17. BÖLÜM

178K 3.3K 281
                                    

URAZ'DAN


Adelina'yı özlediğim an daha fazla duramadım şirkette, çıktım eve gittim. Onun özlemi öyle farklıydı ki ciğerimi söküyorlardı sanki. Ruhum çekiliyor, kalbim pompalamayı bırakıyordu. Aldığım nefes ateş olup içimi yakıyordu. Onu görmeden düzelmiyordum, onu görmeden ben ben olmuyordum.

Eve girdiğimde terasta oturuyordu. Ne kadar da güzeldi, cennetten gelmiş melek gibiydi. Bakışı, duruşu, gülüşü... Öyle masum, öyle temiz, öyle benimdi ki.

Annemin konusu açıldığında elimi tutunca içimdeki ateşe daha fazla dayanamadım, öptüm onu. Kafası çok kaışıktı biliyordum, böyle yaparak ben de kafasını çok karıştırıyordum ama aşık tarafım aceleci davranıyordu işte. Karşılık vermeyince kızacağını düşünmüş, lanetler okumuştum kendime. Geri çekildiğimde o kadar korkuyordum ki onu kaybetmekten.Ama düşündüğüm gibi olmadı, gülümsedi. O an öyle rahatlamıştım ki içimde tarif edemediğim duygular vardı. Yaşadıklarını anlatırken Ege'nin ismi geçtiğinde sesindeki özlemi hissettim. Ama onu unutmaya çalıştığının da farkındaydım ve bu konuda ona fazlasıyla yardımcı olacaktım.

İkinci defa öptüm onu karşılık vermese üstelemeyecektim ona zaman tanıyacaktım ama karşılık verince tüm direncim kırıldı. Kendimi dudaklarımdan vücuduma yayılan ateşe teslim ettim. Ellerimi yüzüne koyup öpüşümü derinleştirdim. Minik ellerinin boynuma dolanmasıyla bir hırıltı kaçtı boğazımdan. Dilimle dilini buluşturduğumda inleyen taraf oydu.

Bir kadının dudaklarının bu kadar güzel olması mümkün müydü? Ya o tadı? Nasıl bir tattı?

Daha fazla devam edersek duramayacaktım, yavaşça ayrıldım ondan. Ne zaman gözlerimi kapattığımdan haberim bile yoktu. Usulca araladım gözlerimi, onun da benimle aynı durumda olduğunu gördüm. İkimizde nefes nefeseydik, sarhoş gibiydik. Tutkuyla bakan bakışlarına aynı duygularla karşılık veriyorum ama bir fark vardı. Benim gözlerimde onunkinin aksine sonsuz bir aşk da vardı..

Ne yapacağımı, ne söyleyeceğimi bilemez halde öylece kaldım. Ben, koskoca Uraz ATALAR ne yapacağımı bilmiyordum.

"Be..ben.."

Parmaklarımı dudağına değdirdim, konuşamasını istemiyordum. Olumsuz şeyler duyup içinde bulunduğum hayal dünyamdan çıkmak istemiyordum.

"Şşşt.. Konuşma Adelina, olumsuz bir şey duymak istemiyorum. Kafanın karışık olduğunu biliyoruminan benimi de çok karışık.Günlerdir aklımdan çıkmıyorsun, nereye baksam seni görüyorum. Bundan sonra da seni bırakmaya niyetim yok. Benim olacaksın Adelina, ne pahasına olursa olsun benim olacaksın."

Düşünceli gözlerler bana bakıyordu. Aklıma gelen düşünceyle kendime sövmeye başlanmıştım. Ya evlenmekten vazgeçerdiyse, ah ne aptaldım.

"Hazır değilim yeni bir ilişkiye hem sen çapkın bir adamsın. Aldatılmayı ikinci defa kaldıramam."

Tereddütleri vardı ama haklıydı, bunları halletmek kolaydı. Hayır dememişti ya o bana yeterdi. İkna edilmeye ihtiyacı vardı.

"Öyle bir şey asla olmayacak güven bana Adelina, öyle bir şey asla olmayacak."

Tamam da demedi hayır da. Düşünmeliydi, daha fazla zorlamayacaktım ama bana gelecekti, biliyordum.

Yemeğin hazır olduğunun söylenmesiyle masaya geçmiştik ki telefonum çaldı, şirketten arıyorlardı, acil orada olmalıydım. İzin isteyip çıktım evden...







ADELİNA'DAN




Yemekten sonra da Uraz'ın dediklerini düşünüyordum. Kesinlikle yeni bir ilişkiye hazır değildim. Hem ona güvenmeli miydim? İçimden bir ses güvenmemi söylerken diğer taraftan bir ses nasıl güvenirsin diyordu. Ege gibi adam aldatmışken bir playboya güven olur mu diyordu. Çapkındı bir kere fazlasıyla çapkındı. Hem olgundu, aramızda bayağı yaş farkı vardı. Bugüne kadar hep mankenlerle, oyuncularla takılmıştı benden sıkılırdı.  Diğer yandan da bir taraftan başlamak lazımdı, hep aldatılmak korkusuyla yaşanmazdı ya. Hayat devam ediyordu, giden günler geri de gelmezdi. Hem Ege için Uraz gibi birini kaybetmeye değmezdi. Ege hiçbir şeye değmezdi.

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin