hayli kalabalık. Tüm masalar dolmuş, başlar birbirine bitişik. Yoğun bir uğultu var, sesler birbirine karışarak kocaman bir bulut oluşturmuş sanki. Tam o an başımın ağrıdığını hissediyorum. Sosyal medya kuyusuna düştüğüm saatler boyunca ağrının ve dahi insanların farkına bile varmamıştım.
Bildirim sesiyle irkiliyorum.
sepetkatili: Sırra karşılık sır. Twitter'a göz at.
Kaşlarımı çatıp hızla uygulamaya giriyorum.
#sepetinmaskesidüşsünmü etiketi gündemde zirveyi zorluyor. Takipçi kitlesinin çok olmasının getirileri... İnsanlar beni merak ediyor. Gizli yüzümü merak ediyorlar. Gerçekte kimsenin bu kadar dikkatini çekmem. Ne büyük çelişki.
Hızla @sepetkatili'nin tweetini buluyorum.
Sırların o ünlü sepetinin peşine düştüğüm hepinizin malumu. Onu tanıyor muyum? Yakınından biri miyim? İşte bunlar da benim sırrım. O her sır paylaştığında ben de ona dair bir şeyler paylaşacağım demiştim. Onu uyardım ama beni dinlemedi. Vegan kıza dair bir gönderi paylaştı. İşte ona dair ilk sır: Pixie Kafe. Sepetimiz burada takılmaya bayılıyor ve pek çok gönderisini burada hazırlıyor. Hey kafedekiler... Sizden hanginiz sepet?
Nutkum tutuluyor. Başımı hızla kaldırıyorum.