46. Bölüm: "Kırmızı Kurdele."

196K 13K 55.6K
                                    

Multimedya:

Nil Karaibrahimgil, Benden Sana.

Merhaba parlayanlarım!

Şimdiden keyifli okumalar dilerim, lütfen oylarınızı ve paragraf arası yorumlarınızı bırakın. 🥺🤍 üzmeyin bu kızı <3

VE...

KİMSESİZLER MATEMİ SEZON FİNALİNE SON İKİ BÖLÜM KALDI! BİTİYOR MU DEMEYİN, DAHA YENİ BAŞLIYORUZ, ZATEN SEZON FİNALİ YAZDIM!

Bu bölüme çok çabuk 7 K oy gelirse 10 gün içinde bölümü yayımlayacağım!✨

Bu bölüme çok çabuk 7 K oy gelirse 10 gün içinde bölümü yayımlayacağım!✨

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüme girerken yıldızlarımızı bırakalım! ✨

46. Bölüm: "KIRMIZI KURDELE."

SAFİR MİLA SAFKAN.

1 Ay Sonra.

Çok kez ölebilirmiş insan ama yalnızca bir kez yaşayabilirmiş.

Hazer hayatıma girene kadar bunu fark etmemiştim. Babam bana, ben daha çok küçükken ölümün ruhta başlayıp bedende biten bir yolculuk olduğunu söylemişti. Ölümlerin çoğunu da görmüş, hissetmiştim. Babamın o zaman dediği şeyler, ruhumdaki ilk ölümler gerçekleştiğinde anlamına kavuştmuştu. Ama babam bana... birinin beni yaşatabileceğinden, ruhumdaki tüm ölümleri temizleyeceğinden bahsetmemişti. O aşkı sadece acıdan ve kederden sanıyordu, ruhun tekrardan yeşerebileceğini bilmiyordu.

Beni dizlerinin üzerinden öyle görkemli kaldırmıştı ki, bir daha hiçbir düşüşüm bu kadar görkemli olmayacaktı.

Mutluluk o kadar da uzakta değilmiş, dedirtiyordu bana son günler. Ki, bu cümleyi hep aksi şekilde kurardım. Fakat son günlerde bu oluyordu, mutluluk an be an daha da yakınımda hissettiriyordu kendisini. Her şey yolundaydı... doğrusu, neredeyse her şey.

Çenemi dizime yasladım ve Behramla Gazel'in bahçesindeki sandalyeye biraz daha yerleşerek kollarımı etrafıma sardım. Sahaftan sonra Gazel beni çağırmış, canı çektiği için yaptığı muzlu pudingden yememi istemişti. Bir saat kadar önce gelmiş, onunla beraber bahçeye çıkmıştık. Behram bir ara Safir'i niye çağırdın, işimiz vardı, dediğinde gülerek bahçeye çıkmıştım.

Ben gittikten sonra halledersiniz, diye takıldığımda utanca boğulmuş, yanımıza gelememişti. İçeride Leo ile birlikteydi.

"Bugün biraz dalgın gibisin." Saçlarımı parmaklarımın arasında kıvırırken, Gazel'in sorduğu soruyla beraber gözlerimi ona çevirdim. Ara ara konuştuklarını atlıyordum, fark etmişti demek ki. Mahcubiyetle kızararak gülümsedim.

"İyiyim," dedim, rüzgârda dağılan saçlarına bakarken. Ağustos ayındaydık ama akşamları hafif serin oluyordu. "Son zamanlarda kafama bir şey takılıyor ama mutluyum, biliyorsun."

KİMSESİZLER MATEMİ.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin