54. BÖLÜM

62.2K 2.9K 398
                                    

MELİH'TEN


Gazetede çıkan saçma haberleri görür görmez valizi toplayıp İstanbul'a dönmeye karar verdik. Elif sürekli Adelina'yı arıyordu ama ulaşılamıyordu. Uraz da açmıyordu. Raber amcalar bile beni aramıştı. Ortalık baya karışmıştı ve benim bir an önce ne olduğunu öğrenmem gerekiyordu.

Raber amca ve Zehra teyze de yola çıkmışlardı. Bu akşam İstanbul da olacaktık hepimiz. Uraz Bey'in karın ağrısı neydi öğrenecektik. Adelina asla öyle bir şey yapmazdı.

"Yok Melih, yüz kere aramışımdır herhalde."

"Sakin ol güzelim, gidince konuşacağız. Bakalım derdi neymiş Uraz Bey'in?"

"Gazetede yazanlar doğruysa? Ya Uraz Adelina'ya inanmadıysa? Asla affetmez Adelina, bebek de var bir de."

"Oraya gidelim sağlam kafayla düşünelim ne yapacağımızı."

Birkaç saatlik yolculuktan sonra Uraz'ın evinin önüne park ettim arabayı. Hızla inip kapıyı çalmaya başladım. Elif de kucağında Aden'le peşimden geliyordu.

Kapı açıldığında yardımcı kızın yüzünden kötü şeyler olduğunu anlamıştım. Sabırsızlığı ve inatçılığı bir gün başına bela olacaktı zaten. Ama o belanın Adelina'nın kaybı olması çok ağır değil miydi?

"Nerede?"

"Salonda efendim."

Elif ile birlikte salona yöneldiğimizde Uraz'ı camın önünde bağdaş kurmuş otururken gördüm. Uraz? Bizim Uraz yerde mi oturuyordu?

"Oo kardeşim hoş geldin."

Sarhoş değildi ama acısını umursamazlık maskesiyle geçiştirmeye çalışıyordu, her zamanki gibi.

"Anlat."

"Anlatacak bir şey yok."

"Adelina nerede?"

"Sevgilisiyledir."

"Saçmalama o öyle bir şey yapmaz."

"Ama yaptı."

"Yapmaz."

Sert çıkışımı beklemiyor olacak ki oturduğu yerde irkildi. Evet konuşurken yüzünü bize dönmemişti, camdan yansımamıza bakıyordu. Hızla ayağa kalktı.

"Yapmaz öyle mi? Ben de yapmaz dedim ama o yaptı."

"Gördün mü?"

"Görsem şuan nefes almıyor olurdu."

"Nereden biliyorsun o zaman?"

"Kanıtlarım var."

"Neymiş kanıtların?"

"Seni ilgilendirmez."

"Sıçtırma lan şimdi. Neymiş göster de görelim? Adelina'yı silmene neden olan kanıtları çok merak ediyorum. Tabi eğer varsa?"

Hızla masanın üzerindeki zarfı suratıma fırlattı.

"Al."

Yere düşen zarfı alıp açtığımda içinden birkaç kağıt ve fotoğraflar çıktı. Teknoloji bilgime dayanarak söylüyordum fotoğrafları kim düzenlemişse hiç de sahte gibi durmuyordu.

"Vay! Kim yapmışsa sağlam çalışmış."

Uraz ve Elif benden böyle bir tepki beklemedikleri için fazlasıyla şaşırmışlardı. Hadi ama! Buna inanacağımı beklemiyorlardı değil mi?

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin