40. Bölüm: "Ateşin Etrafında Uçuşan Kelebek."

267K 15.4K 82.8K
                                    

Multimedya:

Bonsai, Oha (Türkçe çevirisini bıraktım, göz atın)

Bu güzel çizimi çizen Ebrar'a çok çok teşekkür ederiim. Doğumgünü yaklaştığı için benden bölümü kendisine ithaf etmemi istedi. Ebrar'ın ve yakın zamandaki hepinizin doğumgününü kutluyorum. ♥️

Merhaba parlayanlarım!

Yaaa biz ne ara kırk bölüme geldik :( Başlığı atarken durup buna hayret ettim bir daha. Bu yola kadar benimle olan, desteğini esirgemeyen hepinize çok teşekkür ederim. Açıkçası KM'yi bu kadar seven aktif bir tayfa oluşacağını yazarken düşünmemiştim ama bu noktadayız işte :) Gerçekten düzenli şekilde, ihmal etmeden bölüm yayımlamaya çok özen gösteren birisiyim ve insan üzerine düştüğü şeyin karşılığını aldığında mutlu hissediyor. Var olun canımın içleri.

Ve rica ediyorum oy vermeden, yorum yapmadan geçmeyin. Ne kadar fazla oy ve yorum olursa o kadar heyecanla yazıyorum<3

 Ne kadar fazla oy ve yorum olursa o kadar heyecanla yazıyorum<3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ve tabi hikâyeye girerken yıldızlarımızı bırakalım. Geleneğimiz yerini bulsun. ✨✨

40. Bölüm: "ATEŞİN ETRAFINDA UÇUŞAN KELEBEK."

Ya no molestarán a mi bebé, yazan omzundan öptüm.

Öpünce, hafiflettiğimi düşündüğüm acıların izlerini dudaklarıma hapsettim.

Çok duygusalımdır ya hani ben, o yüzden dövmeyi gördüğümde gözlerim doluverdi. İlerleyen birkaç dakika boyunca o dövmeye baktım ve sonrasında eğilip dövmenin hemen yanından, omuz çıkıntısından öpüp dolan gözlerimi görmesin diye başımı diğer omzuna yasladım.

Ve dakikalardır bu şekilde, sessizce duruyorduk.

Kimse benim için içinden gelerek, isteyerek, sırf bana deli olduğu için böyle şeyler yapmamıştı. Sevgi görmemiş gözler inanmaz böyle büyük sevgilere, fazla gelir. Bu yüzden inanamıyor, onun için böyle önemli olmanın verdiği duygu silsilesinde bocalıyordum. Hazer beni sevmekle kalmıyor, bu sevgiyi gösterebiliyordu. Bir bakışında, ettiği ufak bir sözde, bana uzanırken titreyen elinde... Omuzunda.

Dün ona mecbur olduğumu söylemiştim. O şiiri kendisine mecbur olduğumu anlaması için okumuştum. Artık daha da mecburdum.

"Mila," dedi dakikalardır süregelen sessizliğimizi usulca bölerek.

"Ümitsizlikle geçen hayatım boyunca Tanrı'nın benim için bir bildiği olduğunu düşünmüştüm. Yanılmamışım Hazer, sen varmışsın kaderimde."

Sözler içimden gelerek, hesapsızca dudaklarımdan dökülmüştü ama pişman olmadım. O sevgisini böyle gösterebilirken benim sözlerimi sakınmam ne büyük haksızlık olurdu! Hazer'in sırtımı okşayan eli duraksadı ve ardından benden uzaklaşarak yüzümü görmeye çalıştı. Hızla dolan gözlerimi temizleyerek yüzümü kaldırdığımda, elinin içiyle yanağımı kapladı. "Bir güç, yaratıcı bizim bir olmamız için bir şey yapmasa da ben seni bulabilirdim Mila. Ama iyi ki yardım etti de daha fazla geç kalmadan buldum seni."

KİMSESİZLER MATEMİ.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin