13. BÖLÜM

132K 3.2K 283
                                    

ADELİNA'DAN

Uraz'ı aşağıda bırakıp eve çıkıyoruz Elif'le. Çekingen bakışlarla izliyor etrafını ama evi beğenmiş gibi bakışlarında görüyorum bunu. Ki yanılmadığımı da konuşunca anlıyorum.

"Eviniz çok güzel Adelina Hanım. Özellikle televizyon ünitesine bayıldım."

"Bir gün kendi evine çıkarsan aynısından sana da yaptıralım Elif, kendi tasarımım ben çizdim."

Sessizleşti, gözleri doldu. Ne olduğunu anlamamıştım.

"Yanlış bir şey mi söyledim Elif?"

"Tabiki hayır ama evlilik yapabileceğimi sanmıyorum efendim."

"Nedenini sorup seni sıkmak istemiyorum ama unutma ben her zaman yanındayım arkadaşın olarak."

"Çok teşekkür ederim siz çok iyi birisiniz Adelina Hanım. Uraz Bey'in sizinle evleneceğine o kadar mutlu oldum ki. Sert dursa da o da çok iyidir."

"Teşekkür ederim canım benim. Hadi şimdi odaya geçelim getir bakalım valizi."

Odaya gidip, dolabın başına geçiyoruz. Elif'i şöyle bir süzüyorum. Sonra ona uygun kıyafetleri almaya başlıyorum. Pantolonlar, elbiseler, tişörtler, hiç kullanmadığım iç çamaşırlarından, çoraplar, yazlık şapkalar, tokalar.. Elif ne gerek var dese de bol bol doldurdum orada mahçup olmasını istemiyordum. Sonuçta ben davet etmiştim ve onun ihtiyaçlarını karşılamalıydım.

Elif'e baktığımda dolu gözlerle bana bakıyordu. Birden sarıldı.

"Çok teşekkür ederim Adelina Hanım bana hiç kimse böyle iyi davranmamıştı, kimse değer vermemişti. Nasıl öderim hakkınızı bilmiyorum."

Sıkıca sarıldım bende ona. Çok çekmişti hissediyordum bakışlarından, kahverengi gözlerinde belirgin bir acı vardı, içine attığı sırlar vardı. Biliyordum o bakışları zamanında bende öyle olmuştum. Geri çekilip yaşlarını sildim.

"Üzülme Elif her zaman destek olacağım sana bundan sonra ben varım. Eğer anlatmak istersen seni dinlerim ve aramızda kalır buna emin olabailirsin. Şimdi o güzel gözlerinden akıtma inci tanelerini. Hadi toparlan biraz Uraz'ı daha fazla bekletmeyelim."

"Çok teşekkür ederim Adelina Hanım. Melek gibisiniz, kalbinizin güzelliği yüzünüze de yansımış. Kendimde o cesareti bulduğumda size her şeyi anlatmak isterim. Merakımı maruz görün ama size sormak istediğim bişey var."

"Sor bakalım."

"Uraz Bey sizi bu kadar severken nasıl oldu da dövdü?"

Gazeteleri gördüğünü anlamıştım, herkes beni bu hale getirenin kalbimi paramparça eden adam değil de Uraz olduğunu düşünüyordu. Ne büyük haksızlık yapıyordum Uraz'a.

"Ben de cesaretimi topladığımda sana anlatırım. Boşver şimdi bunu günü geldiğinde konuşuruz."

"Kusura bakmayın tekrar. Hadi inelim Uraz Bey daha fazla beklemesin."

Aşağı indiğimizde Uraz arabaya yaslanmış bizi bekliyordu. Üstündeki kot pantolonu, beyaz tişörtüyle çok yakışıklı duruyordu. Spor kıyafetle daha genç duruyordu. Bakışları bizi bulduğunda gülümsedi. Elif'in elindeki valizi alıp arabaya yerleştirdi. Elif yine şaşkındı, ne çok şaşırtıyorduk bu kızı. Çok iyi biriydi bunu hissediyordum. Normalde insanları kolay kolay sevemezdim ama bu kız başkaydı işte.

"Sonunda gelebildiniz hanımlar, ağaç oldum burda." gülümseyerek bana bakıyordu bir yandan da.

"Seni de davet ettim ama gelmedin mızmızlık yapma lütfen." dediğimde bende gülümsüyordum. Dudağımın kenarındaki yara acıtınca istemsiz yüzümü buruşturdum. Ama hemen fark etti Uraz. Yüzü endişeli bir hal aldı.

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Donde viven las historias. Descúbrelo ahora