8. BÖLÜM

95.7K 3.3K 84
                                    


URAZ'DAN

Kadınım hala ağlıyor muydu acaba? Şimdi evde tekti. Kendini sorgulamasını istemiyordum, benden uzak durmak isteyebilirdi. Buna dayanamazdım, benden uzak durmasına katlanamazdım.

En iyisi aramaktı, sesini duymadan iyi olduğuna inanmazdım. Defalarca aramama rağmen açmıyordu, kafayı yemek üzereydim. Sitenin güvenliğini aradım başta bir iki nazlansa da kim olduğumu öğrendiğinde bülbül gibi şakımaya başladı. Evdeymiş, rahatlamıştım uyuyordu belki. Bişey olursa haber vermesini söyleyip kapattım.

İşe tam yoğunlaşmıştım ki odamın kapısı birden açıldı. İçeri makyaj kutusundan fırlamış gibi bir kız girdi. Tanrı aşkına bu orospu kılıklı da kimdi? Sekreterim de peşinden girdi panikle konuşmaya başladı.

"Efendim engel olmaya çalıştım ama dinlemedi."

"Tamam sen çık dışarı."

Sekreter çıktıktan sonra orospuya döndüm.

"Kimsin ve derdin ne?"

 "Ben Selin ATEŞ, Ege KORHAN'ın sevgilisiyim"

İşte şimdi gerçekten şok olmuştum. O salak benim masum meleğimi bu orospuyla mı aldatmıştı.

"Bundan bana ne? Ne söyleyeceksen kısa kes seninle uğraşamam."

"Sevgiliniz sizi aldatıyor, bilmek istersiniz diye düşündüm.."

"Ne saçmalıyosun sen?"

"Adelina diyorum sizi Ege'yle aldatıyor."

"Onu kendinle karıştırma. Her gördüğünün altına yatmaz o senin gibi. Şimdi ben seni atmadan sen defolup git."

"İnanıp inanmamak size kalmış ama Adelina sizi Ege'yle aldatıyor, hatta şuan Ege'nin onun evinde olduğuna bahse girerim. İsterseniz gidin kendi gözlerinizle görün. Diyeceklerim bittiğine göre bana müsade, iyi günler size de."

Eğer Adelina gerçekten sevgilim olsaydı bu orospu ona iftira attığı için ağzını burnunu kırardım. Ama maalesef sevgilim değildi işte.

İçime kurt düşürmüştü sürtük. Adelina Ege'yi affetmiş olabilir miydi yapar mıydı böyle bişey? Evine mi gitseydim acaba? İyi de ne hakla gidecektim ki? Ne diyecektim gidip? 'Ben seni seviyorum ve seni bu piç kurusuna bırakacak değilim. Onu affedemezsin çünkü ben seni istiyorum.' Aah kafayı yemek üzereydim.  

 Telefonumun sesiyle düşüncelerden sıyrıldım. Tanımıyordum numarayı.

"Efendim?"

"Uraz Bey ben Dream City'nin güvenlik görevlilerinden biriyim. Bişey olursa haberim olsun demiştiniz Ege Bey geldi ve çok sarhoştu."

"Tamam sağ olun."

Adam sarhoştu ya Adelina da sarhoşsa ve sevişirlerse? Buna dayanamazdım işte. Üç yıldır birliktelerdi defalarca sevişmişlerdir tabi bugüne kadar ama artık ben vardım. Düşünmeyecektim, düşündükçe sinirleniyordum. Ama düşünmeden duramıyordum. Sonuçta Adelina karşı konulmaz bir cazibeye sahip ve Ege de genç bir erkek.

Resmen kendime acı çektiriyordum düşünerek. Tanrı aşkına mazoşist falan mıydım ben? Daha fazla duramazdım burda. En fazla ne olabilirdi ki? Kadınıma onu sevdiğimi itiraf ederdim. Ceketimi alıp çıktım.

Adelina'nın evinin önüne geldiğimde 'ne yapıyorum ben ya?' dedim kendime. Ne işim vardı benim burda? Sonuçta sevgilisi bir hata yapmıştı ve Adelina onu affedebilirdi. Bu onun tercihiydi. Ne hakla karışabilirdim ki?

Çaresizlik bana çok uzak bir kavramdı ama şuan çaresizlikten geberiyordum. Kendime gelme zamanıydı. Ben Uraz ATALAR'dım istediğimi elde ederdim. Ve ben o kadını istiyordum. Hayatımda hiçbir şeyi istemediğim kadar çok istiyordum hemde. O zaman çabalayacak ve istediğimi elde edene kadar durmayacaktım.

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin