7. BÖLÜM

113K 3.2K 295
                                    

ADELİNA'DAN

Sabah Uraz Bey beni evime bırakıp üzerini değiştirmek için evine gitmişti. Ben de üstümü değiştirip şirkete geçecektim.

Şirkete girdiğimde herkes bana bakıyordu. Bazıları kıskançlıkla, bazıları ayıplar gibi, bazılarıysa şaşırmış. Nedenini anlamamıştım.

Ofise girdiğimde de herkes öyle bakıyordu, Yelda da şaşırmıştı benim gibi. Tanrı aşkına ne olmuştu da bana böyle bakıyordu bu insanlar? Umursamamaya karar verdim işe yoğunlaştım.

Saatlerdir bir dosyayı arıyordum ama bulamıyordum Yelda yoktu ona da soramıyordum. Yan ofisteki kıza sordum ama duymamış gibi davrandı, bir daha sordum ama sormaz olaydım. Cevabı beni yerle bir edecek kadar sertti.

"Nerden bilebilirim o senin işin benim değil. Gerçi sen patronun altına yatmaktan vakit bulamamışsındır."

Neye uğradığımı şaşırmıştım, ne diyordu bu aptal böyle?

"Se ..sen ne dediğinin farkında mısın?"

"Gayet farkındayım. Bizim yıllardır beklediğimiz işi geldiğin ilk günden aldın. Sabah da geç geldin. Oh ne güzel. Patronun altına yatmanın böyle faydaları var demek ki."

"Müge doğru söylüyor, biz yıllardır beliyorduk o işi ama sen aldın. Nasıl aldığın da belli oldu zaten." dedi odadaki kızın biri.

Ege'nin beni aldatmasından sonra ilk defa gözlerim doldu ve birden ağlamaya başladım. Odadan dışarı attım kendimi. Nereye gittiğimi bilmeden yürüyordum. Köşeye çöktüm hıçkırarak ağlıyordum. Yanımdan geçenler 'iyi oldu sana' der gibi bakıyordu. Ben ne yapmıştım ki bu insanlara? İlk defa kendimi bu kadar kötü hissetmiştim.

Kolumun tutulmasıyla ayağa kaldırılmam bir oldu. Uraz Bey karşımda durmuş endişeli bakışlarla bana bakıyordu.

"Ne oldu Adelina?" diye sordu. Hiçbir şey diyemedim daha şiddetli ağlamaya başladım.

"Birine bir şey mi oldu?" dedi kafamı 'hayır' anlamında salladım.

Herkes bize bakıyordu ama Uraz Bey farkında bile değildi. Kollarımı sıkmaya başlamıştı.

"Ne oldu diyorum sana?" diye bağırdı. Korkmuştum, kollarım da kesin moraracaktı.

"Be..ben sizin a..altınıza ya..yatıyormuşum." diyebildim hıçkırıklarımın arasından.

Kollarımı daha çok sıkmaya başladı.

"Ca...canımı ya..yakıyo.sunuz." diyebildim fısıltıyla.

"Kim dedi bunu sana?" dedi sustum. Tüm holding bizi izliyordu artık. Birden arkasını döndü.

"Böyle bir şeyi demeye kim cüret eder lan?" diye kükredi.

Sesi koridorlarda yankılandı resmen, insanların gözlerinden korku akıyordu. Daha çok ağlamaya başladım artık göz yaşlarım durmuyordu. Kendine çekip sıkıca sarıldı, ihtiyacım olan buymuşçasına sokuldum ona.

"Tamam geçti her şeyi halledicem ben ağlama artık" dedi. Ve bekledi. Sakinleşip susmamı bekledi. Gözyaşlarım azalmıştı. Kendinden uzaklaştırıp akan birkaç gözyaşını sildi elleriyle. Panikle koridora baktım insanlar daha çok konuşacaklardı hakkımızda ama kimse yoktu koridorda.

"Hadi sen odama geç geliyorum birazdan ben de." dedi. Kafamı sallayıp odasına gittim beklemeye başladım..




URAZ'DAN

Adelina'yı evine bırakıp eve geçtim. Üstümü değiştirdim ve sekreterimi aradım. Dubaililerle konuşmalı dünkü işi halletmeliydim.

Adamların kaldığı otele gittim. Adelina'yı taciz eden adam çoktan gitmişti. Diğerleri buradaydı ve beni sakinleştirmeye çalışıyorlardı. Çalışanımın taciz edilmesinden dolayı çok üzgün olduklarını falan söylüyorlardı. Ama unuttukları bir şey vardı. O benim çalışanım değil kadınımdı ve ve o şerefsiz benim olana dokunmuştu. Anlaşmanın iptal olduğunu söyledim adamlar şok oldu. Tabi kimse çalışanı için milyon dolarlık projeyi iptal etmezdi. Ama dedim ya o benim çalışanım değil kadınımdı.

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin