54.Bölüm

596 71 65
                                    

Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. İyi okumalar. (:

***

"Seninle işbirliği yapmamızın ne kadar doğru bir karar olduğunu bir kez daha anladım. Benim için büyük bir zevkti. Aferin Meriç." dedi Nil hanım sinsi bir gülümsemeyle.

"Ne yalan söyleyeyim, bu işbirliğinden ben de zevk aldım. Sonraki hamlemiz için tekrar konuşuruz o zaman." dedi Meriç.

"Tabii ki. Haberleşiriz."

***

1 gün önce...

Nil hanım kendisiyle görüşmek istediğini söyleyince, Meriç bir taksiye binip şirkete doğru yola koyulmuştu.

"Taksici bey yanlış yerden girdiniz ama. Buradan şirketin otoparkına gireceğiz şimdi."

"Affedersiniz. Daha yeniyim de." diye cevap verdi taksici.

"Neyse önemli değil. Ne yapalım, ben de şirketin çalışanları gibi oradan girerim hah." dedi Meriç ve şirketin otoparkına geldiklerinde arabadan indi.

"Ne karışık bir otopark bu böyle. Kayboldum resmen ya. AVM otoparkı gibi hah." diye kendi kendine konuşurken Çağla'nın aracını gördü. Tam oraya doğru bakarken bir kızın tedirgin bir şekilde etrafına bakındıktan sonra araca bindiğini gördü. Aracın içinde bekleyen Çağla'yı da görmüştü ve bir arabanın arkasına gizlenmişti Meriç.

"Yılan yine sinsilik peşinde. Kesin bir şeyler karıştırıyor bu." dedi Meriç ve cebinden telefonunu çıkardı. Biraz bekledikten sonra araçtan inen kızın fotoğrafını çekmişti.

Nil hanımla güçlerini birleştirdikten sonra Meriç az önce gördüğü olayı anlatmıştı ve kızın resmini göstermişti.

"Bence kesinlikle odanıza gizli bir kamera yerleştirmelisiniz. Bu yılanın ne yapacağı belli olmaz." diye bir öneride bulundu Meriç.

"Doğru söylüyorsun Meriç. Bunun çaresine hemen bakacağım."

***

                       Şimdiki zaman...

"Ne oldu başardın mı? Neden yalnız geliyorsun?" diye sordu Çağla, odasına ağlayarak giren kıza.

Irmak ağlamaya devam ederek "Efendim..." diyebildi sadece.

"Niye hala ağlıyorsun? Kendini rolüne kaptırdın herhalde?!" Çağla olanlardan habersizdi. Dikkat çekmemek için odasından çıkmadığı için başarısız olduklarını da daha bilmiyordu.

"Başaramadım efendim. Nil hanım odasına kamera yerleştirmiş. Mahvolduk. Bir hışımla içeri girip kamerayı gösterdi."

Duyduğu sözlerle şaşkınlığa uğrayan Çağla "Allah kahretsin! Bu nasıl olur?" diyerek odasında gezinmeye başladı.

"Özür dilerim Çağla hanım." dedi Irmak ağlamaklı gözlerle.

"Özür dilemen bir şeyi değiştirmeyecek Irmak. Şimdi derhal odamı terk et. Seninle işim bitti."

"Ama efendim, ben kovulurum. Bir anlaşma yapmıştık." Gözyaşları sırayla süzülüyordu yanaklarından.

"Anlaşmamız başarılı olman şartıyla geçerliydi. Şimdi çık dışarı."

Çaresiz ve üzgün bir şekilde odadan dışarı çıkan Irmak, koridorda Nil hanımın sağ kolu Edis ile karşılaşmıştı.

Genç adamı gören kız utanarak "Özür dilerim. Ben-..." lafını bitiremeden karşısındaki çocuk konuşmasına engel olmuştu.

Entrikalar Prensi | bxbWhere stories live. Discover now