63

620 25 3
                                    

Multi: Hazar Acar

"Bu ne hal be?" dedi Hazan kahkahalara boğulurken. Hazar'ın bana verdiği eşofman takımı ne hikmetse Galatasaray temalıydı. Diğerlerinin kirlide olduğunu öğrendiğimde kıyafetlerimle kalabileceğimi söylediysem de ne yapmış ne etmiş giydirmişti. İşi daha da komik kılan şey aynı eşofman takımını onun da giymiş olmasıydı. Maskot gibi ikimizde aynı eşofmanlarla evin içerisinde dolanırken Hazan'ın keyfine diyecek yoktu.

"Paçaları gördün mü?" dedi Doruk gülüşüne katılırken. Onlara öfkeli olması için uğraştığım bakışlarımı attığımda Hazar gülmekle meşguldü.

"Bence İdil böyle daha güzel oldu." Dedi Hazar neşeyle.

"Aynen kardeşim." Dedi Doruk onu onaylayarak. Hazar ona kaçamak bir bakış atıp gülümsemesini bastırmaya çalıştı. Bu durum kaşlarımı çatmama sebep oldu. Doruk ve Hazar olayı bir türlü neden tatlıya bağlanamıyordu. Hazar cephesinde hep bir yüksek gerilim mevcuttu.

"Ben artık sıkıldım bundan." Dedi Hazan sanki benim iç sesimi işitmiş gibi. "Siz kardeştiniz! Kaç ay oldu hala toparlanamadınız?"

"Hazan..." dedi Hazar konuyu kapatmaya çalışır gibi.

"Bence Hazan haklı." Dedim sessizliğimi bozarak. Hazar'ın yeşil gözleri şaşkınlıkla açılıp bana döndüğünde tüm bakışların üzerimde olduğumu hissedebiliyordum. "İkizin mutlu, arkadaşın mutlu. Neden böyle yapıyorsun ki?"

"Bunu şuan konuşup tadımızı kaçırmak istemiyorum."

"Hayır, lütfen konuşalım kardeşim." Diye atıldı Doruk da. "Ben artık seninle böyle olmak istemiyorum."

"Doruk..."

"Hazar çocuklaşma." Hazan'ın sesi ciddiydi. "Derdini söyle."

"Arkamdan iş çevrilmesi." Dedi Hazar dişlerinin arasından.

"Ben de arkandan iş çevirdim ama beni affettin. Ya Doruk?"

"Bu başka..."

"Hazar." Dedi Hazan artık bıkmış gibi. "Doruk'un sana olan bağlılığını sana anlatacak değilim. Beni üzdüğü falan da yok adamın ama sen onu deli gibi üzüyorsun."

"Hazan, tamam." Doruk, Hazan'ı durdurmaya çalıştıkça Hazan devam etti. "Demek istediğimi anlıyorsun değil mi? Bu adam sana ihanet etmedi. Gizledi ama sonrasında karşına çıkıp mertçe söylemedi mi?"

"Hazan aynı şey değil." Hazar gerçekten de gerilmiş gibiydi.

"Bence aynı şey." Dedi Hazan omuz silkerken. "İdil mevzusunu ben de öğrendiğimde delirdim ama sonrasında arkadaşımı bırakmadım."

"Hey!" dedim öfkeyle. Neden beni olaya katıyordu?

"Hepimiz biliyoruz işte İdil." Dedi Hazan çarpıkça gülümserken. "Hazar malı biraz geç anlıyor ama."

"Hazan." Dedi Hazar tıslar gibi. "Kes şunu."

"Neyse konumuz zaten Doruk." Dedi Hazan ve sevgilisine şefkatle baktı. "Bu adamı daha fazla üzmene izin veremem."

"Lan sen benim kardeşimsin." Dedi Hazar şaşkınlıkla. "Beni nasıl bu kadar kolay harcıyorsun?"

"Çünkü sen kendine it çekildiğinde anlayanlardansın. He, İdilcim sana söylemeyi unuttum bu olayı. Hazar'a it çek ki değerli olasın."

Dudaklarım şaşkınlıkla aralanırken Hazar'ın da benden aşağı kalır yanı yoktu. "Ne alakası var şimdi?"

"Begüm olayı gibi. Kız resmen ağzına sıçtı ama daha geçen hafta gittin onun için kavga ettin."

AYNI KIYIDAN BAKALIM [ TAMAMLANDI ]Where stories live. Discover now