12. Bölüm: "Sadece Hazer."

226K 15.8K 79K
                                    

Multimedya;

Kina, Get You The Moon.

Bu şarkı gelecekteki Safir'den Hazer'e :')

Bundan sonra multimedyada sizin çizip gönderdiğiniz KM görsellerini koyacağım. Balerin, ışık, yıldız... KM'yi anlatacak herhangi bir görsel... Eğer içinizden gelir çizerseniz bana ulaştırın, bu yeteneklerinizi buraya bırakayım. Çünkü sizler harika kızlarsınız! ✨

Merhaba!

Yaa siz ne yaptınız? Bölüme 4 bin küsür yorum bırakmışsınız! Sizi çılgınlarkdkdkdk. Hepsini de içinizden gelerek bıraktığınız o kadar belli ki, çok sevindirdiniz beni. Hepsini okudum<3 Bu bölümde aynı performansı bekliyorum, satır aralarını boş bırakmayın lütfen.

Hikayeyi okumaya başlamadan hemen önce ışıklarımızı bırakmayı unutmayalım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hikayeyi okumaya başlamadan hemen önce ışıklarımızı bırakmayı unutmayalım.✨

12. Bölüm: "SADECE HAZER."

Bizim için bir şarkı çalmaya başladı ve sen geçip beni izlerken, ben senin için dans ettim.

İnsanlar kalbimi parçalarına ayırıp sonra bir araya getirmeyi istediklerinde onlara siz kırık bir bardaktan su içer misiniz, diye sormayı çok isterdim. Kırdığınız bardaktan su içebiliyor musunuz da kırdığınız kalpten bir şey bekliyorsunuz?

Boğazıma kadar acıya battığım zamanlarda bir aynanın karşısına geçip kendi gözlerime bakardım. Gözlerimin içinde, gözlerimin her alanına yayılmış olan acıyı gördüğümde sana ne yaptıklarını gör diye bağırırdım kendime. Sana bunu yaptılar ama sen bununla kalmaz zorunda değilsin. Kendi hayatının kahramanı olana kadar durmayacaksın.

O aynaya bakarken, kendi gözlerimde acı değilde mutluluk görene kadar pes etmeyecektim.

Yemin ederim.

Rahat bir yerde değildim ama sıcak bir yerdeydim. Cildimin üzerine adeta yapışmış gibi duran nemi, bununla beraber hafifçe esen rüzgârı hissedebiliyordum. Uyku mahmurluğundan sıyrılmaya çalışırken, en son hatırlayabildiğim zamanda ne yaptığımı düşündüm. En son Hazer Han'ın arabasının arka koltuğunda kitabımı okuyordum ve görünen oydu ki uyuya kalmıştım. Neden hep birbirimizin uydusu içindeydik?

Gözlerimi ne göreceğimi bilememenin vermiş olduğu ürpertiyle beraber açtığımda gördüğüm ilk şey, parlak cam ve ardındaki gün ışığı olmuştu. Anladığım kadarıyla sabahın erken bir saatinde, hâlâ arabanın içinde, denizin önündeydik. Uzuvlarımın, hareketsizlikten dolayı ağrıdığını hissederek gerinirken, gözlerim dizlerimin önünde duran kitaba takıldı. Sayfa sayısına göz attım, epey okumuştum. Küçük bir sevinç yaşadım ve kaçamayacağımı bildiğimden, kafamı kaldırıp ona baktım.

Hazer Han derin bir uykudaydı.

Şoför koltuğunu arkaya doğru yatırmış olduğundan dolayı başı ve vücudu bana biraz daha yakındı. Buradan yüzünün ifadesini görebiliyordum. Kollarını vücuduna dolamıştı ve sanki... üşüyordu. Kaşlarımı çattım ve arabanın hâlâ açık olan camına baktım. Onun tarafındaki cam yarısına kadar açıktı ve geceden bu yana ayaz rüzgâr onu çarpmış olmalıydı. Bir anda camı örtme isteğiyle doldum ama camı örtmek için ön koltuğa geçmeliydim.

KİMSESİZLER MATEMİ.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin