Entrikalar Prensi | bxb

69.Bölüm

Özel olmayan ama oldukça şaşıracağınız bir bölüm ile karşınızdayım.🐍 Tam anlamıyla kabus gibi geçen yaklaşık 2 bölümden sonra her şeyin eski düzenine döndüğünü göreceğiz. Keyifli okumalar.😊❤️

***

Aracın yere düşmesiyle Meriç aniden gözlerini araladı ve hastanede olduğunu gördü. Bu yaşananların ise kötü bir kabustan ibaret olduğu gerçeğini kavradı... Neler olduğunu anlamaya çalışan Meriç doktorun sesiyle birden irkildi.

"Meriç Bey, bizi duyabiliyor musunuz? Gözlerinizi kırpmanız yeterli." dedi doktor Meriç'e bakarak.

"D-duyabiliyorum." diye cevap verdi Meriç hafif çatallaşmış sesiyle.

"Çok güzel. Şimdi bir iki test yapacağım ve durumunuzu tekrar kontrol edeceğim tam olarak sağlıklı olup olmadığınızı anlamak için. Hiç merak etmeyin önemli bir şeyiniz yok gibi görünüyor. Şanslısınız, 3-4 yara iziyle kurtulmuşsunuz."

Testlerden ve kontrollerden sonra ciddi hiçbir şeyi olmadığı anlaşılan Meriç, sevgilisinin durumunu çok merak ediyordu. Çünkü en son hatırladığı şey Ali yüzünden beraber kaza yaptıklarıydı.

"Çetin?! O iyi mi?" diye sordu Meriç yerinde doğrulmaya çalışarak.

"Endişelenmeyin. Kendisinin durumu iyi. Onu da bugün taburcu ediyoruz." diye cevap verdi doktor.

Meriç çekinerek "Ş-şey, biz ne zaman buraya geldik acaba?" diye sordu korku her tarafını kaplamış bir şekilde.

"Bu sabah."

"Yani aylar geçmedi değil mi? Eminsiniz?!" diye sordu Meriç emin olmaya çalışarak. Gördüğü rüya, daha doğrusu kabus onu oldukça etkilemiş ve korkmasına sebep olmuştu. Neredeyse gerçeği rüyadan ayıramaz hale gelmişti.

"Eminim tabii ki Meriç Bey." diye cevap verdi doktor gülümseme eşliğinde.

Meriç derin bir 'oh' çekerek her şeyin bir kabus olduğuna kanaat getirmişti ve aşırı derecede rahatlamıştı.

Odasına giren Çetin'i görünce mutluluktan neredeyse havaya uçacaktı. Onun arkasından Çağla'da görüş alanına girmişti.

Çetin ve Meriç birbirine sarılırken Çağla "Sana da geçmiş olsun Meriç. 9 canlı olduğunu kanıtladın." dedi sarılan çifte memnuniyetsiz bir bakış atarak.

"Sağ ol Çağlacığım." diye cevap verdi Meriç aynı memnuniyetsiz ifadeyle.

"Yalnız gerçekten gittikçe avamlaşıyor bu içinde bulunduğumuz durum. Önce ses kaydı meselesi, şimdi de kaza. Bu çocuğun akıl sağlığından şüphe duyuyorum." dedi Çağla odadaki tekli koltuğa oturup, bacak bacak üstüne attı.

"Şüphe mi duyuyorsun? Bizi öldürmeye çalıştı resmen ya!" diye çıkıştı Meriç.

"Doğru. Senin belalının zekası averajın altındaymış." dedi Çağla umursamaz bir yüz ifadesiyle. Meriç ise sadece göz devirmekle yetindi ve tekrar sevgilisiyle sarılmaya devam etti.

"Çok şükür iyisin güzelim." dedi Çetin, Meriç'in boynuna bir öpücük bırakarak.

***

Gayet sağlıklı ve mucizevi bir şekilde ciddi yaralar ve ya kırıklar olmadan hastaneden taburcu olan çiftimiz soluğu Meriç'in evinde almıştı.

"Sevgilim ölümden de dönmedik demeyiz artık?!" dedi Meriç yavaşça koltuğa oturarak.

Çetin de sevgilisinin yanına oturup ona sımsıkı sarılmıştı ve "Öyle güzelim, öyle. Ama ben o şerefsizin peşini bırakmayacağım. Bunun hesabını verecek! Onu saklandığı delikten çıkarıp, öyle şeyler yapacağım ki, adını bile unutacak!" dedi Çetin.