57. BÖLÜM

84.4K 3.2K 496
                                    

Medyada Adelina :))


Sizi beklettiğimin farkındayım ama yazamadım. Zaman bulamamaktan değil ilham perilerimin gelmemesinden :) Yazdım yazdım sildim, bir türlü size layık bir şey çıkaramadım ortaya. Ama umarım bu bölüm az da olsa beklentinizi karşılamıştır.

Sizi çok seviyorum :)

Bu arada whatsapp grubu için @feyzaphlvn adlı okuyucuyla iletişime geçin :) Hepinizi bekliyoruz gruba :)

Sadece Umut'a da göz atın pilizzzz :)) 


Yaşananları unutmak kolay mıydı? Geçmiş bir çırpıda silinebilir miydi? Aşk bir gecede yok olur muydu? Peki ya kalp acısı? O nasıl geçerdi? Ne kadar zamanda geçerdi? Ya da daha önemli bir soru, geçer miydi?

Geçmiyordu. Aylar olmasına rağmen Adelina'nın kalbi hala o akşamki kadar çok acıyordu. Hala o sözler yankılanıyordu zihninde. Hala Uraz'ın nefret dolu bakışlarını hatırlıyordu. Hala iftiraya uğramışlığın çaresizliği vardı üzerinde.

Geçmiyordu. Aylar olmasına rağmen Uraz'ın kalbi gerçekleri öğrendiği anki kadar çok acıyordu. Hala karısına söylediği sözler yankılanıyordu zihninde. Hala ona bakışlarını hatırlıyordu. İnandığı yalanları, karısına atılan iftiraları, kendi hırsını.

Ne kadar zaman geçse de geçmiyordu işte pişmanlık. Aldığı her nefes de ok gibi kalbine saplanıyordu. Ne karısı yanındaydı ne oğlu. Değmiş miydi? Bir yalana kapılıp hayatını mahvetmişti de eline ne geçmişti. Hiç, koca bir hiç.

Selin'den intikamını alınca da rahatlamamıştı. Selin ailesi tarafından reddedilmiş, Uraz tarafından beş parasız bırakılmıştı ama kendine olan öfkesi hala dinmemişti. Gecelerce sıcaklığına sığındığı kadına nasıl güvenememişti? Ona nasıl inanmamıştı? Bir sürtüğün lafına inanıp hayatını mahvetmişti.

Herkes için zordu. Elif ile Melih daha kendi sorunlarını tamamen halledememişken şimdi can dostları gözlerinin önünde yok oluyordu. Elif için Adelina başkaydı, bambaşkaydı. O hayatının mimarıydı. O iyiliğin beden bulmuş haliydi. O sevginin temsilcisiydi.

Melih için Uraz başkaydı, bambaşkaydı. O kurtarıcısıydı. Uyuşturucudan, Lale'den... Kötü her şeyden kurtarmıştı onu. Uraz gücün sembolüydü Melih için. Peki şimdi neden bu haldeydi? Aşk sarsılmaz binaları yerle bir eder miydi?

Zehra Sultan perişandı. Bir yanda oğlu, bir yanda çok sevdiği gelini. Oğlunun acısını görüyordu görmesine ama elinden bir şey gelmiyordu. Gelini de haklıydı. Hangi kadın namusuna atılan iftirayı kolayca sindirebilirdi? Hele de kocası da buna inanmışsa? Ama yine de anne yüreği işte, ne olursa olsun kıyamıyordu yavrusuna.

Raber Ağa kararlıydı, o hergelenin burnu sürtülecekti. Her istediğini elde edemeyeceğini, gücünün her şeye yetemeyeceğini anlamalıydı. İnsanları üzmemesi gerektiğini kendi üzülerek anlayacaktı. Kalbine ördüğü duvarlar bir bir yıkılacak, oğlu insan olmayı öğrenecekti. Bunun için ne kadar acı çekmesi gerekiyorsa çekecekti.

...

RABER AĞA'DAN


"Kızım nasılsın?"

"İyiyim baba sen nasılsın?"

"Ben de iyiyim. Gittin mi kontrole?"

"Gittim babacım merak etme sen her şey yolunda."

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin