KUTLAMA (Elif'ten)

79.9K 2.6K 141
                                    

MULTİ  ELİF'İN  KIYAFETİ :))





ELİF'TEN


Bebeğimi öğrendiğimden beri içim kıpır kıpırdı. Başımdan geçenleri birine anlatsam beni anlayamazdı. Ne hissettiğimi bilemezlerdi. Çoğuna göre tecavüzcünün çocuğuydu ama yanılıyorlardı, o benim de canımdı. Ne olursa olsun ondan vazgeçemez, ondan kopamazdım. Hem o benim kan bağım olan tek kişiydi. Benim bir parçamdı işte ötesi var mı?

Dostlarım vardı bir de. Abim, Adelina.. Beni yalnız bırakmıyorlardı, her zaman yanımda oluyorlardı. Melih de yanımdaydı. Her akşam evine gitmeden önce buraya geliyordu. Elleri dolu dolu gelirdi hep. Çikolatalar, börekler, kurabiyeler, pastalar, kebaplar... Her çeşit yiyecek getiriyordu. Burada zaten her şey var, neden böyle yapıyorsun dediğimde verdiği cevap içimi titretmişti.

'Burada olduğunu ben de biliyorum Elif. Ama olur da bebeğimizin canı bir şey isterse, aş erirsen benim getirdiklerimi ye istiyorum. Babası olarak benim hakkım değil mi bu?'

Bir şey diyememiştim, hakkıydı. Kötü bir gece de olsa ben nasıl annesiysem o da babasıydı. Geldiğinde saatlerce karnıma dokunurdu. Ben hamileliğin de etkisiyle uyurdum, o hala bebeğiyle konuşuyor olurdu. Öyle düşkündü ki bebeğe, şükrediyordum. İstemeyebilirdi. Bebeğim baba sevgisinden yoksun yaşayabilirdi. Çok şükür ki öyle olmayacaktı. Melih bebeğini taparcasına seviyordu.


Kuaförden çıktığımızda Melih'i siyah takım elbisesinin içinde görünce nefes alamadığımı hissettim. O kadar yakışıklıydı ki.. Ve şey gibiydi sanki, bana ait gibi.

"Çok güzel olmuşsun meleğim."

O bana her meleğim dediğinde kalbim küt küt atıyordu. Tüm kirlenmişliklerimi unutuyor, kendimi gerçekten melek gibi hissediyordum.

"Teşekkür ederim."

Bebek haberinden sonra değişen çok şey vardı. En azından Melih'le artık daha iyi anlaşıyorduk. Daha doğrusu ben artık onunla çekinmeden konuşuyordum.

Arabaya bindiğimizde kuyumcunun önünde durduk. Ben şaşkınlıkla Melih'e bakarken aşağı inip kapımı açtı. Elini uzattığında belki de ilk defa çekinmeden tuttum.

"Ne oldu Melih?"

"Boynun çok boş kalmış sanki. Dekolten de dikkat çekiyor. Orayı biraz kapatalım da bakmasın hiç kimse."

Gülümsedim. Melih beni kıskanmıştı. Yıllarca uzaktan sevdiğim adam beni sahipleniyordu. Ben o adamın çocuğuna hamileydim. Ne olursa olsun o iğrenç geceyi zihnimden atacaktım.

Kuyumcuya girdiğimizde kısa boylu bir adam karşıladı bizi.

"Hoş geldiniz Melih Bey, nasıl yardımcı olabilirim efendim?"

"Şık bir kolye istiyoruz."

İstiyoruz? Biz? O veya ben değil, biz.


Oldukça pahalı bir kolye alıp çıktığımızda Melih faturanın iş yerine gitmesini istemişti. Kendi elleriyle de kolyemi takmış, ellerime küçük bir öpücük kondurmuştu. Daha fazlasını yapmak istediğini biliyordum ama korkuyordum. Zaman zaman gözlerinde şehvet parıltıları olsa da kendini tutuyordu. Bana kesinlikle dünyanın en değerli şeyiymişim gibi davranıyordu.

Otele geldiğimizde abimler içeri geçmek üzereydi. Melih arabadan inmeme yardımcı olup sıkı sıkı tuttu ellerimi, kaçmamdan korkarcasına. Ama yanılıyordu kaçmazdım. Bebeğimi bu kadar çok seven bir babası olduğu sürece kaçmazdım.

Yüzüme gelen flaş ışıklarıyla gözlerimi kıstım. Heyecandan boğazım kuruyordu. Ben bu dünyaya çok yabancıydım.

"İyi akşamlar Melih Bey."

"İyi akşamlar arkadaşlar."

"Çok büyük bir işe imza attınız ATALAR HOLDİNG olarak. Tebrik ediyoruz."

"Teşekkür ederiz."

"Hanım efendi kim acaba? Uzun zamandır birileriyle görüntüleyemiyorduk sizi?"

"Elif Hanım kız arkadaşım."

"Tebrik ederiz."

"Teşekkürler. Biz girelim artık malum, gece bizim gecemiz."

Gazetecilerin yanından ayrıldığımızda kalbim küt küt atıyordu. Melih beni sevgilim diye tanıtmıştı. Tanrım!

Her şey çok güzel gidiyordu. Melih konuşurken gözlerini bir saniye benden çekmemiş, kendisine yaklaşmaya çalışan kadınları başarıyla uzaklaştırmıştı. Dans kısmına gelince yine elim ayağım titredi. Bu onunla ikinci dansımızdı. Melih heyecanımı fark etmişti ama belli etmemeye çalışıyordu. Rahat hissetmem için elinden geleni yapıyordu.

Gece sorunsuz bir şekilde sonlandığında biz de odamıza çıktık. Odamız diyorum çünkü sadece bir oda ayırtmış Melih. Otel odasında onunla baş başa olmak bana maç gecesini hatırlatsa da Melih'in davranışları tüm kötü düşüncelerimi dağıttı. Yorgun olduğumu anlayan Melih ayaklarıma masaj yapmış, elbiseyi çıkarmama yardım etmişti. Ben duş alırken kendisi bana pijama ayarlamış, yatağa girdiğimde de saçlarımı okşamış iyi geceler dilemişti. Sonra ben yatakta kendisi de kanepede uyumuştu.

Her şey yolundaydı.

...


Her şeyin yolunda olduğunu düşünseler de aslında öyle değildi. Düşmanlar uyanmış, kötü günler yaklaşmıştı.. 






Arkadaşlar bu bölüm değil. Bazı okuyucularım Elif'in ağzından geceyi  yazmamı istedi ve öyle bir şey yapmayacak olmama rağmen onları kıramadım. 41. bölüm bugün gelmeyecek. Sizi seviyorum :))

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin