61. BÖLÜM

65.2K 1.9K 143
                                    

Finale bir ya da iki bölüm kaldı canlarım :)

Farkındayım dediğim süreden daha erken yapacağım finali. Bundaki tek etken bölümleri daha uzun yazmaya çalışıyor olmam.

Sizi seviyorum, iyi okumalar :)     (Beni takip eder misiniz pilizzzz)

Anlamamıştım. Melih beni seviyordu ve ben sevgisinin boyutunu bunca zaman tam anlamıyla anlamamıştım. Belki de hala vicdan azabından dolayı benimle olduğuna inandırmıştım kendimi, bilmiyorum. Ama şimdi emindim. Ben onu nasıl seviyorsam o da beni öyle seviyordu ve ben kendimi ona adayacaktım. Tam anlamıyla onun kadını olacaktım.

Konuştukça dudaklarıma değen dudaklarına inat elleri oldukça hızlıydı üzerimdeki kıyafetleri çıkarırken. Hala üzerimden atamadığım uyuşukluğumla ona eşlik etmeye çalıştım. Gömleğinin düğmelerini çözerken heyecandan titriyordum ve onun gibi tecrübeli bir erkeğin bunu anlamaması imkansızdı. Düğmelerini açtığımda devamında ne yapmam gerektiğini tahmin edemediğimi anlamış gibi kendisi çıkardı ve yerdeki kıyafet yığınının üstüne bıraktı. Ben karşısında iç çamaşırlarımla dururken o hala giyinikti ve bu benim onu soymaya devam etmem anlamına geliyordu sanırım. Ama resmen kilitlenmiş kalmıştım, devamını getiremiyordum. Bendeki donukluğu fark etmişçesine anlayışla gülümsedi ve ben bunu dudaklarımla teması kesilmemiş olan dudaklarının gerilmesinden anladım. Elleri omuzlarımdan aşağıya usul usul inerken içimdeki ateş her saniye daha da harlanıyordu. Sonunda ellerime ulaştığında hafifçe sıktı avuçlarının arasındaki parmaklarımı. Sonra yavaşça kemerine götürdü ellerimi. Ne yapmamı istediğini anlamıştım da ben hazır mıydım buna? Hala harekete geçmediğimi fark ettiğinde yavaşça uzaklaştı benden ellerimi bir saniye bile bırakmadan. Gözlerime bakarak dudaklarını ıslattı konuşmaya başlamadan önce ve ben bunu kendim yapmak istedim ona.

"Yapamazsan anlarım badem gözlüm."

Yapamazsam anlar mıydı sahiden? Anlardı da yanlış anlardı bence. Onu istemediğimi düşünürdü. Ona hala alışamadığımı düşünürdü. Oysa gerçek böyle değildi. Ben onu istiyordum ve ona fazlasıyla alışmıştım. Beni durduran şey tecrübesizliğimdi.

"Be..ben yaparım."

Gülümseyerek baktı gözlerime ve ben her saniye eridim bakışlarının altında.

"Yaparım ama tam olarak ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bana yardım et olur mu?"

Bu dediğime ciddi anlamda gülmesini bekledim. Oysa beni şaşırtarak alnıma bir öpücük bıraktı ve mırıldandı.

"Ah, bu masumluğun!"

Bu sefer kemerine uzanan parmaklarım zor da olsa görevini yerine getirdi. Kemeri de yeri boylarken parmaklarımı kurtardım Melih'in ellerinin esaretinden ve pantolonunun düğmelerine uzandım. Ben bunu yapabilirdim.

Sadece boxerıyla karşımda dururken güzel vücuduna bakmaktan alıkoyamadım kendimi ve gördüklerim karşısında seslice yutkundum. Ah! Bu adam nasıl da mükemmeldi.

Dudaklarıma uzanmadan hemen önce sıkı sıkı tuttu belimden ve beni kendine çekti. Ellerim hızla boynuna dolanırken ilk defa böylesine büyük bir tutkuyla öpüşeceğimizi bilecek kadar aklım başımdaydı henüz. Dudakları her saniye hükmediciliğini artırırken dudaklarımı araladım ve arsız dilinin ağzımı talan edişine izin verdim.

Dili dilime dolandığında derinlerden gelen inlememe engel olamadım. Bu sanki onun için bir işaretmişçesine belimdeki ellerini bacaklarıma indirdi ve havalandığımı hissettim. Bacaklarım refleksle beline dolandığında bu sefer inleyen oydu. İkimiz de maraton koşusuna çıkmışçasına nefes nefeseyken alnını alnıma yasladı birkaç saniyeliğine ve nefes almam için bana zaman tanıdı.

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin