5. Bölüm: "Çirkin Kalpler."

210K 15.7K 45.7K
                                    

Multimedya:

Demi Lovato, Stone Cold. (Bu şarkı, Safir Mila için anlamlı geldi bana.)

Merhaba, biz geldik. Bölüm tepkileriniz için çok heyecanlıyım, çarçabuk okuyun.

Bu arada sanırım bu bölümle birlikte 1oo K okunma sayısına ulaşacağız, teşekkür ederim. ♥️

Mila bunu görse, mutlu olurdu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mila bunu görse, mutlu olurdu. Onu mutlu etmek için, yıldızlarınızı bırakın. Sanırım her bölüm buraya bu giflerden koyacağım^_^

BÖLÜM 5: "ÇİRKİN KALPLER."

Su verilmeyen saksının içinde bir çiçeğim,
Ölüyorum.

Tanrım, sana olay yerinden yakarıyorum; katil kaçtı ama kurban hâlâ burada. Kan kaybediyor, nabzı yavaşlıyor, ölüme yakın, yaşama uzak hissediyor. Cinayet mahalli, ruhum oluveriyor, ben daha altısına girmemiş bir kız çocuğuyken. Işıklar sanki bir daha, asla açılmamak üzere kapanıyor bu cinayet gerçekleşirken.

Şimdi, kim bu kurbanı kurtarmak için bu cinayet mahalline girer?

Sustuklarım o kadar büyüdü ki, artık ben kayboldum. Son zamanlarda en çok bunu hissediyordum; sessizliği. Kâbus görerek ter kan içinde kaldığım, altındaki çarşafı, parmaklarım acıyana dek sıktığım bir güne uyanmış ve dakikalar önce yataktan kalkmıştım. Dün Gazel ile konuştuğumuz gibi, Galip evde olmadığı için buraya gelmiş, misafir odasında kalmıştım. Bu ev göğsümün huzursuzca kıpırdanmasını sağlıyordu ama dışarıda kalmak, burada kalmaktan iyi değildi.

Siz hiç, acizliği bu kadar derinden hissettiniz mi?

Gazel'in sesini bir kez daha işittiğimde koridoru daha seri yürüdüm. Muhtemelen kahvaltı yapmadan beni bırakmayacaktı. Az bir zaman önce kaldığım odanın kapısına vurmuş, bana leziz bir kahvaltı hazırladığından bahsetmişti. Yüzümü yıkadığım süreçte de birkaç kez daha onun tarafından çağrılmıştım. Mutfağın kapısını ittirerek açtığımda, geniş ve ferah mutfağın içine düşen güneş cümbüşünü gördüm. Gazel oturduğu bar taburesinde yükseldiğinde, mahcubiyet içerisinde mırıldandım. "Günaydın. Eğer sırf bana kahvaltı hazırlamak için bu kadar erken kalktıysan zahmet etmeseydin keşke."

Bana, mahcubiyetim için kızdığını görüyordum gözlerinde. Dalgalı, siyah saçlarını tepesinde bağlamış, mavi gözlerini üzüntüyle kısmıştı. Kırmızı, saten pijamaları içindeydi. Güneş, cildinde salınıyordu. "Arkadaşlıklar fedakârlıkları ister," dedi, dudaklarına bulaşan gülümsemeyle. "Senin için erken kalkmışsam ne olmuş? Sen yetimhanede, benim için yaptığın fedakârlıkları unutmuş olabilirsin ama ben unutmadım..." bar masası şeklindeki, uzun tezgâha yürüyerek bar taburesine oturduğumda, derin bir iç çekti. "Kahvaltı saatine kadar acıktığım, dayanamadığım için mutfağa gidip bana ekmek getiriyordun."

KİMSESİZLER MATEMİ.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin